Suriye'deki Demokratik Birlik Partisi (PYD) Eşbaşkanı Salih Müslim, "Oğlumu öldüren mermi nereden geldi? Bu mermiyi Türkiye vermeseydi oğlum nasıl vurulacaktı? Ciğerim yanıyor ama oğlum vuruldu. İran'dan gelen kurşun oğlumu vurmadı” dedi.
Suriye 'de PYD'nin silahlı gücü olan YPG ile El Nusra grupları arasında çıkan çatışmada bir süre önce oğlu Şervan Müslim'i kaybeden PYD Eşbaşkanı Salih Müslim, Kürtçe yayın yapan, 'Ronahi TV'ye, hem oğlunun ölümü hem de Suriye'deki son durum ile ilgili açıklamalarda bulundu. Doğan Haber Ajansı'ndan Ferit Arslan'ın haberine göre, PYD Eşbaşkanı Müslim, Suriye'de Kürtlerin yaşadığı Rojava bölgesinde verilen mücadelede herkesin yer aldığını, kendilerinin de bu mücadelenin içinde olduğunu belirterek şunları söyledi:
"Hepimiz ölmeye adayız. Oğlum Şervan'ın şahadeti bize sürpriz değildi. Çünkü en ön saflarda çarpışıyordu. Şahadet haberi bana ulaştığında benim için sürpriz olmadı, bekliyorduk. Savaşlarda sadece fakirler ölüyor deniliyordu. Bize göre vatan sadece fakirlerin değil, topraklar hepimizindir. Bize göre vatanımız, toprağımız namusumuzdur, şerefimizdir. Bugün de vatanını, toprağını kim seviyorsa mücadele etmelidir. Mücadele ve direnmenin ruhu bizim için yaşam biçimi olmuştur. Bu nedenle Şervan'ın şehit olması nedeniyle Kürt halkının başı sağ olsun, demokrasi ve halkların kardeşliğinin şehididir. Biz şehitlere layık olmaya çalışacağız ve mücadelelerini sürdüreceğiz."
PYD Eşbaşkanı Salih Müslim, 1984'ten beri ailece bu mücadelenin içinde olduklarını, çocukları okul çağına geldiğinde, imkanları olmasına rağmen çocuklarını başka ülkelerde değil kendi ülkesinde okuttuğunu da vurgulayarak, "Ben hiçbir zaman başkalarının çocukları şehit olsun, benimki olmasın demedim. Ben Şervan'a 'Savaşa git, cesur ol, kahraman ol' demedim. Ben biraz çekinirim ama o yaptı. Onun önünü kesemezdim, engelleyemezdim" diye konuştu.
Suriye'deki savaşın uzadıkça kirlendiğini, çünkü Kürtlerle bugün savaşanların demokrasi mücadelesi veren muhalifler değil 'teröristler' olduğunu söyleyen PYD Eşbaşkanı Müslim şöyle devam etti: "Kürtlerle savaşanlar için demokrasi yoktur, onlar insan düşmanıdırlar. Dünya onların ne olduğunu gördü. Türkiye onlara geçmişte yardım ettiğini söylemekten artık utanıyor. Türkiye eskisi gibi onlarla yardım etmiyor, silah yardımı vermiyor. Bugüne kadar çıkan çatışmalarda binlerce terörist öldürüldü. Amerika'nın onlarla verdiği savaşta bu kadar kişi öldürülmemişti. Kürtler bu savaşı kendi imkanları ile yürütüyor. Biz bu savaşta demokrasi yanlılarını yanımızda görmek istiyorduk. Ama kimse destek vermedi. Bu gelenler niye savaşlarını Tora Bora'da değil Suriye'de veriyor? Tunus, Libya ve İrlanda'dan gelip Suriye'de ne yapıyor. Bunların yüzde 50'si Türkiye üzerinden geldiler. Üzerlerinde çıkan pasaportlardan Türkiye'den geçiş yaptıkları ortaya çıktı. Türkiye'deki bazı parti ve STK'lar bunlara maddi destek ve silah ile adam gönderiyor."
Salih Müslim, oğlunu öldüren kurşunun Türkiye'den geldiğini de ileri sürerek şöyle dedi: "Oğlumu öldüren mermi nereden geldi? Bu mermiyi Türkiye vermeseydi oğlum nasıl vurulacaktı? Ciğerim yanıyor ama oğlum vuruldu. İran'dan gelen kurşun oğlumu vurmadı. Benim elimden ne gelse mücadelemi vereceğim. Biz düşmanlık olsun, bu düşmanlık derinleşsin istemiyoruz, ama artık Suriye'de yaşanan gerçeğin görülüp kabul edilmesini istiyoruz."