Okyanus ve denizlerde, yaklaşık 100 ila 150 milyon ton plastik çöpün yüzdüğü tahmin ediliyor. Buna her yıl 6,5 milyon ton daha ekleniyor.BM Çevre Programı’nın verilerine göre, açık denizlerde her kilometrekare başına ortalama 13 bin plastik düşüyor. Akıntılar bu çöpleri dünyanın her köşesine dağıtıyor. Berlin’de yapılan Denizleri Koruma Konferansı’nda yaklaşık 200 uzman bu soruna çözüm bulmaya çalıştı.
Deutsche Welle Türkçe'de yer alan habere göre, Alman Çevre ve Doğayı Koruma Birliği (BUND), Avrupalı çevre örgütleri tarafından imzalanan bir manifestoyu Federal Çevre Bakanlığı’na sundu. "Denizler ve Plastik" adlı bildirgede 2020 yılına kadar Avrupa denizlerindeki çöplerin yüzde 50’sinin temizlenmesi talep ediliyor. Ancak plastik poşet ve özellikle peeling ürünlerindeki ufak plastik parçacıkların temizlenmesi büyük bir sorun oluşturuyor. Zira bu parçalar ufak olduğu için arıtma sistemleri tarafından filtrelenmesi mümkün olmuyor.
Peki açık denizlerde nasıl bu miktarda plastik çöp toplanıyor? Çöpün yüzde 80’inin karadan denizlere taşındığı tahmin ediliyor. Alman Çevre ve Doğayı Koruma Birliği’nden uzman Nadja Ziebarth, İngiltere ve Hollanda’daki açık çöp depolarından rüzgâr ve ırmaklar sayesinde çöpün denizlere taşındığını kaydediyor. Çevre uzmanı, bu durumun deniz canlıları açısından dramatik sonuçlar doğurduğuna dikkat çekiyor. Ziebarth "Denizlere taşınan çöpün farklı sonuçları var: Bunlardan biri hayvanların yaralanması. Çünkü onlar suyun içindeki çöpü görmüyor ve birbirine dolanmış çöp parçaları arasına sıkışıp ağır bir biçimde yaralanıp ölebiliyorlar. Yine parçalanan plastik parçalarını yiyecek sanıp yiyor ama sindiremiyorlar. Bu maddeler, onların midelerinde kalıyor ve en kötü ihtimalle çöp dolu mideleri ile açlıktan ölüyorlar" diye konuşuyor.
Bir başka sonuç da balıklara plastikten bulaşan zehirin, beslenme zincirine karışarak balıkları tüketen insanlara ulaşması.
Avrupa denizlerde daha fazla çöpün birikmesinin önüne geçmek için çözüm yolları arıyor. Federal Çevre Bakanlığı ve doğayı koruma örgütleri, plastik poşet yerine, alışveriş sepeti kullanmayı teşvik etmeyi talep ediyor. Plastik poşetlerin artık bedava değil, ücretli olması gündemde. Alman Yeşiller Partisi, poşetlerin 22 sente satılmasını öneriyor.
Almanya’nın hayata geçirmeyi planladığı yaptığı bu yöntem, birçok ülkede ise çoktan uygulanıyor. Geri dönüşüm ve atık ekonomisinin gelişmediği bazı ülkeler ise soruna kökten çözüm getirip plastik poşetlerin fiyatını artırıyor ya da tamamen kullanımından vazgeçiyor.
Örneğin İrlanda’da, plastik poşetlerler ücretli olmaya başladıktan sonra, tüketimi yüzde 90 oranında geriledi ve yıllık kişi başına 18 adete indi. Oysa kişi başı yıllık poşet tüketimi Almanya’da 71 adet iken, Bulgaristan’da 421 ve AB genelinde de 198 adet. Kenya ve Uganda’da ise ince plastik torbaların kullanımını yasakladı, kalın poşetler ise çok pahalı bir ücrete satılıyor. Ruanda ve Tanzanya gibi Doğu Afrika ülkelerinde ise bu poşetler yaklaşık yedi yıldır kullanılmıyor. Yine Bangladeş ve Butan da plastik poşetler neredeyse hiç kullanılmıyor.
Alman Doğa Koruma Birliği‘nden (NABU) Kim Detloff, Avrupa’nın kalkınmakta ve kalkınmanın eşiğindeki ülkelerden öğreneceği çok şey olduğunu düşünüyor. Detloff "Bizim kesinlikle plastik tüketimini azaltmamız gerekiyor. Bu da öncelikle ürün tasarım aşamasında başlıyor. Yani tek kullanımlık ürünlerden ziyade dönüşümlü ve tamiri mümkün ürünleri kullanmalıyız. Ambalaj maddelerini azaltmamız en önemlisi. Geri dönüşüme, verimli bir toplama sistemi ve atık sanayisine ağırlık vermeliyiz" diye konuşuyor.
Ancak birçok uzman yine de alışveriş sırasında ihtiyaç duyulan poşetlerin parayla satılmasının plastik kullanımını azaltacağını düşünmüyor. Alman Perakendeciler Birliği’nden (HDE) Kai Falk, bu uygulamanın, Almanya’da kullanılan yıllık 5 milyar 300 milyon adet plastik poşetin, bir kısmı tüketiciye bir kısmı da işletmecilere yüklenen 1 milyar 200 milyon euroluk ek masrafa neden olacağı kanaatinde.