Saadet Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Mustafa Kamalak, Bursa ve Ankara’ da düzenlenen aday tanıtım toplantılarında, Türkiye’nin gündemini sarsan rüşvet ve yolsuzluk operasyonuna değindi. “Hırsızları yolsuzları yakalayan polislerin görevden alındığı bir ülke, yaşanabilir bir ülke değildir” diyen Kamalak , Hükümetin soruşturmaya yaptığı müdahalenin gerçekleri karartma amaçlı olduğunu söyledi. 90 yıllık Cumhuriyet tarihinde yolsuzluk ve hırsızlık olaylarının en çok AKP döneminde yaşandığına dikkat çeken Kamalak, “Cumhuriyet tarihinde ilk defa bakan çocukları yolsuzlukla suçlanıp mahkeme kararı ile tutuklanıyor” ifadesini kullandı.
Milli gazetede yer alan habere göre, belediyeciliğin asli temsilcisinin Milli Görüş olduğunu ifade eden Kamalak, Saadet Partisi’nin yerel seçimleri kazanması durumunda, ideolojik bir anlayışla değil, kardeşlik anlayışı ile bulunduğu yerleşim yerini yöneteceklerine dikkat çekti. Milli Görüş Belediyeciliği ile tanışan yerlerde çağ atlatan hizmetlere imza attıklarını söyleyen Kamalak, “Biz şehirlerimizin köhne görüntüsünden kurtardık. Ucuz konut projesi geliştirdik. Şehirlerimizi su probleminden kurtardık. Yeşil dokuyu daha bir geliştirdik. Tarihi eserlerimize sahip çıktık” ifadelerini kullandı. Hedeflerinin belli olduğunu söyleyen Kamalak, “İlk etapta yaşanabilir bir Türkiye ardından yaşanabilir bir dünya kurmak istiyoruz” dedi.
Saadet Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Mustafa Kamalak, partililere seslendi. Sadece mahalli idareler için Bursa’da olmadıklarına dikkat çeken Kamalak, “Osmanlı’nın temeli nasıl burada atıldıysa biz de İslam Birliği’nin temelini burada atacağız” dedi. “Yiğit düştüğü yerden kalkar” diyen Kamalak, “İşte o yiğit Bursa’dan kalkacak” diye konuştu. Yoğun bir katılımın olduğu programda Kamalak, İslam Birliği’ni oluşturmak ve kardeşliği geliştirmekten başka bir çarelerinin olmadığını belirterek, “İslam’dan bahseden her parti ister AKP ister MHP isterse de CHP olsun. İslam Birliği’nden bahsediyorlarsa tek kapı vardır. O da Milli Görüş yani Saadet Partisi’dir” dedi.
Saadet Partisi yerel seçimler öncesi kritik önem taşıyan illerden Başkent Ankara’da adaylarını bir bir duyurmaya başladı. Dün Ankara Gölbaşı’nda bulunan Mehmet Akif Ersoy Konferans Salonu’nda önce Ankara İl Divan Toplantısı’nı gerçekleştirdi. Daha sonra Genel Başkan Prof. Dr. Mustafa Kamalak’ın katılımıyla, Saadet Partisi’nin yerel seçimlerde Gölbaşı’nda yarışacak ismi olan Bilal Apaydın ve diğer ilçe Belediye Başkan adayları seçmene tanıtıldı. Programa Adalet Eski Bakanı ve Saadet Partisi YİK Üyesi Şevket Kazan, Saadet Partisi Genel Sekreteri Tacettin Çetinkaya, Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcılarından Birol Aydın ve Yaşar Canbay, İl Başkanı Hüseyin Hacı Abdullahoğlu katıldı. Ankara’daki bazı ilçe Belediye Başkan Adaylarının tanıtıldığı programda, Saadet Partisi’nin Sincan adayı Abidin Temoçin, Yenimahalle adayı Abdurrahman Erdoğan, Altındağ adayı, Ali Evirgen, Polatlı adayı İrfan Aytekin, Etimesgut adayı Sabri Bayraktar, Elmadağ adayı Mevlüt Demir, Akyurt adayı İbrahim Bayrak olarak tanıtıldı.
Toplantıda teşkilat mensuplarına ve Belediye Başkan adaylarına seslenen Adalet Eski Bakanı Şevket Kazan, Milli Görüş için yerel seçimlerin son derece önemli olduğunun altını çizerek, tarihe bakıldığı zaman Milli Görüş’ün yerel seçimlerde başarıl olduğu zaman Genel Seçimlerde başarılı olunduğunu bunun da son örneğinin 1994 yerel seçimlerinde yaşandığını hatırlattı. Milli Görüş Belediyeciliğinin efsaneleşmesinden Milli Görüş Lideri Merhum Prof. Dr. Necmettin Erbakan’ın rolü olduğunu Kazan, Başbakan’dan, Melih Gökçek’ten ve Konya’nın Milli Görüşlü eski Belediye Başkanlarından örnek verdi. Kazan, “Geçmişte Milli Görüş Belediyeciliği ile yaptığı hizmetlerden övünenler, Erbakan Hocamızın gayretleri ile kadrolarını oluşturdular. Hocamız onlara yol gösterdi, yaptıkları işleri birebir takip etti” diye konuştu.
İl Divan Toplantısı’nda konuşan Genel Sekreter Tacettin Çetinkaya, geçtiğimiz hafta ülke gündemine bomba gibi düşen yolsuzluk operasyonuna ilişkin konuştu. Ülkenin içinde bulunduğu durumu toz duman olarak niteleyen Çetinkaya, devletin zirvesinin yapılan operasyon ve gözaltıları medyadan duymasının vahim bir tablo olduğunu bildirdi. Çetinkaya, “İşin içerisinde bir gaflet var. Bu aslında şuandaki yolsuzluktan, adam kayırmadan ve kara para aklama iddialarından daha vahim bir durumdur. Bir ülkede olanlardan Başbakan’ın olan bitenden haberi yoksa o kişinin ülkeyi yönetme hakkı yoktur” diyerek hükümeti eleştirdi. İktidarın politikalarını da eleştiren Çetinkaya, ekonomiyi obezite hastasına benzetti. Obez bir insanın vücudunun iyi göründüğünü ama en ufak virüse karşı direncinin olmadığını söyleyen Çetinkaya, Türkiye ekonomisinin güçlü gösterildiğini ama en ufak bir dalgalanmada alt üst olduğunu kaydederek, operasyon sonrası borsada yaşananlara işaret etti. Çetinkaya, ekonominin pamuk ipliğine bağlı olduğunu ifade etti. Öte yandan teşkilat yöneticilerine seslenen Çetinkaya, erken hareket edip vatandaşın içine girmelerini istedi ve “Erken kalkan, yol alır” dedi.