Cevdet Aşkın
(Radikal, 30 Haziran 2012)
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan dün Erzurum’da yaptığı konuşmada “Şark’ın sevgili kumandanı Selahaddin-i Eyyübi’nin torunları, artık bu maşa örgüte, bu taşeron örgüte gereken cevabı vermelidirler. Terör örgütünün şu son saldırılarına bakıp, terör örgütünün ihanetini artık daha net biçimde görüp, hem örgüte hem de onun yardakçılarına Kürt kardeşim, ‘yeter artık’ diyerek tavrını koymalıdır” dedi.
DHA’nın dünkü haberine göre Diyarbakır Bağımsız Milletvekili Leyla Zana eski DEP milletvekili Orhan Doğan’ın mezarı başında yaptığı konuşmada şunları söyledi: “Her zaman barışa olan inancımız olmalı ve bu konuda da bilgili olmamız gerekiyor. Hiçbir savaş sonuna kadar devam etmez. Bu topraklara barış mutlaka gelecek... Ne derlerse desinler, ne olursa olsun, bizim ruhumuz birlik ve beraberlikten yanadır. Bütün hizmetlerimiz halkımız içindir. Dost ve düşman herkes bilsin ki bu birliktelik bu topraklara mutlaka barışı getirecektir, barış bu topraklarda mutlaka yeşerecektir.”
KCK dün bir bildiri yayımlayarak Kürtlerin boş beklentilere sokulmamasını istedi. Fırat Haber Ajansı’nda verilen habere göre bildiride “Kürt halkını teslim almada karar kılmış bulunan özel savaş koordinatörlüğünden merhamet dilemek, kendini avutmak ve toplumu boş beklentilere sokmaktan başka bir anlama gelmemektedir... Bütün bunlar en iyi niyetle yapılmış olsa da kendi stratejisini güçlendirmede kullanacağı açıktır...Kürt halkına ters düşmek istemeyen herkes bu gerçeği büyük bir dikkatle göz önünde bulundurmak zorundadır” denildi.
PKK’nın askeri kanadı HPG, 6 Haziran’da kaçırdığı asker Ali Sabancı’yı serbest bıraktığını açıkladı.
Erdoğan’ın sözleri, Ankara’nın PKK’ya olan kitle desteğinin azaltılması çabasına karşılık geliyor. KCK bildirisinin burada alıntılanan bölümü, örtük biçimde, bugün saat 15.00’da Başbakanlık Resmi Konutu’nda Erdoğan’la görüşeceği açıklanan Leyla Zana’yı hedef alıyor. Leyla Zana’nın Hürriyet gazetesine verdiği röportajda Başbakan Erdoğan’ı çözüm için öne çıkaran beyanlarda bulunması üzerine 15 Haziran’da bir açıklama yapan örgüt, isim vermeden “Yurtsever çevrelerin faşizan amaçlara umut veren açıklama ve davranışlardan uzak durmaları gerekir” uyarısını yapmıştı. Dünkü bildiri ise örgütün tavrının 16 Haziran tarihli Kuzey Irak Güncesi’nde de işaret edildiği gibi sertleşmeye başladığını gösteriyor.
Kandil, yine isim vermeden genel ifadelerle Zana’nın görüşmeye gitmemesi gerektiğini, aksi takdirde kendi ekseninde yer alan güçlerle ters düşeceğini ilan ediyor.
Zana’nın Doğan’ın mezarı başında yaptığı konuşma ise tavrında bir değişiklik olmayacağını, diğer bir ifadeyle barış teması ekseninde BDP/DTK/PKK’dan farklı bir çizgide yürüyeceğini hissettiriyor.
YAZARIN NOTU:
Ekim 2007’de Referans gazetesinde başlayan Ekim 2010’dan itibaren de radikal.com.tr sitesinde devam eden Kuzey Irak Güncesi yazılarında, esas itibariyle, “Kim ne dedi? Ne yaptı? Ne anlama geliyor?” temel felsefesi gereği verili anın ‘fotoğrafı’ çekilerek geleceğe dönük kestirimler yapılır. Yazar, Türkiye’de Kürt sorunu ve PKK konusunda herkese açık olan kaynakların taranmasından çıkan anlamlı verileri kullanır. Bu nedenle herhangi bir kaynaktan nispeten fazla alıntı yapılması somut durumun sonucudur. Konunun çok dinamik olması nedeniyle yeni bir gelişmenin ortaya çıkması halinde farklı bir kestirimin yapılabileceğinin bilincinde olan yazar, analize dahil edilen verilerin tarih ve saat ile sınırlandırılmasını zorunlu görür. Yazarın objektifliği temel kriter olarak alması, sorunun nasıl çözüleceğine dair bir fikrinin olmadığı anlamına gelmez. Bununla birlikte yazar ‘sürüden ayrı düşmeyi’ göze alır ve konuyla ilgilenenlere derli toplu bir kaynak da sunan farklı formatını korumaya özen gösterir.