6 ve 20 Şubat depremlerinden en çok etkilenen Hatay’da belirlenen enkaz döküm alanlarına yönelik tepkiler sürüyor. Yıkımın en çok yaşandığı üçüncü ilçe olan Samandağ’da yerleşim yerlerine, tarım arazilerine yakın olan ve canlı yaşamını tehdit eden enkaz döküm alanına karşı bugün (3 Nisan) ‘yaşam nöbeti’ başlatıldı.
Çiğdede Mahallesi’nde yer alan ve içerisinde çadır kentin kurulduğu Samandağ Deniz Stadyumu’nun hemen yanı başında bulunan enkaz döküm alanının yakınlarında bir araya gelen vatandaşlar “Moloza dur de, yaşamı savun”, “Enkazın altında hükümet kalacak” ve Arapça “Me rihna, nihna non” (Gitmedik, buradayız) sloganları atıldı.
Samandağlı vatandaşlar ve ekoloji örgütleri öncülüğünde yapılan yaşam nöbetine çeşitli siyasi partiler, emek ve meslek örgütleri ile demokratik kitle örgütleri de destek verdi. Döküm alanına giden moloz yüklü kamyonların geçtiği yolu kesen vatandaşlar, burada bir açıklama yaptı.
Dr. Bilge Köylü tarafından okunan açıklamada, 6 Şubat'taki depremler nedeniyle 50 binden fazla kişinin hayatını kaybettiği hatırlatılarak, "Depremden sağ kurtulan halkın acil ihtiyaçlarını karşılamada çok geç kalan, geçici barınma sorununu depremin üzerinden iki aya yakın zaman geçmesine karşın ağırdan alan devlet kurumları, enkazların kaldırılması konusunda inanılmaz bir acelecilik sergilemektedirler” denildi.
Köylü, enkazın bilimsel yöntemlere aykırı şekilde kaldırılması ve molozların boşaltılması faaliyetleri nedeniyle ‘geniş çaplı ve ciddi’ halk sağlığı riskleri ve ekolojik yıkımlarla karşı karşıya kalındığını vurguladı.
Dr. Bilge Köylü ayrıca asbest tehlikesine dikkat çekerek şu ifadeleri kullandı:
“Enkaz kaldırma çalışmaları bu şekilde sürdürülmeye devam ederse Samandağ halkı 10 sene sonra asbestozis, akciğer kanseri, akciğer zarı kanseri gibi yeni sağlık sorunlarıyla karşı karşıya kalacaktır. İyi bir yalıtkan olan asbestin ülkemizde 2010 yılından beri kullanımı yasaktır. 2010 yılı öncesi inşaat sektöründe çok fazla kullanılması nedeniyle asbest, kaldırılan enkazın içerisinde büyük miktarda bulunmaktadır. Ülkemizde geçerli yasa ve yönetmeliklere göre enkazların asbestten arındırılarak ve çıkan asbestin ‘tehlikeli atık’ olarak ayrıca depolanması gerekirken bu yapılmamaktadır.”
“Bilimsel kural tanımayan halkı ve doğayı hiçe sayan bu uygulamalarla suç işlemektesiniz” diyen Köylü, bu yasa dışı uygulamalara izin verenler hakkında suç duyurularında bulunacaklarını belirtti ve şu talepleri sıraladı:
- Öncelikle tüm enkaz kaldırma ve moloz depolama faaliyetleri derhal durdurulmalıdır.
- Konuyla ilgili uzmanların enkaz kaldırma ve kalıcı moloz depolama alanlarına yönelik yapılan çalışmaların tüm ekosisteme etkilerini dikkate alarak yapacakları çalışmalar yerel halkın onayına sunulmalıdır. Enkazın ne zaman kaldırılacağına ve nerede depolanacağına Samandağ halkı karar verecektir.
- Kalıcı depolama alanları halkın onayından geçtikten sonra tekrar başlatılacak olan enkaz kaldırma faaliyetlerinde aceleciliğe son verilmeli, bilimsel yöntemlerin ve tüm yönetmeliklerin titizlikle uygulanılmasının sağlanılmalı, kuralsız uygulamalar cezalandırılmalıdır.
Öte yandan, T24’ün telefonla ulaştığın Geri Döneceğiz, Yeniden İnşa Edeceğiz Platformu’ndan Çağdaş Can, daha önce tepkilerin ardından çalışmaların sonlandırıldığı Yeşilköy Mahallesi’nde enkaz dökümüne tekrar başlandığına ilişkin duyumlar aldıklarını ve buna karşı harekete geçtiklerini söyledi.
Bölgede bulunan ve T24'e bilgi veren Hatay Ekoloji Platformu'ndan Fernur Bahçeci, "Döküm işlemleri dışında ayrıştırma işlemlerinin durdurulması yönünde de talebimiz var. Bu usulsüz bir şekilde yapılmaya devam ediliyor" dedi.
Öte yandan bölgeden paylaşılan videoda, moloz yüklü kamyonların Yeşilköy girişindeki döküm yapılan alana girişinin engellendiği görülüyor.