T24 Dış Haberler
ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi, Çin'in askeri tehdit ve protestolarına rağmen gittiği Tayvan'da Cumhurbaşkanı Tsai Ing-wen ile görüşerek Washington'un adada demokratik olarak seçilmiş hükümete desteğini gösterdi.
Başkent Taipei'de yapılan görüşmenin ardından açıklamalarda bulunan Pelosi, Çin'in baskıları karşısında ABD'nin "Tayvan'ı terk etmeyeceğini" ifade etti.
"Tayvan'a bağlılığımızdan vazgeçmeyeceğiz ve uzun süredir devam eden dostluğumuzla gurur duyuyoruz" diyen Pelosi, "ABD'nin Tayvan'la dayanışma içinde olması şimdi hiç olmadığı kadar önemlidir. Bugün verdiğimiz mesaj bu" ifadelerini kullandı.
Tsai de Pelosi'nin Çin'in uzun süredir devam eden baskısına rağmen Tayvan'a önemli destek gösterdiğini belirtti.
Çin'in üzerinde hak iddia ettiği ada ülkesinin lideri, "Bilinçli olarak artırılan askeri tehditler karşısında Tayvan geri adım atmayacaktır" dedi.
Tsai, görüşme sırasında Pelosi'ye "Şeref Madalyası" da takdim etti.
Pelosi'nin çarşamba günü ilerleyen saatlerde Tayvan'dan ayrılması bekleniyor.
Çin, Pelosi'nin Tayvan'a inmesinin ardından salı akşamı itibariyle ada yakınlarında tatbikatlara başlayacağını duyurmuştu.
TIKLAYIN | Çin, Pelosi'nin Tayvan ziyaretine nasıl karşılık verebilir?
Çin'de İkinci Dünya Savaşı'nın ardından çıkan iç savaşta Mao Zedong liderliğindeki Çin Komünist Partisinin (ÇKP) 1949'da iktidarı ele geçirmesi ve Çin Halk Cumhuriyeti'nin kuruluşunu ilan etmesi üzerine Çan Kay-şek liderliğindeki Çin Milliyetçi Partisi (Kuomintag) üyeleri, Tayvan'a yerleşip 1912'de kurulan "Çin Cumhuriyeti" iktidarının Ada'da devam ettiğini ileri sürerek bağımsızlık ilan etmişti.
Bu girişim Çin tarafından kabul edilmese de Tayvan temsilcileri, 1971'e kadar Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulunda Çin'i temsil etmişti. 1950'ler ve 1960'larda çok sayıda ülkenin diplomatik ilişki tercihini Çin Cumhuriyeti'nden Çin Halk Cumhuriyeti'ne çevirmesinin ardından 1971'de BM Genel Kurulunda yapılan oylamada Pekin hükümetinin Çin'in tek meşru temsilcisi kabul edilmesiyle Tayvan'ın uluslararası örgütlerdeki konumu belirsiz hale gelmişti.
Pekin yönetimi, "Tek Çin" ilkesini benimseyerek Tayvan'ın kendi topraklarının parçası olduğunu savunuyor. Çin, boğaz ve çevresindeki askeri varlığının yanı sıra Tayvan'ın dünya ülkeleriyle müstakil diplomatik ilişkiler kurmasına, Birleşmiş Milletlerde ve diğer uluslararası kuruluşlarda temsil edilmesine karşı çıkıyor.