Bağcılar'daki bir hastanede saç ekimi yaptırdığı sırada İbrahim Gül'ün kalp krizi geçirerek hayatını kaybetmesine ilişkin açılan davada, başhekim, doktor ve iki anestezi teknikerinin "taksirle ölüme neden olma" suçundan yargılanmalarına başlandı.
Bakırköy 10. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuksuz sanıklar Mehmet Albayrak, Evin Baykuşak, Şehnaz Çelebi ve Çağrı Serdar Elgörmüş ile tarafların avukatları katıldı.
Duruşmada maktul İbrahim Gül'ün ailesi de hazır bulundu.
Duruşmada savunma yapan sanık doktor Mehmet Albayrak, olaydan bir gün önce hastanın kendisine geldiğini ve bugüne kadar herhangi bir rahatsızlık geçirmediğini söylediğini ifade etti.
Hastadan kan kalındığını anlatan Albayrak, savunmasında şunları söyledi:
"Ancak kendisi hastane ücretini ödemediği için test yapılmadı. Test operasyon amacıyla bir test değildir. Kendi sağlık çalışanlarını korumak için yapılan bir testtir. Herhangi operasyon için sorun olmadığını tespit ettikten sonra ertesi gün kendisine operasyon için saat verdim. Hastaneye 10.00 gibi geldim. Hasta ile yine sabah görüştüm. Operasyonda diğer arkadaşlarım Şehnaz ve Evin görevliydi. Ben kendilerine gereken dozda anestezi maddeleri söyledim."
Kendisi yan odadayken Evin Baykuşak ve Şehnaz Çelebi'nin gerekli işlemleri yaptığını, henüz daha saç ekimindeki kanallar açılmadan önce hastanın göğsünde rahatsızlık başladığını anlatan sanık Albayrak, ilk müdahaleyi yaptığını, daha sonra mavi kod verdiğini, hastanenin kardiyoloji uzmanlarının müdahalesiyle hastanın geri döndürüldüğünü belirtti.
Stent takma işlemlerinden sonra hastanın kurtarılamadığını, bu kısımda kendisinin bir dahilinin olmadığını ve olay tarihinden sonra tutuklandığı için aileye başsağlığı dileyemediğini anlatan sanık Albayrak, suçsuz olduğunu ifade ederek beraatini istedi.
Sanık Evin Baykuşak savunmasında, 4 yıldır anestezi teknisyenliği, 3 yıldır saç ekimi yaptığını, operasyonda sürekli doktor Mehmet Albayrak ile görüştüğünü ve çizim odasından çizim malzemeleri almaya gittiğinde hastanın hırıltı sesini duyduğunu söyledi.
Sanık Albayrak'ın talebi üzerine mavi kod verdiğini anlatan sanık Baykuşak, "Ben o an şoktaydım. İlk müdahaleler ekim odasında yapıldı. Hasta kendine geldi. Daha sonra bir başka birime kalp bölümüne götürüldü. Biz hastaya saç ekimi yapmadan, henüz kanallar açılmadan sadece çizim aşamasında hasta rahatsızlandı. Fazla doz uygulaması söz konusu değildir. Suçsuzum, beraatimi talep ederim." diye konuştu.
Sanık Şehnaz Çelebi, 2015 yılından beri anestezi teknikeri olduğunu, olay günü operasyon için hazırlıkları tamamladıklarını, doktorun talimatıyla küçük bir alandan kök almaya başladığını ve bu sırada hastanın iyi olduğunu, sürekli konuştuğunu belirtti.
Olağan işlemleri yaptıklarını dile getiren sanık Çelebi, "Kanal açım işlemi başlamadan hasta rahatsızlandığını söyledi. Bunun üzerine doktor Mehmet Albayrak ilk müdahaleyi yaptı. Bize mavi kod vermemiz talimatını verdi. Ben ve diğer arkadaşım mavi kodda bulunduk. Suçsuzum ve beraatimi istiyorum." dedi.
Sanık Çağrı Serdar Elgörmüş de aileye başsağlığı dileyerek, saç ekiminin yapıldığı hastanenin mesul müdürü olduğunu, aynı zamanda 10 yıllık acil tıp uzmanı olduğunu ifade ederek, "Olay günü bir toplantı için saç ekimi yapıldığı kattaydım. Mavi kod anonsu geldi. Mavi kod anonsu geldiğinde hastanede bulunan bütün doktorlar mavi kodun geldiği yere giderler. Oraya gittiğimde doktor Mehmet Albayrak'ın müdahale ettiğini gördüm. Bunun üzerine ben de kendisine yardımcı oldum. 18-20 dakika kalp masajı yaparak gerekli ilk müdahaleyi yaptık. Daha sonra diğer mavi kod ekibi anestezi uzmanları geldi." şeklinde konuştu.
İlk müdahaleden sonra hastayı koroner yoğun bakım ünitesine götürdüklerini, hastanın damarlarına bakıldığında kalpte bir anormallik olduğunu gördüklerini anlatan sanık Elgörmüş, anjiyoda damarların tıkalı olduğunun tespit edildiğini, hastanın yoğun bakımda vefat ettiğini, kendisinin bir kusuru olmadığını söyledi. Elgörmüş, beraat talebinde bulundu.
Müşteki Müslüm Gül, kardeşinin kendilerinden habersiz saç ekim kararı aldığını ve bu olayı duyduklarını ifade ederek, "Kardeşimin bildiğim kadarıyla sağlık sorunu yoktu. Bize göre hastane ve operasyonu yapan kusurludur. Şikayetçiyim." dedi.
Maktul İbrahim Gül’ün annesi Ayşe Gül ile diğer kardeşleri de sanıklardan şikayetçi olduğunu söyledi.
Mahkeme, cumhuriyet savcılığına esas hakkındaki mütalaasını hazırlaması için süre vererek, duruşmayı erteledi. (AA)