Sanayide Avrupa-Hindistan flörtü

Sanayide Avrupa-Hindistan flörtü

Uluslararası boyutta ürün ticareti sadece büyük ölçekli şirketlerin güdümünde değil. Buna en iyi örneklerden biri, "India-Europe-Al" adlı şirket. Günümüzde küçük ve orta ölçekli işletmeler, giderek artan oranda kıtalararası ticarette boy gösteriyorlar. Biri Almanya’nın Bochum, diğeri ise Hindistan’ın Bangalore şehrinde olmak üzere iki merkezi bulunan "India Europe Al" metal sanayinde aracılık yapan bir şirket. Bu şirketin kurucusu Michael Wiemann, üretim merkezi olarak Hindistan’ın Avrupalı firmalar için çok cazip bir ülke olduğunu, diğer yandan Avrupa’dan gelen siparişlerin çoğalması ile birlikte, Hindistan’da istihdamın arttığını ifade etti.

"India Europe Al" şirketini 2009 yılında kuran Wiemann sektörde 25 yıllık bir tecrübeye sahip. Alüminyum alaşım, çelik ve pirinç üretimi yapan yaklaşık 95 orta ölçekli Hint şirketi ile Avrupalı müşteriler arasında bağlantı kuran Wiemann, Avrupalıların taleplerine göre her türlü döküm, kesim, torna ve demir işleminin Hindistan’da çok iyi kalitede yapıldığını vurgulayarak, Almanya’nın dışında, Avusturya, İsviçre, Hollanda, İngiltere ve İtalya’dan çok sayıda firmanın yedek parça üretimi için Hindistan’a yöneldiklerini bildiriyor. Özellikle otomotiv sanayi için yapılan üretim, bu işbirliğinin yaklaşık yüzde 50’sini oluşturmakta. Ancak Wiemann, bu ticaretin tek taraflı olmadığını da özellikle dile getirerek, orta ölçekli Hint şirketlerinin kendilerinden, metal sanayinde faal olan ve Hint pazarına girmek isteyen, uygun Avrupalı ortaklar bulma konusunda yardım talep ettiklerini belirtti.

"Made in India"nın prestiji artıyor

Hint firmalarının metal sanayinde uluslararası itibara sahip olduklarını belirten isimlerden biri de Dr. Hans Peter Merz. Orta Ruhr Bölgesi Sanayi ve Ticaret Odası’nın Dış Ülkeler Uzmanı Merz’e göre Hindistan artık çok fazla ürün üretebilen ilgi çekici bir sanayiye sahip. Merz, özellikle alaşımlı parçaların, torna mamüllerinin ve makine parçalarının Hindistan'da mükemmel kalitede üretilebilidiğini tecrübelerine dayanarak rahatlıkla söyleyebiliyor. Hindistan’ın genel anlamda Alman şirketleri için cazibesinin arttığını ifade eden Merz, kendi üretim merkezlerini Hindistan’a kuran ya da halihazırda çalışan bir fabrikayı satın alan orta ve büyük ölçekli Alman şirketi sayısının çoğaldığını vurguluyor.

"India Europe Al" şirketinin kurucusu Michael Wiemann, Hindistan’daki üretim noktalarında çevrenin ve sosyal standartların korunmasına büyük özen gösterdiklerini, Hint ortakların da bu konularda titiz olduklarını ifade ediyor.

Hindistan Çin'den daha iyi

Asya kıtasının en büyük üretim merkezi olan Çin ile Hindistan’ı da kıyaslayan Wiemann, Hint üretimi mamullerin daha kaliteli olduğunu ve Hindistan’da sözleşmelere daha iyi uyulduğunu belirtti. Çin’e nazaran Hindistan’da fiyat güvenliğinin çok daha istikrarlı bir seyir izlediğini ve bunun da piyasada bilindiğini kaydeden Wiemann, Hindistan’da yapılan sözleşmelerin çoğunun fiyatlarda bir değişiklik olmaksızın iki üç yıl geçerliliğini koruduğunu aktarıyor.

Avrupa’dan gelen siparişler Hindistan’ın durgun olan iç pazarı için gerçek anlamda ilaç niteliğine sahip. Kısacası sözkonusu ortaklıklar sadece Alman şirketleri için bir avantaj anlamına gelmiyor. Bu alışverişin her iki tarafı mutlu ettiği bir gerçek.