Ünlü tarihçi, Prof. İlber Ortaylı milli takım uçağında gazeteci Bilal Meşe’ye saldıran ve sonrası da kadrodan çıkartılan Arda Turan hakkında konuştu. Prof. Ortaylı, "Bu Arda Turan benim tanıdığım futbolcuların içinde bir kere en cahili değil. Onu söyleyeyim. İlgileniyor. Belirli şeylere ilgisi var. Oturuyor dinliyor okuyor filan. Ne için kavga edildi bilmiyorum" dedi.
CNN Türk’te Hakan Çelik ile Hafta Sonu programına katılan İlber Ortaylı, şunları söyledi: Ben şeyi doğru bulmuyorum, bu millet kitle halinde bilmeden etmeden ya da bilerek ederek kitle halinde saldırıyorlar. Bu, uygar bir topluluğa yakışan bir tavır değil. Her insan her insanı eşit derecede tanımaz. Şimdi ben dinledim, uzun bir cehalet edebiyatı gidiyor. Ben tabi futbolla çok derin ilgilenmiyorum. Beşiktaş’ı tutuyorum ama Beşiktaş’a da şu son stat olayından sonra hiç hoş bakmıyorum. Çünkü o stadı orada o şekilde genişletmek hem şehrin trafiği açısından bir problem oldu, çocuklar okul arabalarında kalıyor ve en kötüsü bizim saray üzerinde çok kötü fiziki etkileri var. Adı üstünde Dolmabahçe. Dolma bir alan üzerindeyiz. Dolmabahçe Sarayı’nın sadece Türkiye için değil bir alay ülke tarihi için ne kadar önemli olduğunu görürüsünüz. Onlar ayrı…
Fakat bu Arda Turan benim tanıdığım futbolcuların içinde bir kere en cahili değil. Onu söyleyeyim. İlgileniyor. Belirli şeylere ilgisi var. Oturuyor dinliyor okuyor filan. Ne için kavga edildi bilmiyorum. Belli ki fizik ağırlığı olan insanlarda böyle bir kavgaya filan daha çok eğilimi olabilir.
Öteki taraf ne kadar melek onu da bilmiyorum. Gazeteci yani bizim gazeteler de bellidir. Ama bunu doğru bulmuyorum. Yani bu kitle halinde saldırıyı doğru bulmuyorum. Bu mahalle psikolojisidir.
İkincisi, bu artık beynelminel bir futbolcu.
Fatih Terim üstada son derece saygım var ama birine milli takımdan pılını pırtını topla git dersen o da istifa eder.
Ben Türk milli takımının, kendi oyuncularımız açısından çok zengin imkanları olduğunu zannetmiyorum. Çünkü bütün takımlarımızın Afrikalı ve güney Amerikalı futbolcularla dolu olduğunu biliyorsunuz.
Almanya’da, Hollanda’da yetişen futbolcularımızın da üçte biri ancak razı oluyor vatandaşlığını yahut çifte vatandaşlığını tutup bize gelmeye. Hepsi oraların milli takımlarını tercih ediyor.
O yüzden doğru bulmuyorum ben bu neticeyi.