PINAR KARŞIYAKA, İZMİR'E GELDİ İZMİR (A.A)

-PINAR KARŞIYAKA, İZMİR'E GELDİ İZMİR (A.A) - 22.12.2010 - FIBA Erkekler EuroChallenge Kupası (G) Grubu'nda dün akşam Kıbrıs Rum Kesimi'nde Apoel ile yaptığı maçın ardından saldırıya uğrayan Pınar Karşıyaka, İzmir'e döndü. Pınar Karşıyaka kafilesi, Adnan Menderes Havalimanı'nda Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Devlet Bakanı Faruk Nafız Özak, Karşıyaka Kulübü Başkanı Hüseyin Çalışkan, Karşıyaka Belediye Başkanı Cevat Durak, yöneticiler ve taraftarlar tarafından karşılandı. Çalışkan aprondaki karşılamada, antrenör Hakan Demir'e çiçek verdi. Taraftarlar da tezahüratlarla takıma sevgi gösterisinde bulundu. Antrenör Hakan Demir, sporun dışında olaylar yaşadıklarını belirterek, ''Maçın ardından çıkan olaylar sonrası soyunma odasını gitmeye çalıştık. Ancak soyunma odasının kapısında maskeli ve eli coplu taraftarlar bizi karşıladı. Zorlukla soyunma odasına girdik. Polis taraftarları tutmayı başaramadı, yetersizdi, çok organize, spor dışı bir olay yaşadık. Burada devletimizin gücü ortaya çıktı. Rum Kesimi hükümeti de uyandı ve güvenlik güçlerini artırdı. Sonuçta güvenli bir şekilde İzmir'e ulaştık'' dedi. Oyunculardan Birkan Batuk, maçın ardından yaşanan olayların spor dışı olduğunu, birçok müdahaleye rağmen salondan ayrıldıklarını ve otele gittiklerini anlattı. Elinden yaralanan Pınar Karşıyaka'nın kondisyoneri Erdem Günak da olayların ''kesinlikle organize'' olduğunu, yıllardır sporla uğraştığını, ancak böyle bir olayla daha önce karşılaşmadığını kaydetti. -KKTC BAŞBAKANI KÜÇÜK OLAYLARI KINADI KKTC Başbakanı İrsen Küçük, yaptığı yazılı açıklamada, saldırıyı kınayarak, böylesine uluslararası bir turnuvada dahi Rum fanatizminin kontrol altına alınamamasının oldukça düşündürücü olduğunu ifade etti ve Türk sporcuların maruz kaldıkları saldırıların, Kıbrıs Rum halkının Türk halkına karşı taşıdığı olumsuz duyguların bir yansıması olarak değerlendirildiğini belirtti. -''ENDİŞE VE ÜZÜNTÜYLE İZLENİYOR''- ''Bu tür tutum ve davranışlar iki halk arasında uzlaşma sağlanması yönünde sürdürülen görüşmelerin ruhuna uygun olmadığı gibi, Kıbrıs Türk halkının tüm iyi niyetiyle ortaya koyduğu çabalara karşı kötü bir örnek teşkil etmektedir'' ifadesini kullanan Başbakan Küçük, açıklamasına şöyle devam etti: ''Tüm ulusların birleşme ve kaynaşma noktası olan sportif bir etkinilikte dahi fanatizmin çirkin yüzünün ortaya çıkmış olması Kıbrıs Türk tarafında büyük bir endişe ve üzüntü ile izlenmektedir. Uluslararası bir basketbol maçı sonunda Apoel taraftarlarının çıkardığı olaylar, Rum tarafında son dönemlerde artan ırkçı saldırıların yeni bir tezahürü olmuştur ve uluslararası camianın da bu konudaki hassasiyetimizde ve çekincelerimizde ne kadar haklı olduğumuzu artık dikkate alması gerektiğini ortaya koymaktadır. Bu tür olayları şiddetle kınarken, Pınar Karşıyaka sporcu ve yöneticilerine geçmiş olsun dileklerimi iletir, konunun hassasiyetini göz önünde bulundurarak, uluslararası camianın bu tür saldırılar karşısında