Kenan Öner’in 9 yıl önce eşi, 6 yıl önce de anne-babası kayboldu. Bursa polisi Kenan Öner’in evinde bir kroki buldu, krokiye bakarak bahçe kazıldı ve anne-babasının 300 parçaya bölünmüş cesetleri ortaya çıktı. İstanbul Emniyet’i de kayıp eş Canan Öner için harekete geçti. Polis, Kenan için "Kenan çok zeki ama titizliği, her şeyi not alıp arşivlemesi sonu oldu. Cinayetlere rağmen maktullerin bulunamaması, hayatı, yalanları dizi film olur. Çok nitelikli bir katil… Hollywood Kenan’dan iki film çıkarır” dedi.
Hürriyet gazetesinden Gülden Aydın'ın haberine göre, Bursa Emniyeti Cinayet Bürosu, 6 ay önce eski bir dosyayı raftan indirdi. İznikli emlak zengini yaşlı çift Ahmet Refik (82) ve Emine Öner (75), 2008 Nisan’ından beri kayıptı. Çiftin üç çocuğunun -emekli öğretmen Zeliha Bedel (62), emekli astsubay Kamil Öner (60), İÜ Felsefe Bölümü mezunu Kenan Öner (56)- ifadelerini aldılar. Halka daralmıştı.
Cinayet Büro ekibi, tek isimde mutabıktı: Çiftin en küçük oğlu Kenan’da. Sıra gözaltına almaya gelmişti ama ellerinde kanıt yoktu. İstanbul Bayrampaşa’da yaşayan Kenan’ın, dolandırıcılıktan kesinleşmiş bir cezası vardı. İstanbul Cumhuriyet Savcılığı bu suçla ilgili arama izni çıkardı. 24 Nisan Perşembe gecesi Bursa Cinayet Bürosu ekipleri, Kenan’ın Bayrampaşa’daki dubleks apartman dairesinin kapısını çaldı. Açmadı. Çelik kapıyı çilingirle açtırdılar. İkinci kapıyı kırıp girdiklerinde Kenan, koltukta oturmuş, sakince kendilerine bakıyordu. Ev zifiri karanlıktı. Fatura ödemediği için yıllardır elektriksiz yaşıyordu. “Susma hakkımı kullanıyorum” dedi.
Polisler üst kata çıktıklarında şaşkınlık yaşadılar. Dev bir çalışma odası, yüzlerce evrak, hukuk kitapları... Raflarda numaralandırılmış klasörler diziliydi. Kenan, son 30 yılındaki her şeyi daktilo ve el yazısıyla yazıp tasniflemişti. En çok da mahkemelerle ilgili olanları. Sadece bu odada elektrik vardı. Apartmandan kaçak hat çekmişti.
Polis hızla kayıp anne-babayla ilgili ipucu aramaya başladı. Ve bingo! Titiz Kenan, İznik’teki evin bahçesinin krokisini çizmişti. Hem de mimar elinden çıkmış gibi... Tek katlı evin geniş bahçesi, bahçeyi çevreleyen ve “kurutmalık” denen yanları ve önü açık, üstü kapalı depoları numaralandırmıştı. 2’nci ve 3’üncü kurutmalığın birleştiği yerin ön tarafını işaretlemişti. Bir de not düşmüştü, “15-16 Nisan’da çalışma yapıldı.”
Kenan’la birlikte Bursa’ya dönen polis, 25 Nisan Cuma günü saat 13.00’te iş makinasıyla İznik’teki kayıp çiftin evine gitti. İznik polisi, bahçenin kazılmasına itiraz etti. “Biz üç kez kazdık, bulamadık” dedi. Bursa polisi kepçeyi krokide işaretlenmiş yere vurdular. Kepçenin dişleri 2 metre derine vurduğunda, siyah bir bez parçası ve kemikler döküldü. Polis makinayı durdurup elle kazmaya başladı.
Cinayet Büro’nun deneyimli polisleri, 300 kemik parçasının kesilme sonucu birbirinden ayrıldığını ilk bakışta anladı. Kesildiği için kafatasları ayrı yerde duruyordu. Yaşlı babanın protez dişleri ve annenin plastik bebek saçı gibi olmuş saçları da... Kemikler o kadar düzgün ve “0” hata ile kesilmişti. Kenan, anne ve babasını elektrikli çarkla parçalamıştı. 16 Nisan 2008’de kaybolmuşlar, 25 Nisan’da evlerinin bahçesinde 6’ncı yılda bulunmuşlardı.
“Kenan çok zeki ama titizliği, her şeyi not alıp arşivlemesi sonu oldu. Cinayetlere rağmen maktullerin bulunamaması, hayatı, yalanları dizi film olur. Çok nitelikli bir katil. Hollywood Kenan’dan iki film çıkarır.” Polisin, Kenan yorumu böyle.
Polis, nezarethanedeki Kenan Öner’e “Anne ve babanı gömdüğün yerde bulduk” dediğinde, yüzünde en ufak bir mimik olmadı. Panik, üzüntü, korku bulutu geçmedi. Ağzından da tek kelime çıkmadı. Tutuklandı ve Bursa E Tipi Cezaevi’ne götürüldü.
Mahkemede de susma hakkını kullanan Kenan’ın 9 yıldır kayıp eşi Canan’ın bulunması için İstanbul Emniyeti Kayıp Büro Amirliği harekete geçti. Bayrampaşa’da kaybolduğu evinin terası da hayli kuşku çekici. Yüksek duvar ve perdelerle çevirdiği terası dışarıdan görmek mümkün değil. Komşularının da Kenan’ın evinden gelen tadilat ve inşaat seslerini söylemeleri, Canan’ı öldürdükten sonra eve gömdüğü ihtimalini de gündeme getirdi.
Kenan Öner, eski bir katil. 12 Eylül sonrası THKP/C üyesi olarak gittiği Fransa’da, 1988’de işçi Mehmet Yılmaz’ı öldürüp yaktı. Pasaportunu, parasını ve otomobilini alıp Türkiye’ye, İznik’te yaşayan anne ve babasının yanına geldi. 1990’da evlendiğinde eşi Canan, katil olduğunu bilmiyordu. Aynı yıl oğulları Canberk dünyaya geldi. Cinayetten cezaevine girdi, 2004’te şartlı tahliye oldu.