Suriye savaşının yeni gerilim noktasında sahadaki tüm güçler askeri hareketliliğini artırıyor. Rus Basını, Ankara’nın terör örgütü saydığı, ABD destekli YPG’nin de harekâta destek vermesi halinde, Şam’la diyalog halindeki örgüte, kontrol ettiği bölgelerde “özerklik statüsü” verilmesinin gündemde olduğunu iddia etti.
Öte yandan Rusya’nın olası Suriye ordusu operasyonu için Türkiye’yi iknaya çalıştığı belirtiliyor.
Cumhuriyette yer alan habere göre Suriye ordusunun, Rusya ve İran’ın desteğiyle ülkenin çoğu bölgesinde hakimiyeti yeniden sağlamasının ardından hedefe koyduğu Türkiye sınırı yakınındaki İdlib’e yönelik olası operasyon için tartışmalar sürüyor.
Rusya, Nusra bağlantılı militanların yanı sıra Türkiye’nin de desteklediği silahlı muhalif grupların etkinliğindeki İdlib’e yönelik ordu operasyonundan yana tavrını dün bir kez daha vurguladı. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, İdlib’deki cihatçıları “temizlenmesi gereten bir iltihap olarak” nitelendirdi, “teröristler sivilleri canlı kalkan olarak kullanıyor” dedi. Moskova’da dün Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Adil el Cubeyr’i ağırlayan Lavrov, Türkiye ve Rusya arasında İdlib’de muhalefet ile teröristlerin ayrımının gerektiği konusunda “siyasi bir anlayış” olduğunu söyledi.
Rus İzvestiya gazetesi ise Suriye ordusunun planladığı İdlib operasyonuna İran ve Rusya’nın destek vereceği görüşlerini yineledi. Rusya’nın operasyona havadan ve deniz filosundaki füzeleri kullanarak katılacağı, İran’ın ise milis güçleriyle destek vereceği savunuldu. Haberde, “Türkiye ikna edilmeye çalışılıyor” denildi. Ankara’nın terör örgütü saydığı, ABD destekli YPG’nin de harekâta destek vermesi halinde, Şam’la diyalog halindeki örgüte, kontrol ettiği bölgelerde 'özerklik statüsü' verilmesinin gündemde" olduğu iddiası da aktarıldı.
Bu arada, Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Mihail Bogdanov, Astana süreci müttefikleri İran ve Türkiye’nin yanı sıra Suriye hükümeti ve muhaliflerle de İdlib’in ve Afrin’in geleceğine ilişkin görüşmeler yaptıklarını söyledi. Türkiye, İran ve Rusya arasında İdlib’in başlıca gündemi oluşturması beklenen yeni tur liderler zirvesinin 7 Eylül’de Tahran’da yapılacağı duyurulmuştu. “Çatışmasızlık bölgele İngiliz üssünde hareketlilikri” uzlaşısı kapsamında TSK’nin de İdlib’de gözlem noktaları var.
İdlib’e olası operasyon çerçevesinde Rusya ile ABD’nin Akdeniz’e ek savaş gemileri gönderdiği haberleri dikkat çekerken Güney Kıbrıs’taki İngiliz üssünde askeri hareketlilik arttı.
DHA’ya göre, Suriye’ye yönelik daha önceki operasyonlarda kullanılan Ağrotur Üssü’nden kalkan uçaklar bölge çevresinde uçuşlara başladı.
BM Güvenlik Konseyi’nin önceki günkü İdlib gündemli oturumunda ise olası operasyonun insani riskleri ele alındı. ABD, Fransa ve İngiltere, İdlib’de kimyasal silah saldırısına karşı uyarıda bulunurken Rusya , Suriye ise Batı’nın kimyasal saldırı provokasyonuna hazırlandığı iddialarını tekrarladı.
Rejim güçlerinin Suriye'deki silahlı muhaliflerin son kalesi olarak görülen İdlib'e yönelik operasyon hazırlığı son dönemde hız kazanmış durumda. Suriye ordusu bölgeye takviye güç göndermeyi sürdürürken İdlib'deki etkili gruplardan olası bir operasyon karşısında savaşacakları yönünde açıklama geldi. Heyet Tahrir Şam'ın lideri Ebu Muhammed el Golani, Suriye'nin diğer kesimlerinde yaşanılanın aksine muhalif grupların İdlib'de teslim olmayacağını, teslim olanların ise ihanet etmiş kabul edileceğini söyledi.
IŞİD lideri Ebubekir el Bağdadi'ye ait olduğu öne sürülen ve Çarşamba günü yayınlanan ses kaydında da İdlib'den bahsedildi. Bağdadi, Rusya ve Suriye hükümetinin operasyon hazırlığı yaptığı İdlib'in düşmek üzere olduğu uyarısında bulundu.
Suriye ordusu ay başında helikopterle dağıtılan bildirilerle İdlib'de yaşayan sivilleri teslim olmaya çağırmıştı.
Rejim güçlerinin Şam kırsalı ve Dera'da kontrolü sağlamasının ardından Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, geçtiğimiz ay Rus haber ajansına verdiği röportajda, bir sonraki hedeflerinin İdlib olacağını açıklamıştı. 2017'de çatışmasızlık bölgesi ilan edilen İdlib'de 12 gözlem noktası bulunan Türkiye ise rejim güçlerinin İdlib'e operasyon düzenlemesine karşı çıkıyor.
Birleşmiş Milletler, İdlib'e yönelik olası bir operasyonunun bölgede yaşayan 2.5 milyon kişiyi Türkiye sınırına göçe sürükleyebileceğinden endişe ediyor.
2015 yılında Şam yönetiminin kontrolünden çıkan İdlib, Türkiye sınırına 45 kilometre uzaklıkta bulunuyor. İdlib'in yaklaşık yüzde 60'ı, El Kaide'den ayrıldığını açıklayarak isim değiştiren El Nusra öncülüğündeki Heyet Tahrir Şam'ın kontrolünde bulunuyor.
İdlib; Türkiye, Rusya ve İran'ın garantörlüğünde yürütülen Astana görüşmelerinde varılan mutabakat çerçevesinde Suriye'de kurulan dört çatışmasızlık bölgesinden biri olma özelliğini taşıyor. İdlib, Suriye ordusunun kontrolüne alamadığı tek çatışmasızlık bölgesi konumunda.