sessiz kalmayarak gerekli cezanın en erken bir zamanda verilmesi yönünde bir tutum izleyeceği inancı taşıdığımı ifade etmek isterim.'' -ÖZGÜRGÜN: ŞİDDETLE PROTESTO EDİYORUZ KKTC Dışişleri Bakanı Hüseyin Özgürgün de konuya ilişkin yaptığı yazılı açıklamada, Pınar Karşıyaka basketbol takımının FIBA Erkekler EuroChallenge Kupası karşılaşmaları çerçevesinde Rum takımı Apoel ile maç yapmak için gittiği Güney Kıbrıs Rum kesiminde yaşadığı saldırıların kendilerini  dehşete düşürdüğünü belirtti. ''Yaşanan bu vahim saldırı neticesinde Türk basketbol takımı üyelerinin bazılarının yaralanmaları da bizi ziyadesiyle üzmüştür'' diyen Özgürgün, açıklamasında şunları kaydetti: ''Sportif aktivitelere dahi bu tür ırkçı saldırıların karıştırılmasını şiddetle protesto ediyoruz. Türk basketbol takımının ısrarla Kuzey'e geçmek istemesine rağmen, Rum tarafının çağdışı ve diktatörce bir anlayışla takımı neredeyse hapis tutarak, kendilerini daha güvenlikte hissedecekleri Kuzey'e geçmelerine izin vermemeleri de çok vahim ve düşündürücüdür.  Bu durum değişmeyen Rum mentalitesinin ve Rum fanatizminin ne boyutlarda olduğunun en canlı göstergesidir.'' -İLİŞKİLERİ ZEHİRLİYOR- Kıbrıs sorununa çözüm çabalarının sürdüğü bu dönemde bu tür kışkırtıcı davranışların sergilenmesinin, sadece görüşmeler sürecindeki atmosferi değil, iki halkın ilişkilerini de zehirlediğini belirten Bakan Özgürgün, barışçıl amaçlarla Rum tarafına giderek basketbol maçı oynayacak olan bir Türk takımına bu kadar şiddetle saldıran Rumların ve gerekli güvenlik tedbirlerini alamayarak onları engellemekten aciz Rum yetkililerinin, Ada'da iki halkın birlikte bir gelecek kurması hedefine ne kadar uzak olduğu da anlaşılmaktadır'' ifadesini kullandı. ''Esefle karşıladığımız bu saldırılar, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi liderliğinin son zamanlarda ardarda sergilediği uzlaşmaz tutumun kaçınılmaz olarak Rum halkına bir yansımasıdır'' diyen Özgürgün, şöyle devam etti: ''Rum liderliği olumsuz tutumunu sürdürdüğü sürece Rum halkının Kıbrıs Türk halkıyla bir uzlaşmaya varma olgunluğuna halen erişmediği ve halkı arasında Türk halkına yönelik ırkçılığı körüklediği açıktır. GKRY liderliğinin, Kıbrıs Türküyle ortak bir geleceği paylaşma yönünde halkını teşvik etmesi, tutum ve söylemleriyle halkına örnek olması beklenirken, tam aksi tutum ve davranışlarda bulunması neticesinde yaşanan bu taşkınlıklara son verilmediği takdirde, Ada'da ortak bir gelecek kurma hedefinden daha da uzaklaşmaktayız.'' KKTC halkının, Rum tarafının acımasızca sürdürdüğü ambargolar neticesinde diğer ülke  takımlarıyla maç yapamadığı, uluslararası alanda, kültürel, sportif ve sosyal aktivitelerde bile kendini temsil edemediği bir ortamda dahi tüm iyi niyetiyle Ada'da bir anlaşmaya varılması çabalarını desteklediğini vurgulayan Hüseyin Özgürgün, Rum tarafının ise Kıbrıs Türküne yönelik saldırgan davranışlarını sürdürdüğünü, bu tür üzücü olayların yarattığı olumsuz ortamın, Kıbrıs Türkünü Rum halkına karşı güvensizliğe ittiğini vurguladı. Bakan