'Planları Cem'i 80 ayda çıkarmak'

Münevver Karabulut’u öldürdüğü gerekçesiyle teslim olduktan sonra tutuklanıp Maltepe Çocuk Cezaevi’ne gönderilen Cem Garipoğlu ile ilgili şok bir iddia daha ortaya atıldı. Karabulut Ailesi’nin avukatı Rezzan Epözdemir, yargılama sürecinde “çocuk” muamelesi yapılan Cem Garipoğlu’nun, iddia edildiği gibi 17 yaşında değil, 18 yaşından büyük olduğunu öne sürdü.

Cinayetin hemen ardından Garipoğlu Ailesi’nin avukatlarının 17 yaş iddiasını sürekli olarak gündemde tuttuklarına işaret eden Epözdemir, “Bu ustalıkla hazırlanan senaryonun en önemli parçasıydı” dedi.

Epözdemir, şöyle devam etti: “Sürecin tamamı bir kurgudur. Süreci ve yargılama safahatını kendi lehlerine çevirmek için Cem özellikle 197 gün kaçırıldı. Bu süreç içerisinde Cem’e, mahkemede vereceği ifade tek tek ezberletildi. Herşey üzerinde ustalıkla duruldu. Belli ki bu konuda çok iyi hukukçularla çalışılmış”

“Her şey ince düşünülmüş”

“Cem’in verdiği ifadalere bakılırsa herşeyin ne kadar ince düşünüldüğü ortaya çıkar” diyen Epözdemir, ifadelerdeki detaylara şöyle dikkat çekti: “Cem olay ani gelişti diyerek, cinayetin tasarlanarak yapıldığı gerçeğini perdelemeye çalışıyor. Ağırlaştırılmış müebbeti bu şekilde müebbete çevirmeye çalışıyor. Cinayetin vahşice işlenmiş görüntüsü oluşmasın diye de, Münevver’in cesedi bavula sığmadı, başını testereyle kestim diyor. Bu şekilde de vahşice hislerle işlenmiş bir cinayet olmaktan çıkarıyor olayı... Sonra Teğmen’den gelen mesajlara dikkat çekerek ağır tahrik indirimi oluşması için altyapı hazırlamaya çalışıyor”

Cem’in yaşı küçültüldü mü?

Senaryonun en önemli parçasının da yaş ile ilgili olduğunu belirten Epözdemir, şöyle devam etti: “Cem Garipoğlu’nun ifadesiyle yetinilmiyor elbette... Burada yapılan en önemli şey Cem’in ”çocuk“ olduğu varsayımıdır. Bunun için de Cem’in cinayet işlendiği dönemde 18 değil, 17 yaşında olduğu yönünde bir altyapı oluşturuldu. İfadesindeki tüm detaylar ve çocuk konusu dikkate alındığında, yapılan indirimlerle Garipoğlu’nun 80 ay yatıp çıkarılması hesaplanıyor. Ama biz bu oyunu bozacağız”

Sahte nüfus cüzdanı

Epözdemir şunları söyledi: Cinayet günü Cem’in evinde 18 yaşında olduğunu gösteren ona ait bir nüfus cüzdanı ele geçirildi. Cem teslim edildiğinde de üzerinde onun 17 yaşında olduğunu gösteren başka bir kimlik çıktı. Savcı evde çıkan nüfus cüzdanını sorduğunda Cem Garipoğlu, ’Bunu gece kulüplerine rahat girip çıkayım diye çıkartmıştım. Sahtedir’ diye ifade verdi. Oysa o kimlik sahte değil. Üzerinde çıkan ve onu 17 yaşında gibi gösteren kimliğin sahte olması ihtimali daha yüksek. Bu kimlik bu 197 gün içinde çıkartıldı. Bunun için onun Ceyhan’daki hastanedeki doğum kaydı değiştirilip yeni bir kimlik çıkartılmış olabilir.

“Güçlü kanıtlar”

Ellerinde Cem Garipoğlu’nun 17 değil, 18 yaşında olduğunu gösteren ciddi deliller olduğunu öne süren Epözdemir, şöyle devam etti: “Münevver Karabulut, geçtiğimiz yıl Ekim ayında Cem Garipoğlu’nun doğum günü partisine katılmadan önce annesine diyor ki, ’Anne bugün Cem’in 18. yaş gününü kutlayacağız. Cem benden bir yaş büyük’diyor. Münevver Karabulut, 1991 doğumlu. Cem de ondan 1 yaş büyükse demek ki o 1990 doğumlu. Bununla ilgili elimizde ciddi belgeler var. Bunları mahkemeye sunduğumuzda onların uydurduğu ’Cem 17 yaşındadır, çocuktur’ senaryosu çökecektir”

Epözdemir, önümüzdeki günlerde Cem Garipoğlu’nun kemik yaşının tespiti için de başvuruda bulunacaklarını ve bunun birçok gerçeği aydınlatacağını söyledi.

Cem Garipoğlu’nun hafifletici sebeplerden de yararlanması için tesliminden sonra özellikle avukatları tarafından yine iyi düşünülmüş bir tiyatro sergilendiğini ve Cem ile ilgili çok ustaca bir imaj çalışması yapılmaya çalışıldığını öne süren Epözdemir, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Cem’in yakalanırken sucuk-ekmek istediği, hapse girdiğinde o gece sabahlara kadar ağladığı, Münevver’i aslında çok sevdiğini, o değil ben ölseykim keşke dediğini, koğuşunda bir eşcinselle birlikte kaldığını, yan koğuşta da ’damatlar’ın kaldığı gibi hususlar özellikle servis edildi. Bununla Cem masumlaştırılmak isteniyor. Avukatları bu şekilde detaylar servis ederek süreci ve mahkeme sefahatını kendi lehlerine çevirmeye çalışıyor”

Epözdemir, yapılan imaj çalışmasının bir parçası olarak Cem’in babası M. Nida Garipoğlu tarafından yazıldığı iddia edilen bir mektubun basına servis edildiğini de söylerek, “Bu da oynanan tiyatronun son parçasıdır. Bütün bunlar Cem’i ve ailesini masumlaştırmak için özenle hazırlanmış şeylerdir. Ama tiyatro tutmayacak” dedi.

Yaşar Kemal kitapları istedi

Cezaevinde bulunan Cem Garipoğlu bayramın ilk gününde ailesinden kimseyle görüşmedi. Garipoğlu’nun bulunduğu bölümdeki mahkum ve tutuklular için açık görüşün büyük ihtimalle Çarşamba günü yapılacağı öğrenildi. Bu arada Cem Garipoğlu’nun güvenlik gerekçesiyle tek kişilik koğuşta tutulduğu belirtildi. Cezaevinde ilk günleri atlatan Garipoğlu’nun Yaşar Kemal’in iki kitabını istediği öğrenildi. Cem Garipoğlu’nun kahvaltıda krem peynir istediği ancak bu isteğinin geri çerildiği de cezaevinden sızan bilgiler arasında yer aldı.