İktidarın, baroların yapısını ve seçim sistemini değiştirme planına karşı Ankara'ya yürüyen ve şehrin girişinde polis engeline takılan baro başkanları oturma eylemine başladılar. 6 baro başkanı polis barikatını aşmaya çalışırken darp edildi. Aynı saatlerde Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu ve 15 baro başkanı Anıtkabir'i ziyaret etti. Baro başkanları, Feyzioğlu’nun tutumuna ilişkin “Utanç fotoğrafı” yorumunu yaptı.
TIKLAYIN - TBB Başkanı Feyzioğlu: Yürümek haktır; baro başkanlarına izin verilmeli
Barolar, çoklu baro ve nisbi şeçim sisteminin önünü açacak düzenlemeye karşı 19 Haziran'da Türkiye'nin dört bir yanından 'Ankara'ya Savunma Yürüyüşü'nü başlattı. Bugün Ankara'ya ulaşan baro başkalarının şehre girişi polis tarafından engellendi.
Barolar, yürüyüşe izin verilmesi halinde önce Anıtkabir'i ziyaret edip, ardından yürüyüşle Meclis’e giderek temaslarda bulunacak. Ankara’ya doğru yapılan yürüyüşte 55 baro başkanı yer alırken, 5 baro başkanının da Anıtkabir’de yürüyüşe dahil olacağı öğrenildi.
İzmir Barosu Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Baran Selanik de Twitter'dan yaptığı paylaşımda polisin, şehre girişe izin vermediğini belirtti. Polislerle avukatlar arasında arbede çıktığını belirten Selanik gelişmeleri şu şekilde aktardı:
"Bir polis memurunun Gaziantep Barosu Başkanı Av. Bektaş Şarklı’ya yumruk atması sonucu arbede çıktı. Polis, Ordu Barosu Başkanı Av. Haluk Murat Poyraz’ı gözaltına almak istedi. Vermedik.
Polis, yoldan yürümek istediğimizde duran araç şoförlerine üstümüze sürmeleri için bağırıyor. Yürümek istediğimizde yeniden engellendik. Çıkan arbedede İzmir Barosu Başkanı Av. Özkan Yücel’e bir polis memuru yumruk atmak istedi ancak yumruk isabet etmedi. Bir baro başkanının gözlüğü kırıldı.
TBB Yönetim Kurulu üyelerinin bir kısmı da şimdi beklediğimiz alana geldi. Metin Feyzioğlu’ndan hala ses yok."
Halk TV’nin aktardığına göre fiziksel mesafeyi gerekçe gösteren polis, baro başkanlarının yürüyüşüne engel olmak istedi. Baro başkanlarının 1,5 metre mesafeyi koruyarak yürüyeceklerini ifade etmesi üzerine arbede yaşandı. Polisin kalkanla hukukçulara müdahale ettiği belirtilirken, Halk TV muhabiri Erdinç Yılmaz'ın alandan verdiği bilgiye göre baro başkanlarına polis tekme attı. Yılmaz, "Baro başkanları 'Vurmayın, alttan vurmayın' diye bağırıyordu" dedi. Halk TV muhabiri ayrıca Gaziantep Barosu Başkanının kafasına da kaskla vurulduğunu ve darp izi olduğunu bildirdi.
Yürüyüşte yer alan hukukçulardan eski Milletvekili ve CHP PM üyesi İlhan Cihaner de Halk TV'ye yaptığı açıklamada polisin tekmelerle alttan saldırdığını belirterek "Birkaç arkadaşımızın gözlüğü kırıldı" dedi.
Diyarbakır Barosu Başkanı Cihan Aydın, Twitter'dan yaptığı açıklamada yürüyüşün amacının barışçıl gösteri ve yürüyüş hakkına dikkat çekmek olduğunu belirterek, "60’a yakın baro başkanın yürüyerek Ankara’ya girmesine izin verilmiyor. 3 günlük yürüyüşümüzün bir amacı da yurttaşın tümüyle yasaklanan barışçıl gösteri ve yürüyüş hakkına dikkat çekmekti. Artık bir şey söylemeye zaten gerek kalmadı, manzara ortada" dedi.
Yürüyüş yapan baro başkanlarının Ankara’ya girişine izin verilmezken aynı saatlerde TBB Başkanı Metin Feyzioğlu beraberinde bazı baro başkanları ile Anıtkabir ziyaretinde bulundu. Sosyal medya hesabından Anıtkabir ziyaretini duyuran Feyzioglu “Afyon, Ardahan, Iğdır, Ağrı, Konya, Elazığ, Sivas, Gümüşhane – Bayburt, Çorum, Yozgat, Kütahya, Edirne, Samsun, Erzurum, Kahramanmaraş baro başkanlarımızla Atamızın manevi huzurundayız” dedi.
Duvar'dan Müzeyyen Yüce'nin haberine göre Ankara girişinde baro başkanlarına polis müdahalesi yapıldığı sırada Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu ve beraberindeki 15 baro başkanının Anıtkabir ziyaretini değerlendiren Muğla Barosu Başkanı Cumhur Uzun “Feyzioğlu baroları ayrıştırıyor. Burada bizimle olmasını beklerdik. Bizim anayasal hakkımız engelleniyor” dedi. Baro başkanları, Feyzioğlu’nun tutumuna ilişkin “Utanç fotoğrafı” yorumunu yaptı.
