Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK), ülkenin çeşitli yerlerinde meydana gelen intihar vakalarına ilişkin verilen haberlere dair uyarılarda bulundu.
RTÜK’ten yapılan açıklamada, görsel ve işitsel medyayı düzenleyen ve denetleyen Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’nun, ülkenin çeşitli yerlerinde meydana gelen intihar vakalarına ilişkin verilen haberlerin aksettiriliş biçimlerine yönelik bazı hatırlatmalar yapma gereği hissedildiği vurgulandı.
“Maalesef ki, birçok medya hizmet sağlayıcının, habere konu vatandaşlarımızın hayat hikâyelerini farklı fotoğraflar kullanmak suretiyle kamusal yayıncılık anlayışına uygun olmayan bir şekilde aşırı derecede dramatize ettikleri görülmüştür” denilen açıklama şöyle devam etti:
“Toplumun geneli tarafından ailece takip edilen bültenlerde, bu haberlerin aktarılmasında kullanılan dile azami itina gösterilmeli, konunun hassasiyeti göz önüne alınarak kullanılan kelimeler özenle seçilmelidir. Kişilerin yaşadıkları çeşitli problemler karşısında şiddet eğilimlerinin artması, kendilerine veya çevresinde bulunan başkalarına zarar vermeleri normalleştirilerek izleyiciye aktarılmamalıdır. Basın ve yayın alanını düzenleyen ilgili kanun hükümlerine riayet etmek bir zorunluluktur. 6112 sayılı Kanun’un 8. Maddesi ve Basın Kanunu’nun 20. Maddesi bu konuda açık hükümler içermektedir.
Ayrıca, Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’nde de, bu olaylar hakkında “haber çerçevesini aşan, okuyucu veya izleyiciyi etki altında bırakacak nitelikte ve genişlikte yayın yapılmamalıdır. Olayı gösteren fotoğraf, resim veya film yayınlanmamalıdır’ denilmektedir.
Ancak, son dönemlerde ilgili yasalarla basın meslek örgütlerinin bildirgelerine uyulmadığı görülmüştür.”
Açıklamada, yayınlarda dikkat edilmesi gereken hususlar ise şöyle sıralandı:
- İntihar ve şiddet eylemleriyle ilgili haberlerin olayın yöntemi açıkça belirtilerek sıkça, uzun süre ve kurgusal betimlemeyle verilmesinin özendirici etki oluşturabileceği unutulmamalıdır.
- Bu haberler, izlenme oranını artırmak ya da dikkat çekmek amacıyla kullanılmamalıdır.
- Haberlerin etkisi, görüntü tekrarı, müzik ve ses efektleri yapılarak abartılmamalıdır.
- Haberde, bu tarz eylemleri çözüm yöntemi gibi gösteren, öven, haklı ya da meşru gösteren ifadeler ve görüntüler kullanılmamalıdır.
- Toplumsal şiddet olaylarını haberlere konu ederken, gerilimi artıracak nitelikteki görüntü, yorum ve ifadelerden kaçınılmalıdır.
- Haberlerde, bahse konu vakalara sebep olan depresyon ya da madde bağımlılığı gibi rahatsızlıkların tedavisinin olduğu özellikle vurgulanmalıdır.
- Haberlerde, insanların kendilerine zarar verme girişimlerinin kalıcı sakatlıklara, ağır bedensel hasarlara ve felç gibi rahatsızlıklara yol açacağı hatırlatılmalıdır.
- Bu minvalde Radyo ve Televizyon Üst Kurulu yakın dönemde önemli bir çalıştayı hayata geçirecektir. Ekranlardan şiddet görüntülerini temizleme hususunda kararlı olan RTÜK, denetleme vazifesinden önce düzenleme görevini ön plana çıkararak yayınlarda karşılaşılan sorunların çözümü amacıyla paydaşlarıyla istişarelerde bulunacaktır.
- Bahse konu çalıştay, sadece yayıncılar ve görsel-işitsel medya organlarının haber dairesi sorumlularını değil toplumsal bir sorun olan şiddet konusunda akademik uzmanlığı bulunan seçkin psikolog, sosyolog ve akademisyenleri bir araya getirecektir.
- RTÜK, çocuk ve gençlerimizin fiziksel ve ruhsal gelişimlerine olumsuz etki edebilecek her türlü yayın içeriğine karşı duyarlılığını artırarak devam edecektir.