SANAYİ ÜRETİM ENDEKSİ (2005=100) | |||
|
2007 |
2008 |
2009 |
Ocak | 100,8 | 112,6 | 88,5 |
Şubat | 102,5 | 111,1 | 84,6 |
Mart | 118,2 | 121,2 | 95,9 |
Nisan | 111,7 | 119,5 |
|
Mayıs | 120,0 | 123,9 |
|
Haziran | 118,8 | 121,7 |
|
Temmuz | 117,0 | 121,4 |
|
Ağustos | 115,4 | 111,2 |
|
Eylül | 119,0 | 113,9 |
|
Ekim | 118,8 | 110,8 |
|
Kasım | 127,1 | 110,3 |
|
Aralık | 113,8 | 93,5 |
|
Kaynak: TÜİK |
2005 üretim düzeyi 100 olarak alındığında, bu endeks 2008 Aralık ayına kadar bu değerin hiç altına düşmemiş. Bu tarihten sonra ise dört ay boyu, endeks hep 100'ün altında. Yani, bu dönemde Türkiye'de sanayi üretimi, bırakın geçen seneyi, 2005 ortalama düzeyinin bile epeyce altına inmiş. Endeksin doruk noktası 2008'in mayıs ayına karşılık geliyor; (mevsimsel düzeltme yapılmamış veri olduğunun altını çizeyim). Ancak bir noktaya daha dikkat etmek gerekiyor. Endeksin 2007 yılı için ortalama değeri (115,3), 2008 ortalama değerinden (114,2), az da olsa, yüksek. Bunun nedeni de 2008 yılının ağustos ayına kadar sanayi üretiminde bir yıl önceye oranla her ay artış görünürken daha sonraki dönemde azalış olması. Tablo-2'den de görüleceği üzere, sanayi üretim artışındaki yavaşlama aslında nisan ayı dışında tüm 2008 yılında gözleniyor. 2008'in 11 ayında sanayide üretim artış hızı 2007 yılının altında, 5 ayda da eksi.
SANAYİ ÜRETİM ENDEKSİ Bir yıl önceye göre değişim (%) | |||
|
2007 |
2008 |
2009 |
Ocak | 18,8 | 11,6 | -21,3 |
Şubat | 9,1 | 8,4 | -23,8 |
Mart | 6,3 | 2,6 | -20,9 |
Nisan | 5,9 | 7,0 |
|
Mayıs | 7,3 | 3,2 |
|
Haziran | 4,2 | 2,4 |
|
Temmuz | 6,2 | 3,8 |
|
Ağustos | 7,9 | -3,6 |
|
Eylül | 4,0 | -4,3 |
|
Ekim | 10,4 | -6,8 |
|
Kasım | 8,5 | -13,3 |
|
Aralık | -1,9 | -17,8 |
|
Kaynak: TÜİK |
Sanayi üretiminde 2008'in genelinde gözlenen düşüş tümüyle küresel krize bağlanabilir mi? Aslında bu soruya kolay bir yanıt vermek zor. Krizin ABD'de algılanmaya başlandığı tarih 2007 Temmuz ayı olarak kabul ediliyor. Ondan sonra finans kesiminde başlayan sorunlar, dünyaya bulaştı. Gecikmeli olarak da reel ekonomiye. Türkiye'yi etkilemesi de doğal olarak, daha da gecikmeli oldu. Şimdilik bunun 2008'in ekim ayı gibi kabul etmek yönünde genel bir eğilim var. Özetle küresel krizden ekonomimizin 2008'in son çeyreğinde etkilendiğini varsayıyoruz. Eğer öyle ise sanayi üretiminde bu tarihten önce gözlenen yavaşlama nasıl açıklanabilir? Ben, bunun büyük ölçüde Türkiye ekonomisinin performansında 2005 sonrasında gözlenen ivme kaybıyla ilişkisinin olabileceğini düşünüyorum. Tabii yanılıyor olabilirim. Ama eğer öyle ise ileriye yönelik iktisat politikası önlemleri alırken bu ivme kaybının nedenlerinin de iyi anlaşılmış olması ve hesaba katılması gerekir. Mart ayında sanayi üretimi Mart ayında sanayi üretimi bir yıl önceye oranla beşte bir oranında azalmış. Bunun iyi bir haber olmadığı açık. Geçen seneye oranla daralma çok fazla. Yılın ilk üç ayında sanayi kesiminin yüzde 20'nin üzerinde daraldığı anlaşılıyor. Bu da 2009'un ilk çeyreğinde GSYH'deki azalışın çift basamaklı rakamlarla ifade edilebileceği görüşünü destekleyen bir bulgu. Mart ayı sanayi üretiminde bir ay önceye göre gözlenen yüzde 13,4 artış nasıl yorumlanabilir? Doğrusu mart ayındaki daralma hızının şubat ayındakine oranla daha düşük olması, bana pek de teselli edici gelmiyor. Çünkü, bir yıl önce mart ayında da sanayi üretimi çok az artmış, (yüzde 2,6). İyimser olmakta kararlıysak, bu artış hızının 2007 yılı mart ayı hariç en yüksek bir aylık artış olduğuna vurgu yapabiliriz. Ama mart ayının ayırt edici bir özelliği daha olduğunu da unutmamak gerek. O da yılın en kısa ayı olan şubat ayını izlemesi ve otuz bir günden oluşması. Mart ayında çalışılan gün sayısı, şubat ayına oranla, genelde, yüzde 10 daha fazla. Bu nedenle, her yıl bu aydaki üretim artışı bir ay önceye göre diğer aylarla karşılaştırılmayacak derecede yüksek olmuş. 2007'de yüzde 15,3 ve 2008'de yüzde 9,1. Bu yılın artış rakamı da bu ikisinin arasına düşüyor. Özetle, iyimser olmaya kalkıştığımızda sadece kriz döneminde henüz, geçmiş dönemlerde gözlediğimiz, sanayi üretim örüntüsü (pattern) bozulmamış diye sevinebiliriz; o kadar. Sevinilecek bir haber var aslında: TÜİK yakında mevsimsel düzeltme yapılmış serileri yayımlayacağını açıkladı. Herhalde hangi yöntemle, neleri dikkate alarak bu işlemin yapıldığını da açıklayacaktır. O zaman bu tür değerlendirmeleri daha kolay ve sağlıklı yapabilme şansına kavuşacağımızı umuyorum.