Aydın Barosu Başkanı Gökhan Bozkurt daTwitter'dan Feyzioğlu'nun eleştirerek, "15 Baro Başkanını yanına alarak Anıtkabire gitmiş Feyzioğlu. Aynı anda biz en az 50 Baro Başkanı Başkentin kapısında polis müdahelesi ile durdurulup darp ediliyoruz. Utanmıyor musun hala Birlik Baskaniyim deyip Atamızın huzuruna çıkmaya!" ifadelerini kullandı.
Açıklamanın ardından yürüyüşlerine izin verilmeyen baro başkanları oturma eylemi başlattı.
Oturma eyleminin ardından açıklama yapan Ankara Barosu Başkanı Erdinç Sağkan “Gördüğünüz üzere bu ülkede bir vatandaşın şehrine, başkente girmesine dahi tahammül bulunmamaktadır. İşte görüntü budur, tam da arkanızdadır. Bu ülkede başkente yürüyerek girme hakkınız yoktur artık” dedi.
Avukatların yol açılana kadar bekleyeceklerini belirtmesinin ardından, hukukçular polis tarafından çembere alındı.
Ankara Barosu Başkanının ardından söz alan Kayseri Barosu Başkanı Cavit Dursun “Demokratik hak kullanımı ve hukuki eylemliliği göstermek için geldik bugün. Başkentimize giremiyoruz. Savunmanın doğasında itiraz sorgulama vardır biat yoktur. Halkımızın haklarının temsili için geldik. Çoklu baro kuvvetler ayrılığı ilkesine yakışmıyor. Çoklu baro çoklu yargıyı ve bölünmeyi getirir. Çoklu baro anayasaya hukuka aykırı. Avukatların cübbelerine düğme vuramazsınız. Nisbi temsil adı altında baroları siyasallaştırarak iktidar yanında yandaş ya da muhalif olarak konumlandırırsanız yazık edersiniz. Bu oyunu ortadan kaldırın. Buraya geldik geleli oynanmayan oyun kalmadı” diye konuştu.
Antalya Barosu Başkanı Polat Balkan, Ankara girişinde polis şiddetine maruz kaldıklarını söyledi. Gaziantep Barosu Başkanı Bektaş Şarklı ve İzmir Barosu Baskanı Özkan Yücel’in çevik kuvvet tarafından fiziki şiddete maruz kaldıklarını belirten Balkan, “Yürüyüşümüzün engellendiği sırada bizi akan trafiğin önüne attılar” dedi. Balkan, sabah Feyzioğlu ile Anıtkabir’e giden 15 baro başkanının da yapılanları protesto etmek ve birlikte mücadele etmek için kendilerinin yanına geldiğini söyledi.
Adalet Bakanı Abdülhamit Gül, katıldığı canlı yayın programında; baro başkanlarının yürüyüşüne ilişkin "Henüz teklif yok, hangi maddeye karşı çıkıyorsunuz?" ifadelerini kullandı.
Avrupa'nın en büyük barosu olan İstanbul Barosu, baro başkanlarının Ankara'da karşılaştığı müdahaleye karşı saat 18.30'da baronun önünde toplanılması için çağrı yaptı.
HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş da cübbesini giyerek, oturma eyleminin olduğu yere geldi. “Barolar yoksa savunma yoktur. Savunma yoksa adil yargılanma yoktur" diyen Beştaş, "İktidar baroları kendine bağlamak ve kendi emir eri yapmak için uzun süredir bir çalışma içerisindeydi. Savunma yürüyor, aslında bu çok önemli ve değerlidir” dedi. Kent girişinde 100 bin avukatın iradesinin engellendiğine dikkati çeken Beştaş, “Savunmanın temsiliyetini engellemek totaliter bir resim daha verdi. Tek adam rejimi dediğimiz tamda böyle bir manzaradır. Burada avukatların yargıyı, savunmayı temsil eden cübbeleriyle engellenmesi AKP’nin çaresizliğini ve acizliğini bir kez daha ortaya koymuştur. Kesinlikle barikatlar açılıp, savunma yürümelidir. Savunma sadece kendisini temsil etmiyor. Adil yargılamayı temsil ediyor, tarafsız ve bağımsız bir yargının olmazsa olmaz olduğunu ifade ediyor" şeklinde konuştu.
Hukukçuların bekleyişi devam ederken, polis, basın ile avukatların arasına girdi.
BBC Türkçe'den Fundanur Öztürk'ün aktardığına göre Ankara Büyükşehir Belediyesi, avukatların Ankara'nın girişindeki bekleyişi için sıcak hava nedeniyle çadır gönderdi ancak polis alana çadır kurulmasını engelledi. Çadır kurulmasının engellenmesi sırasında polis ve avukatlar arasında uzun süreli arbede yaşandı. Basın için polislerle çevrili bir çember oluşturuldu ve basın mensuplarının çemberin içinde tutulması talimatı verildi. Avukatların sıcak altındaki bekleyişi saatlerdir sürerken gerilim sık sık artıyor.
Ayrıntılar geliyor...