Sanayi üretimi dış talepte azalma, ihracata dayalı imalat sanayindeki ivme kaybıyla temmuzda arındırılmamış bazda beklentilerin altında yüzde 1.5 arttı. Sanayi üretimi temmuzda yüzde 0.3 artış ile ocak ayından bu yana en düşük artışı gerçekleştirdi.
Cumhuriyet'te yer alan habere göre, büyümenin öncü göstergelerinden sanayi üretimi, dış talepte azalma, artan belirsizlik ve kur artışının etkisiyle temmuzda beklentilerin altında gerçekleşti.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretim endeksi temmuzda bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 0.3 artarken, mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretimi temmuzda bir önceki aya göre yüzde 1.5 azaldı.
Sanayi üretiminde beklentilerin altındaki artış büyümeye yönelik aşağı yönlü risklerin artmasına ve Merkez Bankası’nın da öngörüsüne paralel olarak yılın ikinci yarısında ekonomik faaliyette ivme kaybına işaret ederken, seçim sonrası politik belirsizliklerin baskısının da devam etmesi bekleniyor.
Temmuzda bir önceki aya göre madencilik ve taşocakçılığı üretimi yüzde 1.2 ve elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretim ve dağıtım da yüzde 3.1 artarken, imalat sanayi üretimi yüzde 2.4 azaldı.
Ana sanayi grupları sınıflamasına göre, temmuzda bir önceki aya göre en yüksek düşüş yüzde 11.3 ile dayanıklı tüketim malı imalatında gerçekleşti. İmalat sanayi alt sektörlerinde en yüksek aylık düşüş yüzde 24.9 ile bilgisayarların, elektronik ve optik ürünlerin üretiminde gerçekleşti. Bu düşüşü, yüzde 13.2 ile elektrikli teçhizat üretimi ve yüzde 8.8 ile tütün ürünleri üretimi izledi.
Goldman Sachs, Tükiye’nin büyüme performansını önümüzdeki yıllarda sınırlayacağına inanmaya devam ettiklerini ifade etti. Kuruluş, bu yıl için büyüme tahminini yüzde 2.8 olarak koruduklarını, ancak politik belirsizlik ve kötüleşen iş dünyası güveninin aşağı yönlü risk yarattığını vurguladı. Goldman Sachs, politik belirsizlik ve kötüleşen iş dünyası güveninin aşağı yönlü risk yarattığını bildirdi.
Başbakan Yardımcısı Cevdet Yılmaz, bu yıl büyümenin yüzde 3 olabileceğini, gelecek yıl ise bundan daha fazla bir büyüme öngörüleri bulunduğunu belirtirken, ağustos verisinin beklentilerin bir miktar üzerinde bir yıl sonu enflasyonuna işaret ettiğini söyledi.
Reuters’ın sorularını yanıtlayan Yılmaz, Orta Vadeli Program’da Türkiye’nin bu yılki büyüme tahmininin yüzde 4 olduğunu, ilk çeyrek rakamının beklentilerden iyi geldiğini kaydederek, yarın TÜİK tarafından açıklanacak olan ikinci çeyrek rakamından sonra büyüme tahminlerini gözden geçirip güncelleme yapacaklarını kaydetti.
Yılmaz, “Türkiye ekonomisi büyümeye devam ediyor. Aşağı yönlü bazı riskler var ama çok da aşağı yönlü değil.
İkinci çeyrek sonucunu gördükten sonra tahminimizi yenileyeceğiz. Ama daha sağlıklı bir tahmin için ikinci çeyreği görmemiz lazım” dedi.
Oyak Yatırım Başekonomisti Mehmet Besimoğlu, “Sanayi üretiminin beklentilerin altında kalmasında seçim harcamalarının bitmesi, ihracattaki negatif seyir, politik belirsizlik ve kur artışı etkili. Yılsonu için büyüme beklentimiz yüzde 3 ancak ikinci yarıda yavaşlama olacaktır, büyümede aşağı yönlü riskler söz konusu” dedi.
İş Yatırım Ekonomisti Muammer Kömürcüoğlu, temmuzdaki ivme kaybının imalat sanayiden geldiğini, ihracata dayalı üretimin hâkim olduğu sektörlerin sanayi üretimine katkısının 0.66 puan ile şubattan bu yana en düşük seviyeye gerilediğini anlattı. Kömürcüoğlu, “Büyüme cephesinde üçüncü çeyreğe yönelik önemli bir gösterge olan sanayi üretimindeki olumsuz sürpriz yılın ikinci yarısında iktisadi faaliyette ivme kaybı görüşünü destekliyor. Yılın ikinci yarısında seçim sonrası belirsizliğe bağlı olarak büyümede güç kaybı olacağını düşünüyoruz. Bugünkü sanayi üretimi de bu görüşü destekliyor” dedi.