Özgürgün, şunları kaydetti: ''Öte yandan, FIBA uhdesinde  gerçekleştirilen maçta sergilenen ve kesinlikle sportmenlikle bağdaşmayan bu saldırılar karşısında, FIBA yetkililerinin gerekli adımları derhal atarak, basketbol gibi insanları birbirleriyle kaynaştırma amacı güden bir sosyal etkinliğin, düşmanlık yaymak amacıyla kullanılmayacağını en güçlü ifadelerle dünyaya duyurmasını bekliyoruz.'' -"RUMLARIN BU TUTUMU ADADAKİ BARIŞA VURULAN BİR DARBEDİR" KKTC Milli Eğitim, Gençlik ve Spor Bakanı Çavuşoğlu ise yaptığı yazılı açıklamada, maçın ardından çıkan olaylar ve Türk sporculara yapılan saldırıların kendilerini derinden yaraladığını belirterek, ''Olimpiyat ruhundan ve fairplay anlayışından tamamen uzak olan, sporun dostluk ve kardeşlik düşüncesine yakışmayan Kıbrıslı Rumların bu tutumu adadaki barışa ve müzakere sürecine de vurulan bir darbedir'' ifadesini kullandı. Karşılaşmada, sıradan bir spor fanatikliğinden çok Türk sporcuların canına kasteden hareketlerin olduğunun gözlemlendiğini belirten Bakan Çavuşoğlu, şunları kaydetti: ''Maçın bitimiyle beraber salonda ve sporcularımızın soyunma odasına gitmeye çalıştığı sırada koridorda devam eden saldırılarda, taşlar fırlatılmış, sopalarla oyuncularımıza vurulmuş ve gaz bombaları atılmıştır. Tüm bunlar, olayın ne derece ciddi olduğunu göstermektedir. Yaşanan bu olaylar sırasında Rum polisinin de bu duruma seyirci kalması ve yeterli sayıda olmamaları düşündürücüdür. Dün yaşanan olayların bilgimize gelmesi sonucu Dışişleri Bakanlığımız, Türkiye Dışişleri ile temas ederek, Türk sporcularının can güvenliği olmadığı gerekçesi ile derhal harekete geçmiştir ve Türk kafilesinin Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne güvenli bir biçimde geçirilmesini, gerek BM’den gerekse Güney Kıbrıs Rum yönetiminden talep etmiştir. Bu girişim de Rum makamlarınca ve BM tarafından gerekli hassasiyetle karşılanmamıştır. Bu durum karşısında, BM’nin adada üstlendiği misyonu yerine getirmediği de aşikardır. FIBA ve uluslararası kuruluşların da, bu gibi önemli maçlarda daha özverili ve duyarlı olmasını beklerken, sporun dostluk ve kardeşliğine aykırı, düşmanca tutum sergileyen Kıbrıslı Rum fanatikleri de şiddetle kınıyorum.'' -"FİZİKİ YARALANMALARIN ÖTESİNDE PSİKOLOJİK TRAVMA DAHA ÖNEMLİ" Karşıyaka Spor Kulübü Başkanı Hüseyin Çalışkan, gazetecilere yaptığı açıklamada, dün oynanan Apoel-Pınar Karşıyaka maçının ardından çıkan olayların sonrasında takımın Kıbrıs Rum Kesimi'nde konakladığını, korumayla ilgili ciddi önlemlerin alındığını söyledi. Konuyla ilgili görüştükleri bakanların yoğun çaba gösterdiğini, milletvekilleri Onur Öymen ve Mehmet Ali Susam'ın da devreye girdiğini ifade eden Çalışkan, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Yaşanan olayları üzüntü verici olarak değerlendiriyorum. Biz oraya spor yapmaya gittik. Rum Kesiminden aldığım bilgilere göre Apoel taraftarlarının siyasi bir yapılanma içinde olduğu anlaşılıyor. Ben Apoel kulübünün bunların içinde olduğunu düşünmek istemiyorum. Neticede