HDP'nin 3. Olağan Kongre'sinde, HDP Eş Genel Başkanlığı'na, Türkiye Büyük Millet Meclisi Üyesi Pervin Buldan ile 25. Dönem Milletvekili Sezai Temelli seçildi.
Divan Eş Başkanlığı'na da Ankara Milletvekili Sırrı Süreyya Önder ve Adana Milletvekili Meral Danış Beştal seçildi.
HDP'nin 3. Olağan Kongresi bugün (11 Şubat 2018) Ankara Spor Salonu'nda gerçekleştirildi.
Yoğun güvenlik önlemlerinin alındığı salona, partililerin şarj cihazlarının dahi sokulmadığı öğrenildi. Kongreye, 32 bin kişinin katıldığı açıklandı.
Tıklayın I Hasan Cemal: Pervin Buldan, acılardan fazlasıyla payını almış bir Kürt siyasetçi...
Kongreye CHP Genel Başkan Yardımcısı Engin Altay, Halkın TKP'si Genel Başkanı Erkan Baş, Emek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Levent Tüzel, ÖDP Eş Genel Başkanı Alper Taş, Halkevleri GYK üyesi Oya Ersoy ve çok sayıda siyasi parti ile STK temsilcisi katıldı. Kongrelerine HDP'yi çağırmayan AKP ve MHP ise davet edilmedi.
Haber kanallarının, kongreye dair herhangi bir yayın yapmaması sosyal medya kullanıcıları tarafından tepkiyle karşılandı. Kongrenin sürdüğü sırada MHP'nin il ve ilçe başkanları toplantısının canlı yayınlanması, avukat Aslı Kazan'ın paylaşımlarında kendine şöyle yer buldu:
"Televizyonlarımız MHP’nin il ve ilçe başkanları toplantısını canlı yayınlarken aynı anda gerçekleşen HDP kongresini yok sayıyor. Çünkü basınımız tarafsız ve de siyasal partilerimiz eşit şartlarda çalışma yürütüyor. Oysa kongresi yayınlanmayan HDP, Meclis’in 3’üncü büyük siyasi partisiyken önemsiz toplantısı canlı yayınlanan MHP, Meclis’in 4’üncü partisi."
Kongrede görevi devredecek olan HDP Eş Genel Başkanı Serpil Kemalbay, Pervin Buldan ve Sezai Temelli ile milletvekilleri salona birlikte girdi. Parti yöneticileri ve milletvekilleri salonda tur atarak partilileri selamladı. Selamlamaya “İnadına beraber inadına HDP” şarkısı eşlik etti.
Divan Eş Başkanlığı'na Beştaş ve Önder seçildi
Kongre Divan Eşbaşkanlığı’na Ankara Milletvekili Sırrı Süreyya Önder ve Adana Milletvekili Meral Danış Beştaş, seçildi. Divan üyeliklerine ise Feleknas Uca, Garo Paylan ve Müslüm Doğan getirildi. Beştaş Kürtçe, Önder Türkçe birer konuşma yaptı. İki konuşmada da cezaevinde bulunan eş başkanlar ve milletvekilleri hatırlatıldı. Demirtaş’ın ismi büyük alkış aldı.
Önder konuşmasında ayrıca “Öcalan’ı saygıyla sevgiyle selamlıyoruz” dedi.
