Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) uzun yıllardır eleştirilen bir örgüt.
ABD Başkanı Donald Trump, Perşembe günü yaptığı açıklamada OPEC'in petrol fiyatlarını suni bir şekilde yüksek tuttuğunu ve "dünyanın geri kalanını soyduğunu" söyledi.
OPEC daha önce de dünyaya şantaj yapmakla suçlanmıştı, özellikle de 1970'lerin ortasında üretimi azaltıp petrol fiyatlarının üç kat artmasına yol açtığında.
Peki Cuma günü petrol arzını azaltma kararı alan OPEC eskisi kadar etkili mi?
OPEC'e üye olmayan Rusya gibi ülkeler de OPEC'in Cuma günü Viyana'da gerçekleştirilen toplantısına katıldı.
Ekim başından itibaren düşmeye başlayan petrol fiyatlarını sabitlemek istiyorlar.
Bunun için ana araç üretim seviyesini yönetmek: Fiyatları artırmak için üretimi azaltmak veya fiyatları düşürmek için üretimi artırmak.
OPEC'in pazardaki varlığı bir etki yapacak kadar güçlü: Kartel ham petrol üretiminin yüzde 40'ını gerçekleştiriyor.
1970'lerde bu oran daha yüksekti, yüzde 50'nin de üstündeydi.
Bugün yüzde 40'lık pazar payı az olmasa da geri kalan yüzde 60 da önemli bir oran.
Öte yandan OPEC üyesi olmayan iki ülke de petrol üretiminde önemli etkiye sahip: Rusya ve ABD.
Son dönemde Rusya OPEC'in fiyat artırma girişimlerini destekledi.
2016'da OPEC'in günlük üretimi 1,2 milyon varil azaltma kararını destekleyen Rusya da kendi üretimini azalttı.
O tarihten itibaren yükselişe geçen temel uluslararası petrol fiyatı olan brent ham petrol fiyatı Ekim 2018'de varil başına 86 dolara ulaştı.
Öte yandan fiyat artışında tek etki OPEC ve ortaklarından gelmemişti.
Venezuela, Libya ve Nijerya gibi petrol üreticisi ülkelerde yaşanan istikrarsızlıklar, bu ülkelerin potansiyel üretim seviyelerinin gerisinde kalmasına yol açtı.
ABD'nin İran'a yaptırım uygulamaya başlaması petrol fiyatlarını etkileyen bir diğer nedendi.
İran petrolünün uluslararası piyasadaki varlığının ortadan kalkması veya ihracatın azalması ihtimali petrol fiyatlarını artırdı.
Fakat ABD, İran'ın en büyük petrol alıcıları olan Çin, Hindistan ve Japonya'ya geçici olarak petrol alımına devam etme hakkı verdi.
Yine de fiyat artışında OPEC, Rusya ve diğer müttefiklerinin de etkisi vardı.
OPEC içinde ise kilit ülke Suudi Arabistan.
Uluslararası Enerji Ajansı'nın hesaplamalarına göre Suudi Arabistan OPEC'in toplam üretiminin üçte birini ve rezervin yarısının sahibi.
Rezerv büyüklüğü, üretimin şu anda ne kadar kısılmış olduğunu gösteriyor.
Suudi Arabistan her ne kadar önemli bir konuma sahip olsa da, fiyatlar konusunda kendi başına hareket etmedi.
Suudi Arabistan yalnızca diğer OPEC ülkelerinden değil, OPEC üyesi olmayan Rusya gibi petrol üreticilerinden de fedakarlık istedi.
Petrol piyasasında OPEC ve Rusya dışında üçüncü aktör ise en büyük üretici konumunda bulunan ABD.
Diğer ülkelerin aksine orada petrol özel şirketler tarafından çıkarılıyor ve kârlılık oranına göre üretim kararı veriliyor. Rusya'da hükümete yakın şirketler, Suudi Arabistan'da ise devletin elindeki Aramco üretici konumunda.
ABD'deki üreticiler OPEC ile işbirliğine gidemiyor. Böylesi bir adım, ABD'nin tekelcilik karşıtı ve rekabet yasaları tarafından yasa dışı ilan edilmiş durumda.
ABD petrol ihtiyacının yaklaşık yüzde 70'ini kendi üretimiyle karşılayabiliyor. 2017 sonunda yüzde 70 civarında olan bu rakam 10 yıl önce yüzde 30'un biraz üzerindeydi.
Son 10 yılda küresel endüstriyi dönüştüren bu gelişme, kaya gazıyla üretilen petrol.
Bunun iki önemli öğesi var.
Kaya gazı etkisi
Yeni bir petrol kaynağı olan kaya gazının ortaya çıkması ABD'nin uzun zamandır azalan petrol üretimi trendini tersine çevirdi.
Üstelik kaya gazı üreticileri değişen pazar koşullarına daha hızlı ayak uydurabiliyor.
Geleneksel petrol üretimi kadar çok yatırım gerektirmeyen kaya gazında yatırımcılar koydukları parayı çok daha hızlı geri alabiliyor.
Fiyatlar arttığı zaman üretim de hızla artırılabiliyor.
2014 sonrasında petrol fiyatlarının sert bir şekilde düşmesinin nedenlerinden biri kaya gazıydı.
OPEC'in o dönemde bugünkü gibi üretimi kısma ve fiyatları yükseltme tepkisini vermemesinin olası nedenlerinden biri ise düşük petrol fiyatlarının ABD'li yatırımcıları kaya gazına yatırım yapmamaya itme fikriydi.
OPEC hâlâ önemli bir aktör fakat küresel petrol fiyatlarını belirleme gücünden uzak.
Ve uzun vadede küresel ısınmaya karşı mücadele ile petrole bağımlılığımız azalırsa OPEC daha da güçsüz olabilir.