Tanıda en önemli kriter hastanın öyküsüdür. Aile iyi bilgi vermelidir. Şikâyetlerin hangi mevsimde, ne ile karşılaşıldığında ve nasıl ortaya çıktığının bilinmesi tanıya ulaşmada önemlidir. * Anne-baba veya birinci derece yakınlarda alerji şikâyeti sıktır. * Alejik rinitli çocuklarda astım 4-8 kat sıktır. * Yineleyen sinüzit ve kulak iltihabı sık görülür. * Bazen yapılan testler negatif olsa bile hastanın öyküsünden alerjik rinit teşhisi konabilir. Muayenede; * Burnu döşeyen mukoza şiş ve soluktur. Burun mukozasının sürekli iltihabına bağlı burunda polipler gelişebilir ve bu polipler burun tıkanıklığına neden olabilir. * Burundaki kaşıntıyı gidermek için elin ayasıyla burnun yukarıya doğru sürtünmesi bu çocuklarda “alerjik selam” denilen görüntüye, bu da burnun alt 1/3’ünde yatay bir çizgilenmeye neden olur. * Burun tıkanıklığı ve venöz, damarlardaki dolgunluk gözaltlarında şişliğe ve koyulaşmaya neden olur. * Çocukta mutlaka astım bulguları aranmalıdır. Laboratuvar tetkiklerinde; Tanıda bize yol gösterecek olan en önemli laboratuvar bulgusu kandaki alerjenlere spesifik IgE’lerin ölçülmesi ve deriye uygulanan alerji testleridir. Bu yolla alerjiye neden olan IgE antikorları tespit edilebilir. Ayrıca burun sürüntüsünde ve kanda bakılan eozinofil ile kanda bakılan total IgE değerleri alerji konusunda bize bilgi verebilir. Bazen de olası alerjenlerden uzak durma ya da karşılaşma sonrasındaki cevaba bakılarak alerjinin tanısına gidilebilir. (cocukalerjiklinigi.com)