"Akan kanın durmasını istiyoruz, askeri yaşatmalıyız"
Figen Yüksekdağ’ın tutuklanıp vekilliğinin düşürülmesinin ardından olağanüstü kongreye giden HDP’de, Yüksekdağ’dan boşalan Eş Genel Başkanlık koltuğuna Serpil Kemalbay seçilmişti. Daha önce aday olmayacağını açıklayan Kemalbay, kongrede özetle şunları söyledi: "Zindanlarda rehin olan binlerce yoldaşımızı selamlıyorum. İçeride yükseltilen direniş bu salonda karşılığını buluyor. Faşizm ancak onun karşısında güç birliği yaparak, omuz omuza vererek, direnerek yenilir. O yüzden bizler direniş yolunu seçtik. "Biz bu ülkede akan kanın durmasını istiyoruz. Sayın Abdullah Öcalan barış içinde yaşamak için çaba harcadı ama bu iktidar bu çabayı ortadan kaldırdı. Afrin'de yaşamını yitiren gerillalar gibi askerler de insandır. Bizler insanı yaşatmalıyız. Askeri yaşatmalıyız. Askerlerin ölülerini sayamayız. Askerlerin tabutuna elimizi koyup konuşamayız. İşte HDP barış için mücadele ediyorum derken, kendi yaşamından yola çıktı. Bugün savaş gereklidir diyenler kendi kasalarından bahsediyor. Oysa biz kendi çocuklarımızdan bahsediyoruz. Kimsenin çocuklarını savaşa sürmeye bu iktidarın hakkı yoktur. "Etrafınıza bir bakın; HDP dışında yeni bir söz söyleyen kimse var mı? Yok. Bizler halklarımızın umuduyuz. Halklarımıza yeni bir yaşamı kuracak olanlar; halkların, kadınların, emekçilerin, Kürtlerin, Alevilerin birleşik hareketidir HDP. "
Divan Başkanı Sırrı Süreyya Önder, Edirne Cezaevi'nde tutuklu bulunan HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın mesajını okudu. Demirtaş'ın, parti lideri olarak gönderdiği son mesajı şöyle:
"Halklarımızın derin krizler yaşadığı dönemde gerçekleştirdiğimiz kongremiz şimdiden hayırlı olsun. 15 aydan bu yana rehin alınmış olsak da kalbim olağan sıcaklığıyla kongre salonunda atıyor. Arkadaşlarım siyasi analizleri yapacağı için ben size kısa bir mesaj ileteceğim. Biran olsun desteğini esirgemeyen, bütün çalışma arkadaşlarıma, halkımıza, genç yoldaşlarıma binlerce kez teşekkür ediyorum. Bu süre zarfında özel olarak yanımda duran eşime ve aileme özel olarak teşekkür ediyorum. "Benim en büyük kaygım sizleri mahçup etmemektir. Bu kavganın öncülerinden biri olarak, mahçup hissediyorum. Çünkü bizler mezar taşında "halkına borçlu gitti" yazanların geleneğinden geliyoruz. Tam anlamıyla özgürlü ve tam anlamıyla demokrasi sağlanana kadar bu borç ödenmiş sayılmaz. Bu kongreyle birlikte, eş genel başkanlık görevimi başka arkadaşlarıma devrediyorum. Yeni eş genel başkanlarımızın öncülüğünde sizlere layık bir mücadele ortaya koymanın sözünü veriyorum. Birlikte eş genel başkanlık yapmaktan onur duyduğun Figen yoldaşıma ve onun şahsında tüm rehin alınan arkadaşlarıma sevgilerimi ve saygılarımı gönderiyorum. HDP'lileri tutuklayarak, katlederek yıldıracaklarını, teslim alacaklarını zannedenler, boşa çabaladıklarını anlayacaklar. Biz devasa bir çınar gibiyiz. Çınarımızın her bir dalında Türkiye'nin bütün halkları özgürce yerini almıştır. HDP bütün kimlik ve inançların kendi partisine dönüşmüştür. HDP, Kapitalizmin en ağır sömürü koşullarına karşı gerçek bir emekçi partisi olmuştur. HDP artık kişilere bağlı olmayan kurumsal bir partiye dönüşmüştür.
"Partimiz parlamentarizme boğulmadan, şiddet dışı yöntemlerle demokratik mücadeleyi büyütme sorumluluğuyla karşı karşıyadır. Direnişe karşı faşizmin yöntemi tutuklama olacaksa, bizi dolduracak yer bulamayacaklardır.
