T24- Siyasi partiler hakkında kapatma davası açılmasını TBMM iznine bağlayan ve bu davaların sonunda düzenlenen siyasi yasakların 5 yıldan 3 yıla indirilmesini öngören Anayasa değişikliğinin reddedilmesi, bazı gazete ve yazarlar tarafından hakarate varan ölçüde tepki gördü. Anayasa değişikliği paketinin 8. maddesinin düşmesine neden olan oylamada ret oyu kullanan AKP milletvekilleri hakkında "hain", "Ergenekon şebekesi", "Gladyo üyeleri", "satılmış", "Yalçınkaya'nın çocukları" gibi ifadeler kullanıldı.
Anayasa değişikliği oylamasında AKP'den verilen fire için Taraf gazetesi, mevcut Anayasa'ya göre partiler hakkında kapatma davası açmaya yetkili tek makam olan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderme yaptı. Taraf, manşetinde "Yalçınkaya'nın çocukları" başlığını kullandı.
Siyasi partilerin kapatılması için dava açılmasını TBMM'nin iznine bağlayan maddeye destek vermeyen AKP'liler için kullanılan bazı ifadeler şöyle:
Evet demeyenler Gladyo'dan!
Emre Aköz-Sabah: Dünkü ikinci turda, parti kapatmaya Meclis izni getiren madde gerekli oyu alamadı. En az 330 gerekirken, 327'de kaldı. Sayı hesapları "en az 8 AKP milletvekilinin" bu maddeye olumlu oy vermediğini gösteriyor. Bu durumu nasıl açıklamalı? Önce verilere bakalım: İncelemeler delil diye sunulan malzemenin çakma olduğunu, göstermiş... Geçen gün ortaya çıkan ses kaydıyla, Yeniçerilerin partiyi kapatmak için fırsat aradıkları belgelenmiş.
Elde bu veriler varken, "normal" bir AKP milletvekili nasıl olur da "evet" oyu vermez? "Türk Gladyosu" denilen Özel Harp Dairesi'nin komutanı olan Tuğg. Kemal Yamak bir zamanlar (özetle) ne demişti: "Her partide teşkilattan adam bulunur. Hatta aralarında, Meclis'te birbirini hiç tanımayan milletvekilleri de vardır..." Bu oylamada evet demeyenler yerli Brütüs'ler değil. Yani kendi çıkarları için arkadan bıçaklamıyorlar. Onlar sadece birer görevli. Kimdir görevli? Sanırım bir örnek yeter: AKP Genel Başkanı Erdoğan'ın özel kalem müdürlüğünü yapmış olan Dr. Turan Çömez bugün nerede? Ergenekon soruşturması yüzünden Temmuz 2008'den beri ülkeye dönemeyen Çömez, kimlerden destek alarak yaşamını sürdürüyor? Unutmadan: Islak imzalı Eylem Planı'nda da "parti içindeki adamlarımızdan" denmiyor muydu?Onlar, işte bunlar!
'Ergenekon şebekesi AK Parti'yi vurdu'
İhsan Dağı - Zaman: Statükonun karşı saldırısını dün Meclis'te gördük. Anayasa değişikliği teklifindeki siyasi partilerin kapatılmalarını zorlaştıran madde 327 oy alarak paketten düştü. Sıra AYM ve HSYK'nın yapısının değiştirilmesine ilişkin değişikliklerde.
Eminim soruyorsunuzdur, neler oluyor? Bence olanlar açık; AK Parti içindeki Ergenekon şebekesi harekete geçti.
'AK Parti'de Ergenekon'un ne işi var?' dediğinizi duyar gibi oluyorum. Siz de AK Parti yöneticileri gibi saf olmayın lütfen. Balyoz'dan Kafes'e, oradan da ıslak imzalı bitirme planına kadar 'şebeke'nin neredeyse tüm belgelerinde AK Parti içindeki adamlarından, harekete geçirilecek bağlantılardan söz ediliyordu.
Daha kritik bir zaman olur mu statükoyu savunmak için? Düşünün, parti kapatmaları (siz bunu AK Parti'yi kapatmak diye okuyun) zorlaştıran anayasa değişikliği Meclis'te... Madde kabul edilse artık AK Parti'yi kapatmak mümkün olmayacak... İşte dün Meclis'te statüko AK Parti'yi, içindeki 'uyuyan elemanlarıyla' vurdu.
Şimdi kimse çıkıp da lay lay lom bir tavırla 'gruba hakimiz' edebiyatı yapmasın. Değilsiniz, olamazsınız. AK Parti'de 'İttihatçı' milletvekilleri cirit atarken, İttihatçılıklarıyla övünürken, İttihatçıların 'pisliklerini' alenen savunurken ve siz de bunları seyrederken parti grubuna hakim olamazsınız. İttihatçılıkla Ergenekonculuk arasındaki kan bağının farkında olmadan ne grubunuza hakim olabilir ne de Türkiye'yi yönetebilirsiniz.
(...)
Baykal'ı da tebrik etmek gerek. Anlaşılan 'kumar borcu olmayan' üç-beş AK Partiliyi bulmuş.
Kim bunlar? Adam gibi çıkıp açıklamalılar kimliklerini... Kimse 'oylama gizli' falan demesin. Tavır alan milletvekilleri çıkıp açıklasınlar gerekçelerini. Partisinin 'en hayati' anayasa değişikliği teklifine 'hayır' diyerek, belki de AK Parti'nin önümüzdeki dönemde kapatılması senaryolarını dirilten bu AK Partili milletvekilleri eminim 'millet' merak ediyordur...
'İhanet edenler neye ve kaça satıldılar?'
Hasan Karakaya-Vakit: (...) Ne yani, bu 8 adam, “partiler kapatılsın” mı istiyor?.. Bu 8 adam, “parti kapatmalarının, Yargıtay Başsavcısı’nın iki dudağının arasında olmasını” mı istiyor?.. Kim bu adamlar?.. İlker Başbuğ’un deyimiyle, bu “hain”ler, bu “mütarekeci”ler kim?.. Kim bu CHP’nin ve Ergenekon’un ekmeğine yağ sürenler?.. Onlar da mı “derin ittifak”tanlar!.. Bunlar, “hizmet aşkı”yla mı geldi AK Parti’ye, yoksa gökten “zembil”le mi indirildiler?.. Birileri, onları “Truva Atı” olarak mı soktu AK Parti’nin içine?.. Şu hâle bakın; Bir milletvekili ki, tam da “yol ayrımı”na gelinmişken, birdenbire “makas” değiştirip, partisini satıyor!.. Resmen ve alenen “ihanet” ediyor!.. Baykal’ı sevindiriyor, Ergenekon’u sevindiriyor!.. Bu “bulunmaz Hint kumaşları”(!)nı Tayyip Bey mi arayıp buldu, yoksa, o meşhur “denge hesapları” ile mi “sızdılar” partinin içine?.. (...) Ne zaman “satılacakları”, ne zaman “yamulacakları” belli olmayan, “kendilerine verilen oyların şeref ve namusuna sahip çıkamayan” adamlarla yol alınır mı?.. Tayyip Erdoğan, yine de “olgun” adam ki, bu “ihanet”e sadece “sitem” ediyor!.. Ben olsam; “neye ve kaça satıldıklarını” sorardım!.. Her neyse... Ağzımı daha fazla bozmayayım... Ağzımı bozup da, İlker Başbuğ’un durumuna düşmek istemem!..