Yunanistan'dan Başbakan düzeyinde İsrail'i ziyaret eden ilk lider olan Yunanistan Başbakanı Yorgo Papandreu, 36 saat sürecek ziyareti çerçevesinde İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile Kudüs'te, Netanyahu'nun resmi konutunda bir araya geldi.
Netanyahu, görüşmenin sonunda Filistin tarafına doğrudan görüşmeler için çağrıda bulundu ve ''Ben de Filistinliler'le barış konusunda umutsuz değilim. Ebu Mazen'e (Mahmud Abbas) bu mesajı götürürseniz memnun olacağım'' dedi.
Netanyahu, Papandreu'yu Moskova'da bir lokantada tesadüfen yemekte karşılaştıklarında İsrail'e davet ettiğini belirtti.
İki ülke arasındaki ilişkilere değinirken, Atina ve Kudüs'ün medeniyetin alt yapısının oluştuğu iki şehir ve dünyanın ortak iki medeniyetinin merkezi olduğunu söyleyen Netanyahu, iki ülke arasındaki ilişkilerin günümüzde de devam ettiğini, iki ülkenin Doğu Akdeniz'in istikrarının sağlam dayanakları olduklarını ifade etti, ''Filistinli komşularımızla ve tüm bölgede barış arayışında önemli ortaklar olduğumuza inanıyorum'' dedi.
Netanyahu, Yunanistan'la ilişkileri sağlamlaştırmak adına, Yunanistan'a teknoloji ve ekonomi konusunda destek olmaya da söz verdi.
Ekonomik reformları yapmanın zorluğunu dile getiren İsrail Başbakanı Netanyahu, Papandreu'ya, ''Önemli ekonomik adımlarınızın yanında olacağız'' diye seslendi.
Yunanistan'a yürüttüğü nükleer programa karşı İran'a yaptırımlara katılması çağrısında da bulunan Netanyahu, ABD Başkan Barack Obama'nın İran'a daha sert yaptırımlarla ilgili yasayı da imzaladığını belirtti ve Yunanistan'ın yanı sıra diğer Avrupa ülkelerinin de Amerika'nın yolunu izleyeceğini umut ettiğini vurguladı.
Netanyahu, Filistinliler'le doğrudan barış görüşmelerine hazır olduklarını, bunun da ötesinde tarihi bir barış anlaşması sonucuna varmayı aradıklarını dile getirdi. Netanyahu, ''İki tarafın da bir uzlaşma, çatışmayı sona erdirme konusunda niyetli olduğuna inanıyorum. O halde tarihi bir anlaşma mümkündür'' deyip, bu konuda Yunanistan'ın yardımını da istedi.
''GAZZE'YE ABLUKANIN HAFİFLETİLMESİ ÖNEMLİ''Yunanistan Başbakanı Yorgo Papandreu da Netanyahu'nun Gazze Şeridi üzerindeki ablukayı hafifletmesini sevinçle karşıladığını belirtip, ''Bunlar çok önemli adımlardır. Bu değişikliklerle siyasi süreci ileriye götürmek mümkün olacaktır. Yakında Filistinliler'le doğrudan görüşmelerin başlayacağına eminiz'' dedi.
Papandreu, barışın ancak ve ancak haklı bir barış olmasıyla mümkün olacağının altını çizerken, bu barışın ''iki halk için iki devlet'' esasına dayanması gerektiğinin de altını çizdi.
Papandreu, iki ülke arasındaki ilişkilerle ilgili olarak da ''Biz de Nazi işgalini yaşadık ve nüfusumuzun önemli bir kısmını bu savaşta yitirdik. Yahudi soykırımı, beni çok derinden etkileyen bir konudur ve bugün Soykırım Müze ve Anıtı'nı (Yad Vaşem) ziyaretimde çok duygulandım. Ve 'bir daha asla' sözcüğünü biz de kullanıyoruz'' diye konuştu.
''İNŞAATLARLA İLGİLİ DURDURMA KARARININ DEVAM ETMESİ İMKANSIZ''Öte yandan Papandreu, Kudüs'te, İsrail Dışişleri Bakanı Avigdor Lieberman ile de bir görüşme yaptı. Görüşme sonrası Lieberman, Batı Şeria'daki Yahudi yerleşimlerinde İsrail hükümetinin aldığı inşaatları durdurma kararının devamının mümkün olmayacağını söyledi.
Lieberman, açıklamasında, ''Biz, Filistinlilerle doğrudan görüşmelere hazırız. Ama inşaatlardaki durdurma konusundaki moratoryumun devam ettirilmesi, mümkün ve mantıklı değildir'' dedi.
Filistin Yönetimi, İsrail'le doğrudan görüşmeler için, kurulacak bir Filistin devletinin başkenti olarak kabul ettikleri Doğu Kudüs'te ve Batı Şeria'daki Yahudi yerleşimlerinde inşaatların durdurulmasını her zaman bir koşul olarak gösteriyor.
Lieberman, Papandreu'ya Gazze'ye yardım gemileri konusunda gösterdiği işbirliğinden dolayı da teşekkür edip, Avrupa Birliği ülkelerine Lübnan, Suriye ve Türkiye'den gelecek yardım gemilerini önleme konusunda baskı yapmaları çağrısında da bulundu.
İsrail'in Haaretz gazetesi, bugün verdiği bir haberde, İsrail Dışişleri Bakanlığı'nın Lübnan'dan Gazze'ye yardım götürmek üzere hazırlanan geminin önlenmesi için bir diplomatik kampanya başlattığını bildirmişti. Dışişleri Bakanlığının, ABD, BM, Avrupa Birliği ve Mısır'daki tüm diplomatlarından, bu ülkeler nezdinde, Suriye ve Lübnan'ın yardım gemilerinin durdurulması için büyük çaba sarf etmelerini istediği belirtilmişti.
Gazze'ye ablukayı hafifletme kararını uygulamaya koyan İsrail, yardım amaçlı gemileri ''provokasyon'' olarak görüyor.