"Bizler her türlü şiddete ilkesel olarak karşı çıkarız. Israrla barış hemen şimdi demeye devam edeceğiz. AKP-MHP faşizminin Kürt halkını imha savaşını her yerde teşhir edeceğiz. HDP, AKP-MHP faşizminin kurmak istediği Türkiye'nin partisi değildir. HDP, hırsızların partisi de değildir. HDP, Türkiye'nin yoksullarının, yok sayılanlarının partisidir. Bizim hayal ettiğimiz Türkiye ile, faşizmin hayal ettiği Türkiye arasında büyük bir fark var.
"Yeni eş genel başkanlarımızın öncülüğünde kenetleneceğiz ve bu mücadeleyi büyüteceğiz. Beni tekrar genel başkan adayı olarak öneren yoldaşlarıma teşekkür ediyorum. Ancak daha önce belirttiğim nedenlerle, siyasi ahlakım gereği görevimi bırakmam gerektiğini düşünüyorum. Sizlere teşekkür ediyorum. Bu zamana kadar mücadele eden tüm yoldaşlarıma teşekkür ediyorum."
25. Dönem HDP İstanbul Milletvekili olan Sezai Temelli 1963 yılında İstanbul’da dünyaya geldi.
İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Maliye Bölümünden mezun olan Sezai Temelli ardından yine aynı üniversitede doktorasını tamamladı. İ.Ü. Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Maliye Anabilim Dalında Öğretim üyesi olarak çalışan Yrd. Doç. Sezai Temelli, OHAL kapsamında yayınlanan 675 Sayılı KHK ile üniversiteden ihraç edildi.
Halen HDP'nin Ekonomiden Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı olarak çalışmalarını sürdürüyor.
7 Haziran seçimlerinde HDP’den milletvekili olarak parlamentoya giren Sezai Temelli, 1 Kasım seçimlerinde parlamentoya girememişti.
6 Kasım 1967 yılında Hakkari'de dünyaya gelen Pervin Buldan, liseden mezun olduktan sonra kısa bir süre Iğdır İl Özel İdaresi'nde memurluk yaptı. Eşi Savaş Buldan 2 Haziran 1994 yılında kaçırıldı ve 4 Haziran 1994'te öldürüldü.
1995'te “Cumartesi Anneleri”ne katılan Buldan, 4 yıl boyunca Taksim'de Galatasaray Lisesi önündeki eylemlere katıldı. Bu yıllarda HADEP'te iki dönem Parti Meclisi üyesi oldu.
Pervin Buldan, 2005'te Nobel Barış Ödülü'ne aday gösterilen 1000 kadın arasında yer aldı.
2007'de Iğdır’dan bağımsız aday olarak katıldığı seçimi kazandı ve Iğdır'ın ilk kadın milletvekili olarak meclise girdi. Daha sonra Demokratik Toplum Partisi'ne geçen Pervin Buldan bu parti de kapatılınca Barış ve Demokrasi Partisi'ne geçti.
Pervin Buldan, 1 Kasım seçiminde HDP İstanbul milletvekili olarak parlamentoya girdi. Buldan halen Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanvekili olarak görev yapıyor.
Pervin Buldan hakkında, Mart 2008'de, Demokratik Toplum Partisi (DTP) Iğdır milletvekili olarak Iğdır'da düzenlenen bir mitingde PKK lideri Abdullah Öcalan'ı övücü konuşmalar yaptığı ileri sürülerek Iğdır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından, Türk Ceza Kanunu'nun 215'inci maddesi olan "suç ve suçluyu övme" ve 216/1’inci maddesinde yer alan "halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama" suçlarını işlediği gerekçesiyle soruşturma başlatıldı.
Iğdır Ağır Ceza Mahkemesi, "suçu ve suçluyu övme" ve "terör örgütü propagandası yapma" suçlarından hakkında dava açılan Buldan’ın ek ifadesinin alınması için Bakırköy Ağır Ceza Mahkemesine yazı gönderdi. 23 Aralık 2016'da avukatıyla 6. Ağır Ceza Mahkemesine giderek ifade verdi. 9 Şubat 2017'de, iki yıla kadar hapis cezası istemiyle açılan davada, Anadolu 34. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından kovuşturmanın ertelenmesine karar verildi.