İtalya'nın başkenti Roma'da aralarında ailelerin de yer aldığı 400'den fazla kişinin yaşadığı işgal altındaki bir binada günlerdir elektriğin kesik olduğu haberleri üzerine Papa'nın sosyal yardım sorumlusu mühürlü şalterleri açtı.
Bu jest Vatikan'ın İtalyan hükümetine meydan okuması olarak yorumlanırken Papalık Sosyal Yardım Sorumlusu Kardinal Konrad Krajewski de "Papa'nın Robin Hood'u" olarak anılmaya başladı.
2013'ten beri kullanılmayan ve "işgal edilen" binanın elektriği, 300 bin Euro'luk birikmiş faturalar nedeniyle 6 Mayıs'ta kesilmişti. Binadaki 98'i çocuk 400'den fazla kişinin yaklaşık bir haftadır elektrik ve sıcak su olmadan yaşamaya mahkum edilmesi üzerine devreye Papalık Sosyal Yardım Sorumlusu Kardinal Konrad Krajewski girdi.
İtalyan basınındaki haberlere göre Kardinal Krajewski, dün şahsen binaya giderek mühürlü şalterleri açtı.
Kardinal, ANSA ajansına yaptığı açıklamada "Evet, sayaçları açmak için şahsen müdahalede bulundum. Çaresizlikten kaynaklanan bir hareketti. Ailelerin, çocukların da aralarında bulunduğu 400'den fazla kişi elektriksizdi, buzdolapları çalışmıyordu" dedi.
Papalık Yardım Sorumlusu'nun bu jesti bugünkü İtalyan gazetelerinin baş sayfalarında yer aldı. La Stampa gazetesi manşetten verdiği haberinde bu girişimi Papa'nın İtalyan hükümetine "meydan okuması" olarak yorumladı. La Repubblica da haberi manşetten "Papa'nın Robin Hood'u" başlığıyla verdi.
La Repubblica, Kardinal Krajewski'nin "Papa Francesco beni, acı çeken insanların olduğu yerlere gönderiyor" dediğini yazdı. Krajewski, Corriere della Sera gazetesine yaptığı açıklamada da bu jesti binadaki çocuklar için yaptığını söyledi ve gerekirse ceza ödemeye de hazır olduğunu belirtti.
Sağ kanattaki gazeteler ise Krajewski'nin müdahalesini eleştirdi. İktidarın aşırı sağcı ortağı Lig'in görüşlerine yakın bir yayın politikası izleyen Libero gazetesi haberi "Papa, ev işgal eden ve fatura ödemeyenlere elektrik verdi" başlığıyla verdi. Il Giornale "Vatikan yasa dışı işgalcilere sadaka veriyor", La Verita gazetesi de "Papa'nın yardım görevlisi, işgalcileri kutsallaştırıyor" başlıklarını attı.
Aşırı sağcı Lig lideri ve Başbakan Yardımcısı-İçişleri Bakanı Matteo Salvini de Vatikan'ın bu müdahalesine "O zaman faturaları da onlar ödesin" diye tepki gösterdi. Salvini, "Faturalarını, ev kredilerini ödeyen İtalyanlar aptal mı? Yasa dışı eylemleri desteklemek iyi bir işaret değil" dedi.
Sol kanattaki Özgür ve Eşitler partisinden milletvekili Stefano Fassina ise, toplumsal sorunlara çözüm üretmede kamu kurumlarının yetersiz kalması nedeniyle kilisenin devreye girdiğini vurguladı ve "Uzun vadede kahramanca eylemlerin yeterli olmayacağı açık, yapısal çözümler gerekiyor" dedi.
İtalyan basını, geçen günlerde ırkçı protesto gösterilerine maruz kalan bir Roman aileye de Papa Francesco'nun dayanışma gösterdiğini hatırlattı. Geçen hafta Roma belediyesi tarafından sosyal konutlardan bir daire tahsis edilen Bosna Hersek asıllı Roman aile, neo-faşist CasaPound partisi liderliğindeki bir grubun ırkçı protesto ve sözlü saldırısına maruz kalmıştı. Papa bu olayla ilgili olarak "Medeniyet bu değil" demişti ve aileyi özel bir görüşmeye davet ederek "Direnin" mesajı vermişti. İtalyan basınına konuşan aile üyeleri de "Biz Müslümanız ama Papa'ya müteşekkiriz, bizi anladı" demişti.