Polis adliyeyi dinlerken hakime yakalandı

Polis adliyeyi dinlerken hakime yakalandı

 

Afyon'da görev yapan Hakim Mehmet Gülçek tanık olduğu olayı adalet.org internet sitesinde anlattı. Milliyet gazetesinde yayımlanan Musa Kesler'in haberine göre Gülçek yaşadıklarını,  “10 Aralık’ta saat, 17.50 civarında adliyeden ayrılmak amacıyla eşimle birlikte adliyenin garaj kapısı önüne geldiğimizde, otomatik kapının açılması için kumandaya bastım. Otomatik kapı yukarı doğru açılırken henüz tam olarak açılmadığı halde, teftiş döneminde garajda ortam dinlemesi yapan araca tıpatıp benzeyen, 03 EN ... plakalı bir aracın acele ve panik halde dışarı çıktığını fark ederek, aracın tavan antenin de otomatik kapıya sürtecek şekilde süratle çıkışının şaşkınlığını yaşadım... Hemen plakasını alarak şüpheli aracın araştırılmasını istedim. Aracın plakasının kayıtlı olmadığı ve istihbarat birimlerine ait olabileceği bildirildi. Olayı Başsavcılığımıza bildirdim. 11 Aralık’ta aldığım bilgiye göre aracın Kaçakçılık ve Organize Suçlar Müdürlüğüne ait ‘Ortam Dinleme’ aracı olduğunu öğrendim...
 
Eğer söz konusu araç derhal adliyeye getirtilerek, suç delili olduğundan el konulmak suretiyle ortam dinleme cihazının kayıt belleğinde ki kayıtların kopyası çıkartılıp, imajı derhal alınsaydı gerçek durumun tespiti mümkün olabilirdi...Bu saatten sonra araçtaki kayıt cihazının bile sökülerek ya da diskin değiştirilmesi mümkün olduğundan, artık delil tespitinin de mümkün olmadığını düşünüyorum... Sorularım çok basit: Cumhuriyet Başsavcılığına bağlı bir emniyet asayiş birimi hangi yetkiye dayanarak ve ne amaçla bu dinlemeyi yapmaktadır? Hâkimine ve Cumhuriyet Savcısı’na güvenmeyen devlet, emniyet mensuplarına yargı mensuplarından daha fazla nasıl güvenmektedir? Türkiye Cumhuriyeti’nde bu hukuksuzluğun hesabını sorabilecek bir adli makam var mıdır?” diyerek anlattı
 

‘Kendimizi koruyamıyoruz’

 
Milliyet gazetesine konuşan hâkim Gülçek konuyla ilgili olarak, “Vatandaşların iletişimi takip edileceği zaman müsnet suçun CMK 135’te sayılan ağır suçlardan olması şartı aranıyor. Ancak hâkim ve savcıların ‘görev kusuru’ olarak değerlendirilebilecek durumlarıyla ilgili olarak bile  somut bilgi ve belgeler olmadan telefon dinleme kararı alınabiliyor. Vatandaşlarımız hukuken hâkim ve savcılardan daha korunaklı...” dedi.