PEN'den İmamın Ordusu'na yapılan baskınlara sert çıkış

PEN'den İmamın Ordusu'na yapılan baskınlara sert çıkış

T24- Dünya Yazarlar Birliği'nin (PEN) Türkiye merkezi, Ergenekon tutuklusu gazeteci Ahmet Şık'ın kitabı İmamın Ordusu'nu yayımlayacak İthaki Yayınevi'ne yapılan baskınlara karşı basın açıklması yaptı. Anayasadaki düşünce ve ifade özgürlüğüne ilişkin maddeleri hatırlatan PEN, hükümeti, hakimleri ve savcıları, emniyet kuvvetlerini Anayasa hükümlerine uymaya çağırdı.

PEN yaptığı yazılı açıklamada "Yazar ve yayıncı örgütleri olarak yazma, yaratma ve bunları yazılı vesözlü olarak başkalarına iletme özgürlüklerine getirilen her türlü kısıtlama, baskı ve engellemeye karşı çıkıyoruz ve karşı çıkmaya devam edeceğiz" dedi. 

Birliğin Türkiye merkezinin yaptığı açıklamanın tam metni şöyle:

"Ülkemizde son yıllarda yazdıkları kitaplar, yaptıkları haberlernedeniyle yazarların ve gazetecilerin yargılanması, tutuklanarakcezaevlerine konulması uygulamasının yaygınlaşmasını kaygıylaizlemekteyiz.

Basında yer alan haberlere göre "Dün akşam saatlerinde İthakiYayınevi'nde arama yapan polisler, Ahmet Şık'ın yayınevine gönderdiği"İmamın Ordusu" kitabının kopyasını alarak bilgisayardaki elektronikdokümanı imha ettiler."

Ahmet Şık'ın henüz yayınlanmamış kitabının yayınevindeki kopyasına elkonulması yayınlama özgürlüğü açısından çok tehlikeli bir aşamayageldiğimizin son örneğidir.

Gerçek demokrasinin karşıt fikirlerin serbestçe ifade edildiği,insanların beğenmeseler dahi bu görüşleri hoşgörü ile karşıladıklarıbir rejim olduğuna inanıyoruz. Yazarlar ve yayıncılar olarak "düşünceifade özgürlüğüne" ve buna bağlı olarak "yazma, yayınlama ve yaymaözgürlüğüne" yaşamsal bir önem veriyoruz.

İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi veAnayasa ile getirilen özgürlüklere aykırı olarak düşünceyi ifade,yazarlarımızın yazma ve yaratma; yayıncılarımızın yayma; halkımızınbilgi edinme ve okuma özgürlüklerine getirilen her türlü kısıtlamanın,engellemenin karşısındayız.

Anayasamızdaki düşünce ve ifade özgürlüğüne ilişkin maddeleri bir kezdaha hatırlatmak gereksinimi duyuyoruz:

Anayasa Madde 26: Herkes, düşünce ve kanaatlerini söz, yazı, resimveya başka yollarla tek başına veya toplu olarak açıklama ve yaymahakkına sahiptir. Bu hürriyet resmi makamların müdahalesi olmaksızınhaber veya fikir almak ya da vermek serbestliğini de kapsar.

Anayasa Madde 29: Süreli veya süresiz yayın önceden izin alma ve maliteminat yatırma şartına bağlanamaz.

Yargıtay 8. Ceza Dairesi verdiği bir kararında Düşünce ve İfadeözgürlüğüne ilişkin yaptığı açıklama biz yazar ve yayıncıların bukonudaki görüşlerinin de açık bir ifadesidir:

Yargıtay 8. Ceza Dairesi verdiği bir kararında şöyle deniyor: "TürkiyeCumhuriyeti, hukukun üstünlüğüne dayalı, çoğulcu bir demokrasidir.Esasen çağımızın ruhu çoğulculuk yani çok sesliliktir. Çoğulculuk isebirden çok düşüncenin varlığı ve bunların açıklanması temeli üzerindekurulabilir. Çünkü, dış dünyaya yansıtma olanağı verilmediği takdirdedüşünce özgürlüğü işlevini yapamaz ve varlık nedenini yitirir. Kişilerve toplum, özgür beynin ürünlerinden yararlanamaz. Düşünceleritartışarak ve tartarak doğruyu yanlıştan ayırma imkanından yoksunkalır. Ancak, unutulmaması gerekir ki, ifade özgürlüğü çoğunluk gibidüşünmeme, kurulu düzeni sorgulama, hatta eleştirme hakkını da kapsar.Dahası; sarsıcı nitelik taşıyan, toplumun çoğunluğunu kızdıran vetartışmaya yönelten fikirler de ifade özgürlüğünün korumasıaltındadır. Eğer demokratik bir süreç ve her bireyin gelişmesiisteniyorsa, anlatım özgürlüğünün korunması hayati önem taşır. Serbestbir kamuoyu oluşturmak, bütün seçeneklerin tartışılmasını sağlamak veen geniş anlamda halkın yönetime katılımını ve denetiminigerçekleştirmek, ancak bu sayede mümkün olabilir. Elbette temel hak veözgürlükler gereklidir. Bu, çağımızın tartışılmaz bir gerçeğidir."

Türkiye Cumhuriyeti'nin, hukukun üstünlüğüne dayalı, çoğulcu birdemokrasi olduğunu göz önüne alarak henüz yayınlanmamış bir kitabınyayınevindeki kopyasına el konulmasını düşünce ve ifade özgürlüğünüengelleyici çok tehlikeli bir girişim olarak değerlendiriyoruz.

Hükümeti, hakimleri ve savcıları, emniyet kuvvetlerini uluslar arasıanlaşmaların, Anayasa'nın ve yasaların düşünce özgürlüğüne ilişkingetirdiği hükümlere uymaya çağırıyoruz.

Yazar ve yayıncı örgütleri olarak yazma, yaratma ve bunları yazılı vesözlü olarak başkalarına iletme özgürlüklerine getirilen her türlükısıtlama, baskı ve engellemeye karşı çıkıyoruz ve karşı çıkmaya devamedeceğiz."