Saddam'ın 'ayakkabı kehaneti' tuttu!

Saddam'ın 'ayakkabı kehaneti' tuttu!
Tam 2 yıl önce asılan Saddam, hakime, "Ölüm cezası vermeniz beni bir Iraklı'nın ayakkabısından daha az ilgilendiriyor" demişti5 Kasım 2006 tarihinde, Irak eski Devlet Başkanı Saddam Hüseyin ölüm cezasına çarptırıldı. Duceyl katliamından suçlu bulunan Saddam Hüseyin'in cezası 30 Aralık 2006'da infaz edildi. Yani üzerinden tam 2 yıl geçti. Saddam Hüseyin, Bağdat'ta kurulan özel mahkemede hakkındaki ölüm kararını açıklayan hakim karşısında sakindi. "Ölüm cezası vermeniz beni bir Iraklının ayakkabısından daha az ilgilendiriyor. Ölümden korkmadığımı bilecek kadar iyi tanıyorsunuz beni. 1959'dan bu yana yaptıklarımı ise bahsetmeye gerek yok" demişti. Saddam Hüseyin'in 'Iraklıların ayakkabısı' ile neyi kastettiğini ABD Başkanı Bush geçtiğimiz haftalarda bizzat yaşayarak öğrendi. Iraklı bir gazeteci, Bağdat'a ani bir ziyaret gerçekleştiren ABD Başkanı Bush'a ayakkabısını fırlattı ve Bush, ani refleksi sayesinde yüzüne ayakkabı yemekten son anda kurtuldu. Saddam'ın kastettiği ayakkabı da bu muydu bilinmez.Saddam rejimi Amerikan operasyonuyla devrildiği zaman, Saddam heykelleri de Iraklılar tarafından ayakkabılarla dövülmüştü.  Bundan yaklaşık 3 buçuk yıl önce, Irak eski Devlet Başkanı Saddam Hüseyin ölüm cezasına mahkum edildi. Bağdat'ta kurulan özel mahkeme, Saddam'ı 1982 yılında 143 Şii'nin öldürüldüğü Duceyl katliamından suçlu buldu ve asılarak öldürülmesine karar verdi. 30 Aralık 2006 günü idam edilen Saddam Hüseyin, doğduğu yer olan Tikrit'te defnedildi. Fransa'nın yardımıyla neredeyse nükleer silah geliştirme seviyesine erişen, İran'a karşı ABD'den gelişmiş silahlar alan ve ilk biyolojik silahlarına kavuşan Saddam Hüseyin, Bağdat'ta kurulan özel mahkemede hakkındaki ölüm kararını açıklayan hakim karşısında sakindi Cesetlerle dolu bir kariyer Saddam Hüseyin Tikrit'te fakir bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. Nazilere sempati duyan amcasının yanında büyüyen Saddam, üvey babasının radikal görüşlerinden de etkilendi. Daha sonra askeri kariyer yapan Saddam Hüseyin, İskoç viskisine, Küba purosuna ve sarışın kadınlara düşkünlüğü ile tanındı. Hedefine ulaşmak için önüne çıkan her engeli yok etmekten çekinmeyen Saddam Hüseyin, Irak'ın liderliğine yükseldi. Komünistleri ve Yahudileri öldürtmekten çekinmedi. Arkasında cesetler bırakarak ilerleyen Irak eski Devlet Başkanı, gerekli gördüğünde aile ve akrabalarından da çok sayıda kişinin ortadan kaldırılması emrini verdi. Parolası "bir suçlunun elini kolunu sallayarak gezmesindense bir suçsuzun ölümü mübahtır" oldu. Eski dostlar düşman oldu Saddam, Kuveyt savaşından sonra uzun yıllar kendisine destek veren Washington yönetiminin düşmanı oldu. Kendinden emin ve kendine hayran tutumu, izlediği politikaya da yansıdı. İran'a saldırmaktan, Kuveyt'e girmekten ve bu yolla halkını acımasız savaşlara sürüklemekten çekinmedi. Totaliter bir sistem kurdu ve her alanda faal olan gizli istihbarat teşkilatı ile de yönetti. Fransa sayesinde neredeyse nükleer silah geliştirirken, ABD'nin İran'a karşı kullanılmak üzere verdiği silahlarla müthiş donanıma kavuştu. İlk biyolojik silahlarını da Washington'a borçludur, fakat Bağdat ile Washington arasındaki işbirliği uzun sürmedi. Kuveyt savaşından sonra eski dostlar düşman oldu. Saddam Hüseyin, ABD'ni, dünyaya hakim olmak ve Ortadoğu'daki petrolün kontrolünü ele geçirmek için etrafına saldırmakla suçladı" Saddam Hüseyin 1982 yılında 143 Şiinin katledildiği Duceyl katliamından dolayı ölüme mahkum edildi. Cezası 30 Aralık 2006'da infaz edilmeseydi 100 bin Kürdün öldürülmesi ve sürülmesinden dolayı da yargılanacaktı.