Brezilya hükümeti Birleşmiş Milletler Rio+20 buluşmasına ev sahipliği yapmaya hazırlanırken, zirvenin yapılacağı Rio kentine 3 bin km uzaklıkta Amazon yerlileri, çiftçiler ve dünyanın farklı yerlerinden baraj karşıtı aktivistler ‘Xingu Nehri Özgür Aksın’ demek için bir araya geldi. Yapılması halinde Amazon’un önemli bir kısmını yok edecek olan Belo Monte barajının şantiyesini işgal eden eylemciler arasında Doğa Derneği de vardı.
Doğa Derneği, Amazon ormanlarına telafisi mümkün olmayan zararlar verecek olan Xingu Nehri üzerindeki Belo Monte barajına karşı mücadele eden Amazon yerlileri ve baraj karşıtıyla birlikte Brezilya’da bir araya gelerek baraj şantiyesini işgal etti. Brezilya hükümetinin Belo Monte Barajının inşasına devam etme kararını ve barajların temiz enerji olarak gösterilmesini protesto eden eylemciler, Hasankeyf ve Amazon ormanları için bundan sonra birlikte mücadele etme kararı aldı.
Sabah erken saatlerde aralarında kadın ve çocukların da buluğunduğu yüzlerce insan Transamazon Karayolu üzerinde buluşup üzerinde Belo Monte barajının inşaatının devam ettiği Xingu Nehri’ne doğru yürüyüşe geçti. Yerliler, baraj çalışmaları yüzünden akışı engellenen Xingu nehrini ellerindeki kazma ve küreklerle tekrar özgürleştirdiler. Daha sonra Eylemciler, baraj gövdesi üzerinde bedenleriyle “Belo Monte’yi Durdur” anlamına gelen “Pare Belo Monte” yazdı.
Baraj karşıtı gruplar ve Doğa Derneği, Brezilya'nin baskenti'nde duzenlenecek Rio+20 Toplantısında Belo Monte ve Ilısu gibi büyük baraj projelerinin yeşil ekonomi ve temiz enerji gerekçesiyle desteklenmesine son verilmesini ve devletlerin büyük barajların doğa, insan ve dünya kültürleri üzerindeki geri dönülmez etkisini kabul etmelerini talep etti.
Dicle Vadisi'ni tehdit eden Ilısu Barajına karşı kampanya yürüten Doğa Derneği’nin Başkanı Güven Eken Amazon'daki eylemde yaptığı açıklamada "Eğer Brezilya’da Amazon nefes vermezse, biz Anadolu’da nefes alamayız. Ilısu ve Belo Monte barajları, dünyada büyük barajların yarattığı yıkımın birer sembolü. Her ikisi de dünyanın en önemli doğal ve tarihi değerlerine karşı açık birer tehdit. Amazon, dünyanın akciğerleri; Mezopotamya ise, medeniyetlerin beşiği. Türkiye, Brezilya ve dünya halkları ne Hasankeyf’in, ne de Amazon’un yok olmasına izin vermeyecek" dedi.
Belo Monte barajına karşı çıkan Xipaia Kabilesi’nin öncü üyesi Juma Xipaia ise yaptığı açıklamada "Nehirler aktığı surece umudumuz bitmez. Baraj yapılırsa burada ve orada ne doğa, ne insan ne de kültür kalacak. Şehirdekiler kullandığı enerjinin bedelini kimlerin ödediğini bilmeli. Bizim yaşamımız şehrin ışıklarından daha mı değersiz? Bizimki gibi Hasankeyf mücadelesi de çoğalarak devam etmeli" dedi.
*Amazon Havzası gezegenimizdeki tropik yağmur ormanlarının %60'ına ev sahipliği yapıyor. Yedi kilometrelik uzunlukta bi gövedesi olması düşünülen Belo Monte Barajı 668 km2’lik orman alanını yok edecek. Bu alanın 400 km2’si endemik ve nesli tehlike altındakicanlılara ev sahipliği yapıyor. Baraj yerli halklar da dahil olmak üzere 20 binden fazla insanın yerinden edilmesine sebep olacak.
*Ilısu Baraj projesi, 11 bin yıllık Hasankeyf şehri de dahil olmak üzere yüzlerce tarihi alanı yok edecek. Dicle Vadisi’nde yasayan birçok endemik ve nesli tehdit altında olan türü sular altında bırakacak ve 25.000 insanin yerinden edilmesine sebep olacak. Bu alan UNESCO Dünya Mirası kriterlerinin 10'da 9'unu karşılayan dünyadaki tek yer. Ilısu Barajı’nın etkileri Irak'taki Basra sazlıklarına kadar uzanacak.