yaşananlar yaşandı. Olaylar esnasında can kaybı da olabilirdi. Fiziki yaralanmaların ötesinde takımın yaşadığı psikolojik travmanın daha önemli olduğunu düşünüyorum. Sonuçta oraya maç yapmaya gidiyorsunuz ama canınız tehlikeye giriyor. Bu durumun parmak zedelenmesinden, kafa yaralanmasından daha ağır bir travma olduğunu düşünüyorum.'' Önümüzdeki dönemde başka bir Türk takımının daha Kıbrıs Rum Kesimi'ne gideceğini ifade eden Çalışkan, ''Bu işi şansa bırakmamak gerekiyor. Bu anlamda Türkiye olarak gerekli girişimlerde bulunması gerekiyor. O zaman tarafsız sahada oynansın maç. Biz Apoel'i burada çok iyi ağırladık. Bu böyle devam edecektir, bundan kimsenin şüphesi olmasın'' dedi. -"APOEL TARAFTARLARI HİÇBİR NEDEN OLMADAN OLAY ÇIKARDI" Kıbrıs Rum polisi basın sözcüsü Mihalis Katsunodos, basketbolda, FIBA Erkekler EuroChallenge (G) Kupası'nda Kıbrıs Rum kesiminde dün akşam oynanan Apoel-Pınar Karşıyaka maçının ardından, Apoel taraftarlarının hiçbir neden ve kışkırtma yokken olay çıkardığını açıkladı. Rum polisi, olaylarla ilgili 15 yaşında 3 kişiyi tutukladı. Rum basınının haberlerine göre, dün akşamki maç sonrasında, Apoel taraftarları Türk takımının soyunma odasının kapısını sopa ve taşlarla kırma girişiminde bulundu. Çıkan olaylarda, saldırganlar iki polis aracına da zarar verdi. Rum Polis Basın Sözcüsü Mihalis Katsunodos, Pınar Karşıyaka-APOEL maçı sonrasında APOEL taraftarlarınca, ''hiçbir neden yokken ve kışkırtma olmadan'' olay çıkartıldığını açıkladı. Katsunodos, salonda görevli polislerin Türk oyuncu ve yöneticileri korumak amacıyla olaya anında müdahale ettiklerini ve ''insanüstü gayret göstererek bunu başardıklarını'' söyledi. ''Türk takımının üyelerinden hiçbiri yaralanmadı. Türk takımı polis refakatinde, konakladıkları GSP tesislerine götürüldü'' diyen Mihalis Katsunodos, ''Yaklaşık 2 bin Apoel taraftarının izlediği karşılaşma, polisin amansız mücadelesi sonucu tamamen nezih ve sportmen bir ortamda gerçekleşti. Karşılaşmanın sona ermesiyle birlikte Apoel taraftarları Türkiye takımına bazı objeler atmaya başladı'' dedi. Türk basketbolcuların polis eşliğinde soyunma odalarına götürüldüğünü ve ''hiç birinin yaralanmadığını'' ileri süren Katsunodos, şunları kaydetti: ''Bu arada başka Apoel taraftarları, soyunma odalarının bulunduğu doğu kapısını kırıp içeri girmeye çalıştı, ancak polis tarafından engellenerek dışarıya çıkartıldılar. Daha sonra yaklaşık 500 Apoel taraftarı polise taş atmaya başladı, düzenin sağlanması için göz yaşartıcı gaz kullanıldı. Olayların yatıştırılması için takviye kuvvet çağrıldı. Polislerin spor salonuna gelişleri sırasında iki devriye polisine ve araçlarına taş atıldı, polis araçları hasar gördü, bir bayan polis gözünden yaralandı. Gece yarısına doğru 4 polis daha çeşitli yaralanmalarla hastaneye başvurdu ve ayakta tedavi edildi. Apoel taraftarlarının hiçbir neden ve kışkırtma olmadan çıkardığı olaylarla ilgili 15 yaşında üç kişi tutuklandı.'' Bu arada, Rum gazetelerinin çıkan olaylara çok kısa yer verdikleri görüldü.