Polis, BDP'nin bürolarına 'böcek' mi koydu?
T24 - KCK operasyonlarında polisin BDP’nin il ve ilçe bürolarına “böcek” koyarak, burada yapılan toplantıları kayıt altına aldığı iddia edildi. Taraf gazetesi, BDP İl Başkanlığı ve Sultanbeyli İlçe Başkanlığı'na konulan böcekler, teknik araçlarla yapılan ortam dinlemesi neticesinde elde edilen ve soruşturma dosyasına da giren ses kayıtlarına ulaştı.Ahmet Altan: BDP'nin içinde KCK'lı var mıdır?
Taraf gazetesinde yayımlanan haber şöyle:
Önceki gün başlayan KCK operasyonlarında polisin BDP’nin il ve ilçe bürolarına “böcek” koyarak, burada yapılan toplantıları kayıt altına aldığı ortaya çıktı. Taraf, BDP İl Başkanlığı ve Sultanbeyli İlçe Başkanlığı’na konulan böcekler, teknik araçlarla yapılan ortam dinlemesi neticesinde elde edilen ve soruşturma dosyasına da giren ses kayıtlarına ulaştı.
8 Mayıs 2011 tarihinde İstanbul İl Başkanlığında elde edilen iki saatlik ses kaydında, 2011 yılı Serhildan olarak kabul ediliyor ve bu kapsamda eylemlerin artırılması isteniyor. İstanbul’da yapılan araç yakmalarının da bu toplantılarda planlandığı görülüyor. Demokratik çözümün seçimle gelmeyeceğinin belirtildiği toplantıda, Öcalan’ın “15 Haziran’a kadar çözüm olmazsa kıyamet kopar” sözü toplantıda, “Biz bugünden itibaren kıyamet koparmamız lazım” olarak, değerlendiriliyor. Toplantıda dikkat çeken bir ayrıntı da hazır bir metnin toplantıya getirilmiş olması. Zaman zaman metinlerin ikinci kez okunduğu görünüyor. İşte o dinleme kaydındaki çarpıcı bölümler.
BDP İstanbul İl Başkanlığı...
İsmail Adanmış: Aslında Önderlik kendini dayatan Kürt sorunu çözümü için gelinen noktayı devrimci halk savaşı örnek olarak tanımladı biz bunu PKK mücadelesi olarak ele aldık. Bu süreç doğruydu. 2011 yılında PKK mücadelesini gündemleştirmek olarak ele aldık. ...... 2012 yılında PKK mücadelesini gündemleştirme kararı vardır. Gündemleştirerek toplumsal harekete geçmesi önemlidir... Zaten 2011 yılını SERHİLDAN yılı olarak planlayıp değerlendirmiştik...
Halk hareketi ve serhildanı daha ileri bir noktaya ulaştırmayı ifade eden bir değişiklik öngördük... Fakat istenildiği gibi olmadı. Öncülük mutfağında yetersizler ortaya çıktı... Nevruz şenlik havasından çıkmalıydı. Ancak taktik değişikliklerine direnen doğal bir yapıyla karşı karşıya gelinmiştir.
...Seçim sonrası bunu daha da büyüterek sonuca doğru yürümek lazım, önümüzde ki günler bir anlamda 15 haziran sonrasına hazırlık dönemi olmalı bunun içinde oluşan tabanın gerilememesi gerilimin giderek arttırılması için yoğun bir çabanın sahibi olmak gerekir...
...Gençler arabaları yakarak kendilerini yakalatmamalı. Her kesim ayrı ayrı örgütlenmeli ilçeler köyler kapılarını özellikle.... Siyasetçilere kapatmalı onları kabul etmemelidir... AKP başta olmak üzere Kürdistan’da rahat seçim çalışması yürütmemelidir. Şunu da unutmamak lazım, demokratik çözüm seçimle gelmez. Eylemleri güçlendirerek sürdürmeliyiz. 15 hazirandan sonra Demokratik Halk Hareketi daha etkili, 2011 yılını devrim yılı olarak görüyoruz...
...Tutuklamaya karşı herkes tedbirini almalı ama tutuklanmadan da aşırı bir biçimde çekinmemek gerekiyor. Hiç kimse korkmasın zaten başarırsak cezaevlerini boşaltacağız buna inanmak gerekiyor gece balkonlarda ve tutuklanmaya yönelik operasyonlarda örgütlü olduğumuz mahallelerde halk ayağa kaldırılmalı, haklarında aranması olanlar yaşlılar uygun bir biçimde uygun yerlere çekilebilir MAHMUR ve benzeri yerlere gönderilebilir. Çadırlarda namaz önemlidir.
