Psikolojik istismarda bulunan kişilerin karşısındakine 'meydan okumaktan' hoşlandığı, bu yüzden genel kanının aksine zayıf bireyler yerine güçlü bir karaktere sahip olan kişilerle beraber olmayı tercih ettiği iddia edildi.
Business Insider’ın haberine göre, psikolojik istismara yatkın olan kişiler 'meydan okuyabileceği', güçlü kişilikteki bireyleri daha çekici buluyor. ‘Psikolojik istismardan kurtulmak’ kitabının yazarı psikolog Shannon Thomas sertlik ve gücün narsist ve psikolojik sorunları olan insanları çektiğini vurguluyor.
Thomas bu türdeki bireylerin motivasyonlarını şu sözlerle anlatıyor: "Psikolojik istismarcılar gündelik hayatın içerisinde gördükleri ışıltılı, parlak, heyecan verici, dinamik ve enerjik şeylerin peşine düşer. Şeylerde onları çeken bu niteliklerdir. Işığa doğru giden bir gece kelebeği gibidirler. Psikolojik istismarın failleri pozitif şeyleri karşısındakinden bir an önce almak ister.”
Thomas karşısındakini ilişkinin içine çekmeyi başaran failin, mağdurun elinden tüm başarısını almak istediğini, ancak bu iki kişinin bir araya gelmelerinin sebebinin de aslında bu başarı olduğunu ekliyor.
Psikolog Perpetua Neo da, Business Insider’a yaptığı açıklamada benzer bir gözlemini aktarıyor: “Müşterilerimin çoğu son derece başarılı kadınlar. Her şeye sahip olduklarını düşünüyorlar. Kariyerlerinde çok başarılılar. Ancak kendilerini tamamen adıyorlar ve kendilerini tamamen adadıklarında hayır diyemez duruma geliyorlar.”
Psikolog Thomas, psikolojik istismarcıların tehlikeli olduğunu belirtirken, kendilerini her şeye muktedir gördüklerini ekliyor. İstismarcılığın düşünüldüğünün aksine özgüvensizlikten kaynaklanmadığnıı, aksine kendini üstün hissetme ihtiyacından ileri geldiğini söylüyor.
Kendilerini kusursuz olarak gören istismarcıları iyileştirmenin güç olduğunu belirten Thomas, iyileştirmenin önündeki en büyük engelin istismarcıların yaptıklarını kabul etmemesi olduğunu vurguluyor: “Onları iyileştirmek yerine onlardan kaçınmayı öğrenmeliyiz. Yapmamız gereken onları tanımak ve kendimizi iyileştirmek. Eğer böyle bireylerden etkilenmeye yatkınlığımız varsa tehlike çanlarının farkına varmalı, sınırlarımız çizmeli ve onlardan olabildiğince uzağa koşmalıyız.”