İstanbul'un Şile ilçesinde, 2000 yıllık tarihi kalenin restorasyonla Sünger Bob'a benzemesinin ardından, Güney İspanya'daki Câdiz şehrindeki Matrera kalesinin restorasyonu da sosyal medyada alay konusu oldu. Konservasyon uzmanları, restorasyonu bir "kültürel miras katliamı" olarak tanımladı.
Arkeofili'de yer alan habere göre; El Castillo de Matrera kalesi 9. yüzyılda Cádiz’deki bir tepenin üstüne inşa edildi ve 1949 yılında Milli Anıt olarak belirlendi. 3 yıl önce yağmur tarafından zarar görünce, tarihi yapıyı tamir etmek üzere mimarlar işe başladı. Fakat restore edilmiş yapının ortaya çıkan fotoğrafları, orjinal yapıdan geriye kalan malzemeleri stabilize etmek için yeni materyellerin kullanıldığını gösterdi. İspanyollar bu fotoğraflar ortaya çıkınca hayal kırıklıklarını dışa vurdu.
Kalenin restore edilmiş kulesinde, eski taşları korumak ve kalıntıları orjinal şekline ve boyuruna döndürmek için yeni materyeller kullanılmıştı. Bu restorasyon hem internette hem de Cádiz bölgesindeki Villamartín kasabasında alay konusu oldu.
İspanya’nın La Sexta haber kanalına açıklama yapan bir İspanyol "Restoratör yerine müteahhit getirmişler, ve ellerine yüzlerine bulaştırmışlar" dedi. Restorasyon, 2012 yılında yine İspanya’da gerçekleşen, yaşlı bir kadının 19. yüzyıl freski Ecce Homo’yu restore etmeye çalışırken tanınmaz hale getirmesiyle karşılaştırmalara neden oldu.
Quevedo ayrıca kaleyi “taklit etmenin” kanuna aykırı olduğunu, bunun da orjinal yapı ile restore edilmiş yapı arasındaki tezatı açıkladığını söyledi.
Guardian’a yaptığı açıklamada Quevedo “Üç temel amaç vardı: Yapısal olarak risk altındaki öğeleri sğlamlaştırmak, orjinal yapıya yapılan yeni eklemeleri ayırt etmek -ve böylece kanunun yasakladığı şeylerden kaçınmak- ve kulenin orjinal olarak sahip olduğu hacim, doku ve rengi yakalamak” dedi.
Ecce Homo’yla yapılan karşılaştırmalar konusunda yorum yapmayı reddeden Quevedo, insanları yargıda bulunmadan önce restorasyon konusunda biraz daha fazla düşünmeye davet etti.