Hükümete yakınlığıyla bilinen Sabah gazetesinin başyazarı Mehmet Barlas CHP'deki genel başkanlık tartışmasına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. CHP içi muhalefetin yaklaşık 600 imza topladığı olağanüstü kurultay sürecine ilişkin olarak Barlas, "Muharrem İnce demokrasinin sağlığını koruma için kazanmalıdır" ifadesini kullandı.
Barlas'ın bugünkü (21 Temmuz 2018) yazısı şöyle:
Yurttaki ve dünyadaki önemli gelişmeleri yorumlasanız da, bunları etkilemeye gücünüz yetmez.
Bu çaresizlikten belki bir kaçış yolu, kendi ülkenizdeki medyatik isimlerle uğraşmak olabilir. Siz de onları medyatik linçlere konu ederek, gücünüzün varlığını kanıtlamaya çalışabilirsiniz.
Şu anda İsrail'in ırkçı bir devlet yapısına dönüşmesi... Trump'ın ticaret savaşının dünya ekonomisini istikrarsızlığa sürüklemesi... Avrupa Birliği'nin ve NATO'nun Amerika'dan uzaklaşmaları... Böyle gelişmeleri dikkatle izliyoruz. Ancak bizi doğrudan ilgilendiren ve bir nebze olsun etkileyeceğimiz gelişme, CHP içindeki "Muharrem İnce Hareketi"nin başarıya ulaşmasına yapabileceğimiz katkı dolayısıyla olabilir.
Kirli bir kaset komplosu sonunda Deniz Baykal'ın koltuğuna oturan ve genel başkanlığı döneminde CHP'yi yenilgiden yenilgiye sürükleyen Kemal Kılıçdaroğlu'nun kaderi sadeceCHP'lileri ilgilendirebilir. Ancak bu Kılıçdaroğlu, siyasete musallat ettiği üslubu ile Türk demokrasisini kirletmeye başlamıştır.
Türkiye'ye düşman bir ülkenin siyasetçisiymiş gibi devletin birliğini temsil eden Cumhurbaşkanına hakaret etmeyi ve yenilgisini kabul etmek yerine kazananlara saldırmayı huy haline getirmiş bir kişidir Kılıçdaroğlu. FETÖ kaynaklı düzmece belgeleri kürsüye getiren, hakaretleri yüzünden açılan davalarda yüz binlerce lira tazminata mahkûm olan bir uslanmaz kişidir.
Bütün bu nedenlerle Muharrem İnce'nin başlattığı ve CHP kurultayını amaçlayan ve delege imzalarının toplanması hareketi, CHP'li olmayan ama demokrasinin karşılıklı saygılı davranışlara dayanması gerektiğine inanan herkesi ilgilendiriyor.
Kemal Kılıçdaroğlu CHP'nin başında kaldığı süre boyunca, demokrasimizin sağlıklı işlemesi pek mümkün olmayacaktır. Ezikliği alışkanlık haline getirmiş ve bununla övünen bir anamuhalefet, demokrasinin topal ayağı konumunda bulunacaktır.
Muharrem İnce CHP'ye yeni bir nefes aldırabilir mi, bilemiyorum. Ama hiç olmazsa yenilgisini kabul eden ve kazanana hakaret etmek yerine onu tebrik eden bir siyasetçi figürüdür... Demokrasimiz Kemal Kılıçdaroğlu'nun ayıplı ve uygunsuz üslubundan bu vesile ile arınabilirse, bu bir kazanç olacaktır. Kısacası "Muharrem İnce Hareketi"nin başarıya ulaşması, CHP'li olmayanları da yakından ilgilendiriyor.