Sabah başyazarı Mehmet Barlas, Türk Silahlı Kuvvetleri'ndeki (TSK) cunta yapılanması tarafından düzenlenen darbe girişimiyle ilgili olarak "Dini motifleri kullanarak örgütlenen ve genç beyinleri yıkayarak onları birer haşhaşi haline getiren FETÖ, şu ya da bu şekilde dini siyasette kullanmayı düşünenlerin akıllarını başlarına getirmiştir" dedi. "Siyasette dine en sağlıklı yaklaşımın 'Demokratik laiklik' olduğu bir kez daha anlaşılmıştır" diyen Barlas, "Demokratik laiklik ile sadece din istismarcılarının değil, mezhep kavgacılarının da etkisizleştirileceği iyice görülmüştür" görüşünü savundu.
Mehmet Barlas'ın "2016’da “ideolojik devlet” balonu patladı" başlığıyla yayımlanan (27 Aralık 2016) yazısı şöyle:
2016'nın son günleri yaşanırken "Şimdi neredeyiz" sorusunu cevaplamak için bir durum değerlendirmesi yapmamızda, sayılamayacak kadar çok yarar vardır. Geride bırakmak üzere olduğumuz yılın en önemli ve en kalıcı izler bırakan olayı, kesinlikle 15 Temmuz darbe teşebbüsüdür.Bu olay Türk Silahlı Kuvvetleri üzerinden de sürdürülen "İdeolojik Devlet" efsanesine son vermiştir.
Askeri darbelerin "Kemalist ideoloji"den sapmaları önlemek üzere yapıldıkları söyleminin bir balon olduğu, 15 Temmuz darbe keşebbüsü ile açığa çıkmıştır. Silahlı Kuvvetler içinde "Gülenist ideoloji"nin ne ölçüde ağırlık taşıdığı anlaşılırken, CIA güdümlü bu girişiminişbirlikçilerinin kendi halklarına ateş açmaları, uzun yıllar unutulmayacak bir tabloyuzihinlere yerleştirmiştir.
15 Temmuz siyaset dünyasına da "Din" ile "Siyaset" ilişkileri konusunda ışık tutmuştur. Dini motifleri kullanarak örgütlenen ve genç beyinleri yıkayarak onları birer haşhaşi haline getiren FETÖ, şu ya da bu şekilde dini siyasette kullanmayı düşünenlerin akıllarını başlarına getirmiştir.
Siyasette dine en sağlıklı yaklaşımın "Demokratik laiklik" olduğu bir kez daha anlaşılmıştır. Demokratik laiklik ile sadece din istismarcılarının değil, mezhep kavgacılarının da etkisizleştirileceği iyice görülmüştür.
Geride kalmak üzere olan 2016'nın geçmiş yıllardan bir diğer farkı da, her çeşit terörizmle mücadelenin çok kararlı şekilde sürdürülmeye başlamasıdır. Güvenlik kuvvetlerine sızmış olan FETÖ'cülerin ayıklanması ile PKK'ya karşı verilen mücadele gerçek boyutlara kavuşmuştur. "Kandil bombalandı" şeklindeki FETÖ'cü aldatmalar sona ermiş ve Kandil gerçekten bombalanmaya başlamıştır. 2016'dan 2017'ye aktarılacak gelişmeler, Türkiye'nin dış ilişkilerindeki yeni boyutları belirleyecek. Bunun için ABD'deki yeni yönetimin işbaşına gelmesini de beklememiz gerekiyor.