Sabah Temsilcisi: AKP, TBMM İç Tüzüğü'ndeki müzakere süreçlerini değiştirmeyi düşünüyor

Sabah Gazetesi Ankara Temsilcisi Okan Müderrisoğlu, yeni anayasa çalışmalarına ilişkin olarak, "AK Parti, 'A Planı' olarak 'Başkanlık' modeli ile kamuoyunun karşısına çıkacak. Ancak, parlamentodaki sayısal zorluklar yüzünden 'B Planı' olarak, geçiş dönemi çözümü adına 'Partili Cumhurbaşkanlığı'nı' da TBMM gündemine taşıyacak" dedi. "İkinci hassas konu ise TBMM İç Tüzüğü" diyen Müderrisoğlu, "AK Parti, Meclis'in çalışma hızını yavaşlatan, Genel Kurul'da ve komisyonlarda tatsız görüntülerin ortaya çıkmasına yol açan 'müzakere süreçlerini değiştirmeyi' düşünüyor" ifadesini kullandı.

"Hazır yapısal adımlar atılırken... Seçilmiş Cumhurbaşkanı'nın MİT ve Genelkurmay'la kurduğu devlet ilişkisinin yeni esaslara bağlanması da bir gereklilik" görüşünü savunan Müderrisoğlu, "Her iki kurumun devlet şemasında Cumhurbaşkanı ile ilişkilendirilmesinin zamanı geldi sanki" dedi.

Müderrissoğlu'nun Sabah'ta "Yıldırım hamleler" başlığıyla yayımlanan (28 Mayıs 2016) yazısı şöyle:

Genel Başkan ve Başbakan değişimi sonrası AK Parti, siyasi gündemi ve devlet mimarisini derinden etkileyecek "Yıldırım hamlelere" hazırlanıyor. Önümüzdeki hafta "Yeni Anayasa'nın yeniden ele alınması" bekleniyor. Başbakan Binali Yıldırım'ın ikinci MYK toplantısında, AK Parti'nin "Başkanlık sistemini merkez alan anayasa tasarısına" son şeklinin verileceği anlatılıyor. AK Parti, "A Planı" olarak "Başkanlık" modeli ile kamuoyunun karşısına çıkacak. Ancak, parlamentodaki sayısal zorluklar yüzünden "B Planı" olarak, geçiş dönemi çözümü adına "Partili Cumhurbaşkanlığı'nı" da TBMM gündemine taşıyacak. İkinci hassas konu ise "TBMM İç Tüzüğü!" AK Parti, Meclis'in çalışma hızını yavaşlatan, Genel Kurul'da ve komisyonlarda tatsız görüntülerin ortaya çıkmasına yol açan "müzakere süreçlerini değiştirmeyi" düşünüyor. Muhalefetin sesini duyurma çabası ile bir hakkın istismarı arasındaki hassas çizginin gözden geçirilmesi tartışılıyor. Muhalefete, sandalye sayısı ile orantılı konuşma hakkı tanınması da seçeneklerden biri. Ama bu, şimdilik sadece fikir düzeyinde. Bu vesile ile vurgulamak gerekirse... Hazır yapısal adımlar atılırken... Seçilmiş Cumhurbaşkanı'nın MİT ve Genelkurmay'la kurduğu devlet ilişkisinin yeni esaslara bağlanması da bir gereklilik. Her iki kurumun devlet şemasında Cumhurbaşkanı ile ilişkilendirilmesinin zamanı geldi sanki.