Prof. Dr. Görgüner: 40 yaş üstü her 5 kişiden birinde görülüyor; dünyada en sık görülen üçüncü ölüm nedeni KOAH
Kronik tıkayıcı hava yolu hastalığı KOAH’nın başta sigara olmak üzere, tütün ürünleri kullanımı, çevresel faktörler ve bazen de kalıtsal faktörlere bağlı olduğunu belirten Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ali Metin Görgüner, hastalığın önlenebilir ve tedavi edilebilir olduğunu kaydetti. Dünyada en sık görülen 3’üncü ölüm nedeni olduğunu belirten Prof. Dr. Görgüner, “Toplumumuzda 40 yaş üstü her 5 kişiden birinde KOAH var. Oysa 10 KOAH hastasının sadece biri doktora başvuruyor ve doğru tanı alabiliyor” dedi.
Kronik bir hava yolu hastalığı olan, öksürük, balgam, nefes darlığı, hışıltılı solunum gibi belirtilerle ortaya çıkan KOAH hakkında bilgi veren Emsey Hospital Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ali Metin Görgüner, kronik hava yolu hastalığının nedenlerinin başta sigara olmak üzere tütün ürünleri kullanımı, çevresel faktörler ve bazen de kalıtsal faktörler olduğunun altını çizdi. Prof. Dr. Görgüner, hastalığa nefes ölçüm testi olarak bilinen solunum fonksiyon testi yapılarak ve gerekli durumlarda basit bir akciğer filmi ya da bilgisayarlı tomografi ile rahatlıkla tanı konulabildiğini ifade etti.
Dünyada en sık görülen üçüncü ölüm nedeni
Hastalığın en önemli nedeninin sigara olduğunu belirten Prof. Dr. Görgüner, “KOAH yaklaşık olarak 20 yıl günde bir paket sigara içme sonrasında ortaya çıkıyor. Eğer günde bir paketten daha fazla sayıda sigara içiliyorsa bu zaman daha da kısalıyor. Günümüzde tüm dünyada 3’üncü ölüm nedeni haline gelen KOAH, tüm ölümlerin de yüzde 5,5’inden sorumlu ve yılda 2,9 milyon ölüme neden oluyor. Ülkemizde KOAH’nın görülme sıklığı 40 yaş üstü yetişkinlerde yüzde 15-20 aralığında. Toplumumuzda 40 yaş üstü her 5 kişiden birinde KOAH var. Oysa 10 KOAH hastasının sadece biri doktora başvuruyor ve doğru tanı alabiliyor. Ülkemizde bulunan 3‐5 milyona yakın KOAH'lı hastanın sadece 300 ila 500 bini kendisinde hastalık olduğunu biliyor” diye konuştu.
“Aşılama ile KOAH'dan korunmak mümkün"
“KOAH, önlenebilir ve tedavi edilebilir bir hastalıktır” diyen Prof. Dr. Görgüner, “Tedavide en önemli nokta, kişi şayet içiyorsa sigaranın bırakılmasıdır. Bunun dışında hekiminin uygun gördüğü ilaçları zamanında, doğru ve etkin bir şekilde kullanmasıdır. Korunmada grip ve zatüre aşılaması, beslenme gibi faktörler de önemlidir” ifadelerini kullandı.
"Bronşlar genişletilerek tedavi ediliyor"
Son yıllarda KOAH hastalığının tedavisinde ilaç tedavisinin yanı sıra uygun seçilmiş hastalarda girişimsel yöntemler de kullanılmaktadır. Hastalığın özellikle amfizem adı verilen şeklinde bronkoskop adı verilen kameralı sistemle solunum yollarına girilerek 'valv' ya da 'coil' adı verilen cihazlar yerleştirilerek şişkin olan akciğerlerin hacmi küçültülmekte ve hastalar bundan yarar görmektedir. Yine balon tedavisi adı verilen tıbbi adı ‘BronchoMuco Cleaner Balon Uygulaması’ olan Balon tedavisi hakkında da bilgi veren Prof. Dr. Görgüner, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Burada amaç bronşlardaki sekresyonların temizlenerek hastanın rahatlatılmasıdır. Başta sigara olmak üzere birçok çevresel etki sonucu KOAH gelişen hastalarda, solunum yollarında daralma ile birlikte balgam (mukus) yapan hücrelerde (Goblet hücreleri) sayıca artışa bağlı olarak sekresyon artışı olmaktadır. Balon tedavisi yönteminde, ameliyathane şartlarında genel anestezi altında bronkoskop cihazı ile hastanın solunum yollarına girilerek, ulaşılabilen küçük hava yolları bronş çapına uygun olarak seçilen balon ile birkaç saat içinde tek tek mekanik olarak temizlenmektedir. Burada kazıyıcı özelliği olan bir örgü ile kaplanmış şekilde özel olarak tasarlanmış balon, bir elektronik pompa yardımı ile ayarlanabilir basınç ve frekansla şişirilip bronşlara uygulanmakta ve kalınlaşmış iç tabaka tekrar eski haline getirilerek bronşların genişlemesi sağlanmaktadır.”
Hastaların genellikle ertesi günü taburcu edildiğini de sözlerine ekleyen Prof. Dr. Görgüner, “Güvenilir, kolay uygulanabilir ve rahatlatıcı bir yöntemdir. Kişiye göre değişmekle birlikte uzun süre semptomlar azalmakta ve efor kapasitesi artmaktadır. Hastaların tekrar sigara içmemesi ve gerekli ilaçlarını düzenli kullanmaları çok önemlidir” dedi.