...Suriye’de halk hareketi konusunda daha üst düzeyde bir gelişme süreci başladı, Kuzeye paralel halk hareketi gelişir, Kürtler tapusuz kavgayı kabul etmez, özerklik biçiminde bir tapu olur...
Ya kıyamet kopar ya da...
Dördüncü döneme geçiş tabi ki önderliğimizin ifadesiyle, görevlendirmesiyle birlikte bir hazırlık sürecine ihtiyaç vardı, yapın çalışmalarınızı, kadronuz mevcut sistemin içersinde bulunan arkadaşların dördüncü döneme ilişkin değerlendirmeleri itibaren aldıkları tutumları önemliydi... Zaten süreç ortada ... Yani bu süreç gelişine dursun aslında bir siyasal harp meselesidir. Siyasal harp meselesi seçimden daha büyük hamlenin ayaklanma durumudur...
Mevcut durumda devlet adım atmazsa kendi sistemimizi, kendi demokrasimizi kendimiz oluşturacağımıza dair, devleti beklemeyeceğiz, kendi sistemimizi kendimiz oluşturacağımıza dair DTK’da yapılan son değerlendirmeler oldu...
...İki temel kurum var. Demokratik Kent Konseyi var diğer birleşenlerle, bir de İl Konseyimiz var...
...4. Dönemden bahsediyoruz, final döneminden bahsediyoruz, gerçekten bu konuda biraz daha yoğunlaşmak gerekiyor.... 4. dönem biraz da özgür, yani Önderliğin özgürlüğüne yönelik..
İsmi bilinmeyen bir erkek: Burada gençliğin görevi optik ...olmaktır. İçinde sivillerin bulunduğu otobüslere saldırmak değildir. Bu bizimle beraber yürüyen insanların ölümüne sebep olmaktadır...
Gençlik tutuklanmak, göz altına alınmak marifet zannediyor. Asıl marifet olan göz altına alınmadan tutuklanmadan bu mücadeleyi sürdürmektir...
Abdulkadir Akdağ: Bizim bence en önemli üzerinde durmamız gereken nokta bu adayımız Sırrı Süreyya Önder’ i çözüm sürecinin içerisine dahil edebileceğimiz... Bizim adayımız doğru bir şekilde kullandığımız vakit bir şey çok net görünecektir. Bizim dışımızdaki birçok nokta ve kesime hitap edebileceğimiz...
İsmi bilinmeyen bir erkek: Önderliğimiz son değerlendirmesinde 15 haziranı net bir tarih olarak belirtmişti, buna ilişkin ya kıyamet kopar ya da onurlu bir müzakere sürecine başlarız. Devlet demek ki bugüne kadar önderlikle yapmış olduğu müzakere sonuçlarını hep oyalama taktiği olarak gördü...
Biz 15 hazirandaki kıyamet kopar sözünü aslında biz bugünden itibaren bizim kıyamet koparmamız lazım. O tarihi beklemememiz lazım.
Kemal Aydın: 15 hazirana kadar bir hazırlık, ondan sonrası süreç kendi kendine nereye kadar gideceği de açıktır... Kitle belli bir düzeye gelmiş halk belli bir düzeye gelmiş harekette kendi hazırlığını yapmış yapılmayan tek şey bu işi yürütücü organlar..
Abdulkadir Akdağ: Eger bir ses getirecek bir şeyler yapacaksak bunun süresi olması lazım, o içerde olan arkadaşların hazırlık yapılması lazım, araba tutulması lazım... Oktay beye gittim bu ben Fatih İlçe Başkanı olduğum için yani gerçekten orda bir sürü bankamatik var, adam karşıma geçiyor, içine bakıyor para var mı yok mu diye, gerçekten bu bize yakışmıyor.
Çiğdem Kılıçgün Uçar: Başta meclislerimiz olmak üzere ideolojik alan, sosyal alan ve siyasal alana rolleri oynatılarak çalışmaların ortaklaşa sağlanması beraberinde büyük başarılar getirecektir...
İsmi bilinmeyen bir erkek: Devletin kurumlu birimlerinin işgal edilmesi lazım gerçekten de öyle olduğunu düşünüyorum, dolayısıyla bu konunun dikkate alınması bazı alışkanlıkların da dikkate alınarak bir planlama yapılması, yani şöyle bir alan tutulmaya gidilmesi halinde yapılması gerekenler bellidir...