Nobel Edebiyat Ödülü'nün Avusturyalı yazar Peter Handke'e verilmesi neden tartışma yarattı?

Nobel Edebiyat Ödülü'nün Avusturyalı yazar Peter Handke'e verilmesi neden tartışma yarattı?

2019 Nobel Edebiyat Ödülü'nü kazanan Peter Handke'ye 1990'lı yıllarda Yugoslavya İç Savaşı sırasında Sırp güçlerinin yanında yer aldığı ve ağır savaş suçlarından sorumlu tutulan Slobodan Miloseviç'e destek verdiği gerekçesiyle gösterilen tepkiler sürüyor.

Yazarlar ve siyasetçiler tarafından Nobel Komitesi'ne yoğun tepki gösterilirken, neredeyse 60 bin kişinin imzaladığı bir dilekçeyle "'Balkan Kasabı' Slobodan Miloseviç'in destekçisine" ödül verme kararının geri çekilmesi istendi.

Dilekçenin, İsveç'in başkenti Stockholm'deki ödül töreninin yapılacağı 10 Aralık'ta teslim edilmesi planlanıyor.

Handke, Nobel Ödüllü bir yazar olma ünvanının yanı sıra yaklaşık 1 milyon dolarlık ödülün de sahibi olacak.

Nobel Komitesi'nin Başkanı Anders Olsson karara yönelik eleştirilere, "Amaç, olağanüstü edebi eserlerini kutlamak, kendisini değil" sözleriyle yanıt verdi.

Saraybosna'daki İsveç Büyükelçiliği önünde protesto gösterileri düzenlendi (5 Kasım 2019)Saraybosna'daki İsveç Büyükelçiliği önünde protesto gösterileri düzenlendi (5 Kasım 2019)

Kosova'dan boykot, Türkiye'den tepki ve kınama

Kosova hükümeti Cumartesi günü Nobel Ödül Töreni'ni boykot edeceğini açıklarken, Türkiye'den de ödülün Avusturyalı yazara verilmesini kınayan açıklamalar geldi.

Kosova Dışişleri Bakanı Behgjet Pacolli, ödül törenine ülke temsilcilerinin katılmayacağını açıkladı, kararın, ödülün "Miloseviç'in arkadaşı ve destekçisi olan" Peter Handke'ye verilmesi nedeniyle alındığını duyurdu.

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın ve Milli Savunma Bakanlığı da Cumartesi günü ödülün Handke'ye verilmesine tepki gösterdi.

İsveç Kraliyet Akademisi Nobel Komitesi'nin iki üyesi 2019 Nobel Edebiyat Ödülü'nün Handke'ye verilmesine tepki olarak üyelikten istifa etmişti, başka bir üye de ödül törenini boykot edeceğini açıkladı.

Handke eleştirilere ilişkin soruları yanıtlamadı

10 Ekim'de Nobel Edebiyat Ödülü'nü aldığı açıklanan Handke, ödülünü almak üzere gittiği İsveç'in başkenti Stockholm'deki Kraliyet Akademisi'nde Cuma günü düzenlediği basın toplantısında, gazetecilerin eleştirilere yönelik sorularını yanıtsız bıraktı.

Ödülü kazanmasına yönelik farklı tepkilere yorumu sorulduğunda Handke, "Bu çok uzun bir hikaye. Bence bu hikayeyi anlatmanın şu an zamanı değil" dedi.

Ödül töreninin düzenleneceği gün yapılması planlanan protestolar hakkında ise, Handke Norveç'te 2014 yılında İbsen Ödülü'nü alırken ülkeye yaptığı ziyareti hatırlattı:

"Oslo Ulusal Tiyatrosu'na vardığımda çok sayıda protestocu vardı. Pek çoğu 'faşist, faşist' diye bağırıyordu. Bu bay ve bayanlarla konuşmak istedim, ancak onlar benimle konuşmak istemediler."

Handke ödül konuşmasında kendisini eleştirenlere, "Cehenneme kadar yolunuz var, ki zaten oradasınız" demişti.

Handke, bir gazetecinin yaklaşık 8 bin Boşnak'ın öldürüldüğü Srebrenitsa Katliamı'nın gerçekleştiğini itiraf edip etmeyeceğine yönelik sorusuna ise, kendisine bir mektupla birlikte, üzerinde dışkı olan bir tuvalet kağıdının gönderildiğini anlatarak yanıt verdi.

"Sizin boş ve talihsiz sorularınızdansa, içinde tuvalet kağıdının olduğu isimsiz bir mektubu tercih ederim" dedi.

Slobodan Miloşeviç'in cenazesinde konuşma yapmıştı

Handke; 2006 yılında soykırım ve diğer savaş suçları nedeniyle yargılandığı Lahey'deki hücresinde ölü bulunan eski Yugoslavya Devlet Başkanı Slobodan Miloşeviç'in cenazesinde konuşma yapmıştı.

Slobodan Miloşeviç, Kosova'da bağımsızlık isteyen Arnavutların orantısız şiddet kullanılarak bastırılmasından sorumlu tutuluyordu.

Miloşeviç ölümünden önce, Handke'nin kendi lehine tanıklık yapmasını istemişti.

Slobodan Miloşeviç'in destekçileri mezarı başında anma töreni düzenledi (11 Mart 2019)Slobodan Miloşeviç'in destekçileri mezarı başında anma töreni düzenledi (11 Mart 2019)

1990'lı yıllarda Handke, eski Yugoslavya'nın kanlı dağılma sürecinde Sırpları açıkça destekleyen az sayıdaki Batılı entelektüelden biriydi.

Avusturyalı yazar, 1997 yılında yayımladığı 'Tuna, Sava, Morava ve Drina'ya Bir Kış Yolculuğu - Ya Da Sırbistan'a Adalet - Bir Kış Yolculuğu'na Yaz Eki' isimli kitabında Sırpların işlediği savaş suçlarını önemsizleştirmekle suçlanmıştı.

Sırp yönetiminin Kosovalı Arnavutlara yönelik katliamlarına NATO, Mart 1999'da eski Yugoslavya topraklarını hedef alan hava saldırılarına başlayarak yanıt vermişti.

Kosova, 17 Şubat 2008 tarihinde Sırbistan'dan tek yanlı olarak bağımsızlığını ilan etti.