"Protokol kaynaklı sorunlar çözülmüş değil; Erdoğan, AKP Genel Başkanı olunca grup toplantıları nasıl olacak?"
Habertürk yazarı Muharrem Sarıkaya, 21 Mayıs'ta yapılacak olağanüstü kongrenin ardından yapılacak AKP grup toplantılarıyla ilgili olarak kulis yazdı.
"Cumhurbaşkanı’nın genel başkan olarak AK Parti Grubu’na katılması sırasında ortaya çıkacak bazı koşullar ve protokol kurallarından kaynaklı sorunlar da çözülmüş değil" iddiasını ileri süren Sarıkaya, "Cumhurbaşkanı’nın TBMM’ye gelişi sırasında resmi törenle karşılanmak zorunluluğu bulunuyor. AK Parti Grubu toplantısı için Meclis’e her gelişinde tören düzenlenmesinin uygun olmayacağını, AK Parti yöneticileri de kabul ediyor" ifadesini kullandı. Söz konusu "sorun" ile ilgili olarak kulislerde iki çözüm önerisinin konuşulduğunu iddia eden Sarıkaya, şunları söyledi:
"Birincisi, grubun 2 hafta Meclis’te Yıldırım başkanlığında toplanması, 2 hafta da AK Parti Genel Merkezi’nde Erdoğan’ın liderliğinde gerçekleştirilmesi."
"Ancak Cevdet Yılmaz ve Genel Sekreter Abdülhamit Gül, bu formülün doğru olmadığını, TBMM İçtüzüğü ve protokol düzenlemesiyle sorunu aşmanın daha uygun olacağını bildirdi."
Muharrem Sarıkaya'nın "Yeni sistem" başlığıyla yayımlanan (17 Mayıs 2017) yazısı şöyle:
AK Parti dün üç noktaya odaklanmıştı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ABD Başkanı Donald Trump ile görüşmesinin de önüne geçen birinci konu, yeni oluşacak partinin üst organı merkez karar ve yönetim kurulunda kimlerin yer alacağıydı?
Başbakan Binali Yıldırım’ın parti işleyişindeki pozisyonunun ne olacağı, bakanların nasıl çalışacağı konusu da Cumhurbaşkanı’nın AK Parti TBMM Grubu’na hangi şapkasıyla katılacağı sorusuyla birlikte tartışılıyordu.
Şunu söyleyebilirim ki milletvekillerinin çoğunluğunun tartıştığı konulara verilebilecek bir yanıt da yoktu.
Çünkü yeni sistemin nasıl işleyeceğine ilişkin “ana hatlara yönelik fikri çalışma” yapılmış.
Ancak detaylarla ilgili genel bir düzenlemeye gidilmemiş.
Nitekim Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Yılmaz da Cumhurbaşkanı’nın tek aday olarak genel başkanlığa seçilmesinin sağlanacağı kongrede tüzük değişikliğine de gidileceğini bildirdi.
Aktardığına göre, değişiklikle genel başkanlık görevini Cumhurbaşkanı Erdoğan’a devredecek olan Başbakan Yıldırım için yeni yapı oluşturulacak ve genel başkan vekili sıfatını kazanacak.
TBMM İçtüzüğü gereği Cumhurbaşkanı milletvekili olamadığı için grup başkanlığı görevini de Yıldırım yürütecek.
Ancak ilk seçimde kabinede mi yoksa partide mi yer alacağı konusuna karar vermesi gerekecek, çünkü yeni Anayasa gereği bakan olanlar milletvekili olamayacak.
Dolayısıyla bakan olanlar TBMM’de olmayacağı için grup başkanı da olamayacak.
Gruba nasıl gelir?
Cumhurbaşkanı’nın genel başkan olarak AK Parti Grubu’na katılması sırasında ortaya çıkacak bazı koşullar ve protokol kurallarından kaynaklı sorunlar da çözülmüş değil.
TBMM İçtüzüğü, parti grup toplantılarını da Meclis faaliyeti kabul ediyor.
Ancak parti grup iç yönetmeliği gereği milletvekili olmayan genel başkan, grup başkanının davetiyle toplantıya katılıp konuşma yapabilir.
Bu aşamada ilginç bir durum var; o da Cumhurbaşkanı’nın TBMM’ye gelişi sırasındaki protokolden kaynaklanıyor.
Çünkü Cumhurbaşkanı’nın TBMM’ye gelişi sırasında resmi törenle karşılanmak zorunluluğu bulunuyor.
AK Parti Grubu toplantısı için Meclis’e her gelişinde tören düzenlenmesinin uygun olmayacağını, AK Parti yöneticileri de kabul ediyor.
Bunun için iki yöntem konuşuluyor...
Birincisi, grubun 2 hafta Meclis’te Yıldırım başkanlığında toplanması, 2 hafta da AK Parti Genel Merkezi’nde Erdoğan’ın liderliğinde gerçekleştirilmesi.
Ancak Cevdet Yılmaz ve Genel Sekreter Abdülhamit Gül, bu formülün doğru olmadığını, TBMM İçtüzüğü ve protokol düzenlemesiyle sorunu aşmanın daha uygun olacağını bildirdi.
Yaygın mı, etkin mi?
Bir başka konu da MKYK’nın oluşumuna dönük.
Yansıyan haberlere göre “yaygın temsil oranı dikkate alınan”, her ilden bir temsilcinin bulunacağı yapılanma tartışılıyor.
Bazı milletvekilleri ise temsil yerine “nitelik ağırlığının” daha önemli olacağını ileri sürüyor.
Ancak sonuç olarak her şey Erdoğan’ın vereceği karara bırakılmış bulunuyor.
Öyle görünüyor ki yeni sistemde birçok konu teamüller sonucu şekillenecek; yeni düzenin yazılı kuralları da ona göre yazılacak...