'Partimiz ikinci olursa bırakırım'

'Partimiz ikinci olursa bırakırım'
T24 - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ‘Partim ikinci parti olursa, genel başkanlığı bırakır Anadolu’nun yollarına düşerim. Bizi dikta hevesiyle itham edenler, partiniz ikinci parti olursa siz de ’Ben genel başkanlığı bıraktım’ diyebilecek misiniz?’dedi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, dün Başakşehir’de Olimpa Alışveriş Merkezi’nin açılış töreninde şöyle konuştu. Milliyet gazetesinde yer alan haber şöyle:12 HAZİRAN: 112 gün sonra sandık milletin önüne gelecek. Millet ne derse, işte o olacak. Korkudan bahsedenlere söylüyorum, bizi korku imparatorluğu kurmakla itham edenlere söylüyorum; demokrasiye inanıyorsanız, millete güveniyorsanız, hepsinden de önemlisi kendinize güveniyorsanız sandık orada, 12 Haziranda. Eğer millet size inanırsa, gereğini yapar, eğer millet size inanmazsa, siz de gereğini yapacak mısınız? Ben diyorum ki; partim ikinci parti olursa genel başkanlığı bırakır, Anadolu’nun yollarına düşerim, halkımın içine katılır orada çalışırım. Bizi dikta hevesiyle itham edenler partiniz ikinci parti olursa siz de kenara çekilerek ben genel başkanlığı bıraktım diyebilecek misiniz? Bunu hepsi için bundan önce de defaatle söyledim ama hiçbirisi kalkıp böyle bir açıklama yapamadı. HANGİ HAKLA?: Sayın Bahçeli 8 ay gitti, 9. ayda ’Ne yapayım beni istediler geldim’ dedi. Bunlar koltuğu bırakamaz. Kaç yaşına gelirlerse gelsinler bırakamazlar. Niye çünkü bunlar koltuktan güç alırlar. Bunlar koltuğa güç katanlardan değil, koltuktan güç alanlardan. Liderlik koltuğa güç katmakla olur, koltuktan güç almakla olmaz. 8 yılda 2’si yerel, 2’si genel 4 seçime girdiler. 4’ünde de ikinci, üçüncü parti oldular, hatta baraj altında kaldılar ama koltuklarını terk etmediler. Koltuklarına sımsıkı yapışanlar, koltuklarını terk edemeyenler, hangi hakla, hangi yüzle korkudan, korku imparatorluğundan bahsedebiliyorlar. Şimdi 3 tane muhalefet partisi, arkalarına yandaş medyalarını da aldılar, sabah akşam korkudan bahsediyorlar. SAMİMİ OLUN: Bize ’yandaş medya’ denilenlerin CEO’larına bakıyorsunuz il başkanlığına uğurluyorlar. Bize yandaş medyadan bahsedenler, köşe yazarlarını anamuhalefet partisinin içine gönderiyorlar ’gidin oradan milletvekili bir şey olun da yarın olur ya işimize yararsınız’, tablo bu. Dürüst olun samimi olun yandaş, candaş geçin bu işleri. Siz ne yapıyorsunuz ondan bahsedin. Sabah akşam millete korku salmanın gayreti içine girmeyi bırakın. 112 gün sonra seçim var, bırakın bu korku ıslıklarını da planınız ne, projeniz ne, onlardan bahsedin, onu konuşun. HEDEFLERİ YOK: 23,5 milyar dolar, MHP-DSP-ANAP IMF’ye borçlanmıştı. Bize öyle devrettiler ama şimdi bizim 5,5 milyar dolar IMF’ye borcumuz kaldı. Onlar borçlandı biz temizliyoruz. Bunlar milliyetçi değil mi? Milli bankamız Merkez Bankası, 27,5 milyar dolar döviz rezervi vardı. Şimdi Merkez Bankası’nın döviz rezervi 82 milyar dolar. Nereden nereye çıktık. Onlar boşalttı, biz doldurduk, dolduruyoruz. Bunların hedefi yok, projesi yok. Şimdiden seçimi kaybetmiş durumdalar, şimdiden yenilgiyi kabullenmiş durumdalar; daha şimdiden yenilgiye mazeret aramanın çabası içerisine girmiş durumdalar.  ’Acaba korku salarak birilerini kandırır mıyız, biraz oy elde edebilir miyiz? ’ diye. YAŞAM TARZI: Biz bize oy verenlerin değil 74 milyonun hükümetiyiz. Herkesin yaşam tarzına saygılıyız. Herkesin görüşüne, düşünüşüne, ifade özgürlüğüne, hakkına, hukukuna saygılıyız. Bize birileri durmadan fatura kesip duruyor. İçeride ne oluyor, ne bitiyor bilmeden fatura kesiyor. Varsın kessinler ama biz öyle bakmıyoruz.  ’At denize balık bilmezse, Halik bilir ’ diyoruz. ‘Ne zaman deniz oldu?’ Erdoğan, “Anamuhalefetin Genel Başkanı aile sigortasıyla alakalı olarak  ’en az  600 lira en fazla 1200 lira vereceğiz ’ diyor . Bunun maliyeti 7 milyardır. Aritmetik de matematik de bilmiyor. ‘Kaynak benim’ diyor. O kadar heyecanlı gidiyor ki ayakları yerden kesilmiş. Van’da bir konuşma yapıyor o da çok enteresan, çok ilginç. Çocukluğunda Van Denizi’nde  ilk defa vapura binmiş. Van Gölü ne zaman deniz oldu ben bilmiyorum; böyle bir durum var. Kılavuzunuz doğru olmayınca, gölü de deniz zannedersiniz” diye konuştu.