Sultanahmet'te yıllarca adli arşiv olarak kullanılan saray binası, müze yapılmak üzere devrerildi. Ancak tarihi yapının içler acısı hali şaşırttı.
Kanuni Sultan Süleyman’ın sadrazamı Damat İbrahim Paşa’nın Sultanahmet Meydanı’nda yaptırdığı İbrahim Paşa Sarayı’nın bir kısmı uzun yıllar ‘adli arşiv’ deposu olarak kullanılmıştı.
Ömer Şahin'in Radikal'de yer alan haberine göre, Adalet Bakanlığı bu tarihi binayı şimdi Kültür ve Turizm Bakanlığı ’na devretti. 16. yüzyıl sivil mimarinin en çarpıcı örnekleri arasında yer alan tarihi bina adeta bir çöplüğü andırıyor. Bit ve pireden dolayı aylardır içine girilemeyen sarayı yetkililerle gezdik. İçinde hâlâ dava dosyalarının ve arşiv raflarının bulunduğu saraydan geriye koca bir çöp yığını kalmış.
Çağlayan’daki yeni Adliye yapılınca Sultanahmet Adliyesi, tamamen boşaltıldı. 1983 yılından bu yana adli arşiv binası olarak kullanılan İbrahim Paşa Sarayı’na ait tarihi yapı da geçen ay boşaltılarak Kültür ve Turizm Bakanlığı ’na devredildi. Radikal ilk defa tarihi yapıdan içeriye girdi. Tarihi eserlere zarar verenlerin yargılandığı 2863 sayılı Kültür Varlıklarını Koruma Yasası kapsamında hakkında dava açılan pek çok kişinin dosyasının saklandığı arşivin bulunduğu tarihi yapı bakımsızlıktan mezbeleliğe dönmüş.
Adli evrakların yumak halinde çürüdüğü, rutubet, toz, toprak görüntüsü ile çöplükten farkı olmayan binada hâlâ tahtadan raflar duruyor. Dosyaların bir kısmı götürülmüş bir kısmı da çöpe atılmış. Terk edilen saray içinde hâlâ dava dosyalarına rastlamak mümkün. Müze yapılması düşünülen ve sarayın 4. avlusu olarak bilinen mekân 2 bin metrekare alana sahip.
Sarayın önemli bir kısmı yıllardır Türk İslam Eserleri Müzesi olarak kullanılıyor. Bir kısmında ise İstanbul Tapu ve Kadastro Müdürlüğü hizmet veriyor. Adalet Bakanlığı tarafından devredilen sarayın 4. avlusuna ait bölüm ile müze arasında Tapu ve Kadastro Müdürlüğü yer alıyor. Müzeye sergi alanı olabilmesi için bu binanın da müzeye devredilmesi gerekiyor. Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay İbrahim Paşa Sarayı’nın komple müze olabilmesi için gerekli girişimleri başlattı.
Pargalı Damat İbrahim Paşa’nın yaptırdığı saray Roma dönemine uzanan tarihi hipodromun kademeleri üzerinde yükselir. Pek çok düğün, şenlik ve kutlamanın yanı sıra, karışık dönemlere ve isyanlara da sahne olan saray, İbrahim Paşa’nın 1536 yılında boğdurulmasından sonra başka sadrazamlarca da kullanılmasına rağmen Damat İbrahim Sarayı olarak anıldı. Yıllar boyunca kışla, elçilik sarayı, defterhane, mehterhane, dikimevi ve cezaevi de oldu.