Prof. Dr. Osman Müftüoğlu, bugünkü yazısında, Sağlık Bakanlığı’nın duyurduğu sağlıkçılara yapılmaya başlanan üçüncü dozla ilgili merak edilen soruları yanıtladı. Prof. Müftüoğlu, üçüncü dozun şart olup olmadığını irdelediği bugünkü yazısının başında okurlarını, “Sorular çok ama şimdiden söyleyeyim cevaplar net ve açık değil” diyerek uyardı.
Müftüoğlu yazısında şunları kaydetti:
Birkaç istisna dışında aşılar için de belirli bir “güven aralığı” var. Bu aralık aşıdan aşıya değişebiliyor. Aralığı belirleyen şey ise aşının sağladığı hücresel ve salgısal koruma gücü, yani antikor düzeyi ve T hücresi bağışıklığı oluyor. Özetle çoğu aşı için zamanla azalan bağışıklık düzeyini yeniden arttırıp eski seviyesine ulaştırmak için bir “güçlendirme dozu”, bir “hatırlatma dozu” yani bir çeşit “pekiştirme dozu” gerekebiliyor. Bu doza da günlük tıp pratiğinde “RAPEL DOZU” deniyor.
Bilindiği üzere Koronavirüs aşılarında biri hariç, daima 2 doz aşı uygulanıyor. Yeterli bir bağışıklık gücü için bu 2 doz uygulama zorunlu. Ne var ki 2. doz uygulandıktan sonra henüz tam olarak bilinmese de çoğu aşıda olduğu gibi zamanla azalan bağışıklık gücünü yeniden devreye sokmak, takviye etmek, daha güvenli bir hale getirmek için 3. bir doz aşı uygulamak gerekiyor. Bu doz sayesinde artan antikor gücü ve yükselen, güçlenen hücresel bağışıklık cevabı bizi daha çok garanti altına alıyor, daha güçlü bir bağışıklık çemberiyle sarıp sarmalıyor.
Başlıktaki sorunun net ve açık yanıtını maalesef henüz tam olarak hiçbirimiz bilmiyoruz. Ama uzmanların ortak kanaati şu: Nasıl ki grip aşıları her sezon yeniden yapılıyorsa muhtemelen Koronavirüs aşıları için de yılda 1 kez aşılanmak ya da 2 doz aşı uygulamasını takiben 3. doz aşıyı uygulamak lazım. Zira ister ölü virüs aşısı ister vektör aşısı isterse de mRNA aşısı olsun netice fark etmiyor, COVID-19 aşılarının sağladığı bağışıklık da -diğer aşılarda olduğu gibi- zamanla azalıyor. Bu uzmanların ortak bir görüşü ve beklentisi. Bu beklentinin temel nedeni de daha önceki tecrübeler. Uzmanlara göre, hafif bir soğuk algınlığına yol açan diğer Koronavirüslerin oluşturduğu bağışıklık da zaten oldukça kısa süreli. Dolayısıyla yeni Koronavirüse karşı geliştirilen bağışıklığın da güçlü ve kalıcı olması çok uzak bir ihtimal. Pandemi sürecinde neredeyse dünya ölçeğinde güvenli bir danışman ve uzman olarak bilgisine başvurulan ABD’li sağlık uzmanı Dr. Anthony Fauci de bu görüşü doğrulayan bir açıklama yaptı. Son açıklamalarından birinde 3. doz aşının zaruri olacağını belirtti.
Elimizdeki veriler mRNA (BioNTech aşısı) aşılarının 2. dozdan 6 ay sonra yüzde 90 oranında etkinliğini koruduğunu gösteriyor. İyi haber şu: Çoğu uzman bu sürenin 6 aydan da uzun sürebileceği kanaatinde. Bizde uygulanan diğer aşının, Sinovac aşısının ise durumu pek net değil. Bu aşının 2. dozdan sonra muhtemelen en az 6 ay sürebilecek bir bağışık gücü sağladığı kabul edilse de o gücün süresi ve yüzdesi hakkında elimizde net bir bilgi yok. Kısacası hastalığı geçirenlere ya da ilk 2 doz aşısını yaptıranlara uygulanacak 3. doz aşı için yani pekiştirme dozu için elimizde 6 aylık bir garanti var. Sonrası henüz net ve açık değil.
Biz 3. dozu uygulamaya sokan ilk ülkelerden biriyiz. Bu konuda “öncü ülkelerden biri” olduğumuzu bile söyleyebiliriz. 3. doz uygulaması bizden önce Bahreyn ve Birleşik Arap Emirlikleri’nde başladı. Bizimle eşzamanlı olarak İngiltere de 3. doza yeşil ışık yaktı. Eylül ayında 3. doza geçme kararı aldı. Uzmanlar 3. doz uygulamasının herhangi bir sağlık sorununa yol açmayacağını düşünüyorlar. Benim de kanaatim bu yönde.
Yazının tamamını okumak için tıklayın.