Tarihçi Prof. İber Ortaylı, "Türk ırkı yoktur" demenin çok saçma olduğunu söyledi. Ortaylı, Türklüğün ırk olmadığı görüşüne,"Bir ırkı sileceğim diye Türk diye bir ırk yoktur, hepimiz Müslümanız diyorlar. Tamam elhamdülillah Müslümanız ama Araplar ne olacak, İranlılar, Pakistanlılar ne olacak? Onlar da Müslüman. 'Türk ırkı yoktur' çok saçma bir laf" sözleriyle karşı çıktı.
Harvard ve New York Eyalet üniversitelerinde çalışan genetik antropolog Ömer Gökçümen, T24'ten Hazal Özvarış'ın sorularını cevapladığı söyleşide, Türklüğün ırk olmadığını ve Ermeniler ile Türkler arasında genetik bir farkın olmadığını söylemişti.
Gökçümen'den önce de birçok kişinin dile getirdiği görüşü, geçtiğimiz haftalarda AKP MYK Üyesi Prof. Yasin Aktay dile getirmiş ve “Türk diye bir ırk yoktur” ifadesini kullanmıştı.
Tarihçi Prof. İlber Ortaylı, Abbas Güçlü'nün sunduğu Genç Bakış programına katıldı. Abbas Güçlü, Milliyet gazetesindeki köşesinde, bu haftaki Genç Bakış programında, en çok konuşulan konunun Türklerin tarihi olduğunu yazdı. Güçlü, Ortaylı'nın programda sarfettiği "Çin kaynaklarının MÖ 200 yıl önce, Türkler'den bahsettiği ve Kara Kuvvetleri Komutanlığı’nın 2 bin 222 yıllık geçmişinin buradan kaynaklandığı" sözlerini aktardı.
Prof. Ortaylı'nın Genç Bakış programındaki sözelrinden satır başları şöyle:
"Bir ırkı sileceğim diye Türk diye bir ırk yoktur, hepimiz Müslümanız diyorlar. Tamam elhamdülillah Müslümanız ama Araplar ne olacak, İranlılar, Pakistanlılar ne olacak? Onlar da Müslüman. Türk ırkı yoktur çok saçma bir laf. Herkes işine öyle geliyor diye dünyayı planlamaya kalkmasın. Bazı büyüklerin hoşuna gideceğim diye konuşmamak lazım. Akademik unvan taşıyan kişilerin biraz daha dikkatli konuşması gerek."
"Milattan önce Türkler vardı. Bir kere bu dilin milattan sonra kurulması mümkün değil. Türkçe çok köklü bir dil."
"Türk ordusu demek bir kere dili koruyan bir kurum demek. Bizim Türkçeyi kullanamadığımız zamanlar oldu, ordu hep Türkçeyi yaşattı. Dolayısıyla Türk cemiyetinde askerlik çok önemli bir unsurdur."
"3. Köprü’ye Yavuz Sultan Selim’in isminin verilmesi şu anki İran zıtlaşmasının tesiri gibi görünüyor. Yoksa Alevileri kesti diye övünmek filan değil, öyle şey olmaz. Ama köprüye isim verilecekse Mimar Sinan’ın ismi verilir."
"Ayasofya’nın müze olmasında Atatürk’ün imzası taklit edildi diyenlerden ciddi bir kriminal rapor görmedim. 1934’te Atatürk’ün başkanlığında toplanan vekiller heyeti Ayasofya’nın müzeye çevrilmesi kararı almıştır. Neden müzeye çevrildi, bunun arkasındaki olayları ve nedenleri bilmiyoruz. Ama Ayasofya’nın müze olması bizim için iftihar edilecek bir şeydir. Hem kilise hem cami olarak kullanılması mantıklı değil. Hamam mı orası? Gündüz kadınlar, gece erkekler kullansın der gibi olur mu hiç? Orada bir cemaat varsa diğer cemaat girmez artık. İki şekilde de kullanılması bir fantezidir. Tartışmaya gerek yok."
" Ayasofya bizimdir, tapusu bizim elimizdedir, tarafımızdan fethedilmiş ve camiye çevrilmiştir. Neden camiye çevirdik diye de utanacak değiliz, tarihle yüzleşme filan da boş laftır."
"Haremden çıkmayan Kanuni 13 seferi nasıl yapmış?"