Dışişleri Bakanlığı, Rusya'nın Cumartesi günü Türkiye'nin hava sahasını ihlal ettiğini açıklamak için iki gün bekledi. İhlal nedeniyle Rusya'nın Türkiye büyükelçisi çağırılarak nota verildi. Kremlin Basın Sözcüsü Dimitri Peskov ise nota ile ilgili olarak, "Notada kontrol edilecek iddialar yer alıyor" dedi. Başbakan Ahmet Davutoğlu Rus makamlarının olayın "sehven" gerçekleştiğini kendilerine bildirdiğini söyledi.
Bazı uzmanlar ise ihlalin Rusya'nın açıkladığı gibi "navigasyon hatası" olmasına pek ihtimal vermiyor. Hem Türkiye'ye, hem de NATO'ya bir mesaj verildiği görüşündeler. Peki bu mesaj ne?
BBC Türkçe'den Rengin Arslan'ın haberine göre, uzmanların Rusya'nın son dönemdeki dış politikası ve Türk hava sahasını ihlali konusunda yaptığı yorumlar şöyle:
İstanbul Teknik Üniversitesi'nde öğretim üyesi olan Rus dış politikası ile Türkiye-Rusya ilişkileri üzerine çalışan Doç. Dr. Fatih Özbay, "Rusya'nın bunu kesinlikle hata ile yaptığını düşünmüyorum. Rusya gibi bir ülkenin, hele Türkiye ile ilişkileri düşünüldüğünde uçaklarının yanlışlıkla Türk hava sahasına girmesi olağandışı olur" diyor.
Türkiye ve Rusya'nın Suriye politikalarının birbirinden tamamen farklı olduğunu vurgulayan Fatih Özbay da ihlalin muhtemel yan etkilerine dikkat çekiyor.
Özbay, "Bu aynı zamanda Rusya'nın, Suriye'de Türkiye'nin desteklediği ılımlı muhalefete mesaj verdiğini, Türkiye'nin hava sahasını ihlal ederek ve Ankara'nın angajman kurallarını hiçe sayarak güç gösterisiyle ılımlı muhalefetin direncini ve moralini bozmak istediğini de düşünüyorum" diye konuşuyor.
Bağımsız güvenlik uzmanı Metin Gürcan ise "büyük resme" dikkat çekiyor. Gürcan, NATO ile Rusya arasında Kuzey Buz Denizi'nden başlayarak, güneye doğru bir bloklaşma yaşandığına dikkat çekiyor.
Rusya'nın Suriye hamlesiyle kutuplaşmanın güneye taşındığını belirtiyor Gürcan ve ekliyor:
"Diğer yerlerde soğuk bir kutuplaşma, Suriye'de ise sıcak bir durum var. Çünkü çatışma var."
Rusya'nın hava saldırılarına başlamasıyla ortaya çıkan gelişmeleri "Ortadoğu'da hava sahası paylaşılıyor şu anda" diyerek değerlendiren Gürcan da Türk hava sahasının ihlalini, "Türkiye'ye doğrudan, NATO'ya da dolaylı bir mesaj" olarak nitelendiriyor.
Metin Gürcan, Ankara'nın önündeki ikilemi de şöyle özetliyor:
"Rusya bu taciziyle bir yoklama yaptı, efelendi. Şimdi biz bunu nasıl göreceğiz? Bunu milli mesele olarak mı ele alacağız, yoksa NATO'nun meselesi olarak ele alıp onlara mı delage edeceğiz?"
Gürcan'a göre, Türkiye güçlü bir devletse, sınır hattında angajman kurallarını değiştirip her türlü ihlale misliyle mukabele ediyorsa, tutarlılık açısından, Mayıs ayında bir Suriye helikopterini düşürdüğü gibi, Rusya'ya da aynı müdahaleyi yapması gerek.
Angajman kuralları bir ülkenin askerinin, başka bir ülkeden gelen tehdidi nasıl ele alacağını belirliyor.
Türkiye Suriye ile ilgili angajman kurallarını 2012 yılının Haziran ayında bir keşif uçağının Suriye tarafından düşürülmesiyle değiştirmişti.
Peki Ankara'nın açıklama yapması için iki gün beklemesi ne anlama geliyor? Bu tür durumlarda açıklama için genelde beklenir mi? Uzmanlar "Beklenmez" diyor.
Fatih Özbay, "Benim tahminimce, bu konuda Rusya ile görüşmeler yapılmış ancak Rusya'dan Türkiye'nin beklediği gibi bir cevap alınmamış olabilir. Bu yüzden de kamuoyu ile paylaşma gereği duyulmuş olabilir" diyor.
Metin Gürcan ise açıklamanın zamanı ile ilgili olarak, "Bu kadar beklenmez. Hemen paylaşmanız lazım" diyor ve açıklamanın 48 saat sonra yapılmasını, "Amerika başta olmak üzere NATO üyesi ülkelerle istişare edilmiştir. Sonra kamuoyu ile paylaşılmıştır" diye açıklıyor.