Prof. Narlı, "FETÖ" iddiasıyla dolandırılmasını anlattı: Vatana hizmet ettiğimi, örgütün yıkılacağını söylediler

Prof. Narlı, "FETÖ" iddiasıyla dolandırılmasını anlattı: Vatana hizmet ettiğimi, örgütün yıkılacağını söylediler

Telefon dolandırıcılarına yarım milyon nakit para ve yüklü miktarda ziynet eşyasını kaptıran sosyoloji profesörü Ayşe Nilüfer Narlı, “vatana hizmet ediyorsun” denilerek kandırıldığını anlattı.

Sabah gazetesinde yer alan haberde ünlü profesörün yaşadıklarını anlattığı ifadesine yer verildi. Narlı, 'kendisini polis memuru olarak tanıtan bir şahsın aradığını, üzerine birden fazla hat çıkarılarak bu hatlarla FETÖ ve diğer terör örgütlerin yardım edildiğini söylediklerini' beyan etti.

Narlı, kendisine bir adet polis kimlik kartı gönderildiğini beyan ederek, "e-Devlet üzerinden hatları kontrol edebileceğimi söylediler. e-Devlet şifremi girip baktığımda hat yoktu ve bunların terör örgütü üyelerince profesyonelce gizlendiğini belirttiler. Söz konusu operasyonun adalet bakanlığı ve MİT mensuplarınca gizli olarak yürütüldüğünü ifade eden polis memurlarına inandım" dedi.

“Ziynet eşyalarınız terör örgütü üyelerince değiştirildi”

Dolandırıcıların, para ve altıların alınıp parmak izi incelemesine gönderileceğini söylediklerini belirten Narlı, "Hatta kasada bulunan ziynet eşyalarımın terör örgütü üyelerince değiştirildiğini ve gerçek altınların yerine sahte altınlar bırakıldığını iddia ettiler. Vatana ciddi bir hizmet ettiğimiz yardımlarımla bu örgütün yıkılacağını ifade ettiler" ifadelerini kullandı. 

"Barış Pınarı parolasını verdiler"

Prof. Narlı, "vatana hizmet ettiğini düşünerek sözde polislerin talepleri doğrultusunda söylenen her şeyi yaptığını" kaydederek, şöyle devam etti:

"Çalıştığım üniversitenin bağlı olduğu şubeye gittim, paraları çektikten sonra kasadaki ziynet eşyaları aldım. Telefondakiler bana ilk önce Barış Pınarı parolasını verdiler. Gelen polis bana, 'Barış' dediğinde 'Pınar' cevabını verecektim. Bu şekilde kararlaştırıldığını söyledi. Parolanın Barış Pınarı harekâtından dolayı bu şekilde seçildiğini beyan ettiler. İkametime geçtikten sonra kapının önüne gelen polis memuru barış dediğinde pınar cevabını verip çantaya doldurduğum yarım milyon değerindeki para ve ziynet eşyalarımı teslim ettim."

Ertesi gün tekrar arandığını belirten Narlı, "Paralarda şüpheli parmak izleri bulunduğunu söylediler. Diğer bankalarda başka kasalarımın olduğunu beyan edince önce avukat arkadaşımı çağırdım ardından apartman görevlisinden yaptığım konuşmalara tanıklık etmesini istedim. Bu sırada savcılığa başvurarak koordineli bir şekilde beni arayanlara geri dönüş yapmadan önce yardım istedim. Gerçek polislerle işbirliği içerisinde parayı almaya gelen şahıs yakalanması için yardım ettim. Beni kandırarak dolandıran şahıslardan şikayetçiyim" İfadelerini kullandı.