Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Acil Tıp Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. İbrahim İkizceli, tüm yaz boyunca yaşlılarda kırık vakalarına çok sık rastladıklarını belirterek "Türkiye genelindeki acillerin çoğunda eskiye oranla yaşlı kırıklarında yüzde 50'ye varan artış gözlemliyoruz. Özellikle 60-65 yaş üzeri grup, normal şartlarda kemik erimesi riski taşıyor. Pandemi döneminde evde hareketsiz kaldıkları için, kemik erimesi daha da ilerlemiş. Bu da hafif bir düşmede bile kırıklara yol açıyor. Yaşlılarımızın mutlaka açık havada günlük 1 saat yürüyüş egzersizi yapması lazım" dedi.
Koronavirüs salgını başladığında uzun süre evlere kapanan yaşlılar, öncelikli grup olarak aşılansa da evde hareketsiz kalmaya bağlı komplikasyonlar nedeniyle sağlık sorunları yaşıyor.
Prof. Dr. İkizceli, "Eskiden kış aylarında düşme vb. kazalarla gelen kırık vakalarını, yaz döneminden itibaren görmeye başladık. Sadece bizim servisimize günde en az böyle bir vaka geldi. Yaşlı hastalar kalça kırığı ile geliyor daha çok. Farklı kırıklar da oluyor. Bir kısmı ameliyat ediliyor, özellikle femur başı dediğimiz kalça kırıklarında. Bir kısmı da gerekli tedavilerinin ardından taburcu ediliyor. Kovid döneminde yaşlılarımızı Kovid'den ciddi şekilde koruduk, aşılarını oldular ama sürekli evde kaldıkları ve neredeyse hiç dışarı çıkmadıkları için, özellikle egzersiz yapmadıklarından dolayı kemiklerinde ciddi erimeler oldu. Bu yaş grubunda zaten kemik erimesi sık görülüyor. Ama pandemi etkisiyle daha da ilerledi bu. En ufak bir hareketle kırıklar meydana geliyor hastalarda" şeklinde konuştu.
Acil servislere genellikle bir travma ya da araç içi kaza gibi durumlar nedeniyle kırık vakalarının geldiğini hatırlatan Prof. Dr. İkizcelli, şunları söyledi: "Yaşlılarımızda gördüğümüz şey ise, çok küçük bir tramvayla dahi gerçekleşmiş kırıklar. Örneğin kapının eşiğinden geçerken hafifçe sendeleyip düşüyor, kırık oluşmuş. Ya da 20-30 santimlik bir yükseklikten düşmüş, kırık oluşmuş. Bu hastaların kemik erimesine yönelik tetkiklerini yaptığımızda ise kemik erimesi düzeyinin çok yüksek olduğunu tespit ettik. Türkiye genelindeki diğer acilci arkadaşlarla da görüştük, oralarda da söz konusu bu artış. Eskiye oranla yaşlı kırıklarında yüzde 50 artış görüyoruz. 60-65 yaş üzerinde daha fazla görüyoruz. Ayrıca kemik erimesi nedeniyle normalde takip altında olması gereken yaşlılarımızın çoğu pandemiden dolayı doktor takibinden çıkmış, ilaçlarını kullanmamış, bunun da etkisi var."
Femur boyu yani kalça kırıklarında ameliyatın yüzde yüz olduğunu ifade eden Prof. Dr. İkizceli, kırık sonrası komplikasyonların da ciddi sonuçlara yol açabildiğini söyleyerek şu uyarılarda bulundu: "Ameliyattan sonra hastalarımız mutlaka hareket ettiriliyor. Ama hareketleri iyice kısıtlanırsa, bu sefer de pıhtı atma riski oluşuyor. Çünkü toplar damarlarda pıhtı oluşuyor ve bu da akciğere atıp ölümcül hale gelebiliyor. Bu nedenle kırık sonrası dönemde pıhtıyı engellemek gerekiyor. Kovid'in kendisinden de kaynaklı pıhtı sorunu var zaten. Kalp krizi ya da pulmoner emboli dediğimiz akciğere pıhtı atması ya da derin ven trombozu meydana geliyor. Yaşlılarımızın beslenmelerine çok dikkat edip, açık havada mümkün olduğunca günlük egzersizlerini yapmaları gerekiyor. Su tüketimi de önemli pıhtı riskini düşürmek için. Mümkünse açık havada kalabalık olmayan ortamda günde minimum 1 saat yürüyüş yapmalılar. Acil servislerde geçen yıla oranla Kovid vakaları tabii ki çok azaldı. Ama biz şimdi Kovid sonrası komplikasyonlar ile uğraşıyoruz. Kırık gibi ya da kalp krizi gibi. Yatış ya da yoğun bakım gerektiren hastaların çoğu aşısız gruptan. Pandemi başladığından beri acil servislerdeki belki de en rahat dönemi yaşıyoruz aslında."