Spor basının önemli isimlerinden Şansal Büyüka, Milliyet gazetesindeki yazısında şampiyonluk yarışından 3 büyüklerin maçlarına ve Fenerbahçe'deki kongreye kadar bir çok konuda çarpıcı değerlendirmelerde bulundu. Büyüka, futbol gündemindeki konuları köşe yazısında değerlendirdi. Büyüka, Türkiye’ye ziyarete gelen Alex’in Galatasaray maçını izlemek için kapı kapı dolaşıp loca sahiplerinden yer istediğini ancak kimsenin yanaşmadığını açıkladı. Şansal Büyüka ile Dobra Dobra:
Galatasaray ligin bitimine sekiz hafta kala Başakşehir'den bir, Beşiktaş'tan dört puan önde… Galatasaray, 27 ve 28. haftayı 6 puanla kapatabilirse an itibariyle %51 dediğimiz şampiyonluk şansını çok daha ileri taşıyabilir.
Başakşehir ve Beşiktaş, Galatasaray'ın futbol mabedi Aslantepe'ye gelecek. Başakşehir'in bir, Beşiktaş'ın dört puan önünde. Galatasaray bu sezon henüz Aslantepe'de maç kaybetmedi. Takımın başında lider ve şampiyonluk yarışlarına çok alışkın, çok tecrübeli Fatih Terim var. Antrenmanını 30 bin, maçlarını 50 bin coşkulu, inanmış ve kendisini Galatasaray'a adamış seyirci izliyor. Gomis gibi vurduğunu gol yapan müthiş bir santrfora sahip…
Ancak; Beşiktaş bundan sonraki ilk iki haftayı kendi sahasında Alanya ve Göztepe maçlarıyla geçirirken, Galatasaray kendi sahasında Trabzonspor'la, sonra da deplasmanda Gençlerbirliği ile oynayacak. Gençlerbirliği deyip geçmeyin… Kazanmaktan başka en ufak şansı olmayan bir noktada ve büyüklerden puan alabilme gibi bir özelliği var. Ne kadar katılırsınız bilmiyorum ama ben Gençlerbirliği karşılaşmasını Galatasaray'ın “kilit” maçlarından biri olarak görüyorum. Galatasaray, 27 ve 28. haftayı 6 puanla kapatabilirse an itibariyle %51 dediğimiz şampiyonluk şansını çok daha ilerilere taşıyabilir.
Fenerbahçe'nin biri “banko” penaltılarını veremedin… Mehmet Ekici'yi atamadın… İkinci yarının başında Fernando'ya, sonunda Valbuena'ya kırmızıyı çıkaramadın. Bunlar gibi daha neler... Mümkün değil ama hepsi “kabul” diyelim, “hakem yorumudur” diyelim. Peki havadaki sağ elini tutup aşağıya indiren Soldado'ya sesini ve kartını niye çıkaramadın? Bütün kararlar bir yana, hakemliğin iflası burasıdır.
Sabah gazetesinde okudum. Gözlemci Ünsal Çimen, Fenerbahçe-Galatasaray maçının hakemi Bülent Yıldırım'a 8.1 vermiş. Yani “tatminkar”… O zaman aklıma eski hakem Deniz Çoban'ın “Gözlemciler hakeme düşük not verirse uzun süre görev alamıyorlar” iddiası geldi. Bu sezonun en “berbat” yönetimi 8.1 not alıyorsa, Deniz Çoban iddiasında haklı demektir.
Alex'in Galatasaray maçını izlemesi için kapı kapı dolaşıp loca sahiplerinden yer istemişler, kimse vermemiş. Sonunda Saadettin Saran kendi locasında misafir etmiş. Koca Alex… Tarih yazdığı stada rahatça girip maç izlemek için kapı kapı dolaşmak zorunda kalıyor. Ey vefa, neredeysen çık ortaya…
Fenerbahçe başkan adayı Ali Koç, pazartesi günü yaptığı etkinlikte “Bana salonda 4 bin 600 delege olduğunu söylediler” dedi. Eğer bu rakam doğruysa, Fenerbahçe delegasyonu üstünde ciddi bir etkinliği olduğunu düşündüğümüz Aziz Yıldırım'ın işi zor demektir. Dünyanın en büyük kulüplerinden biri , belki de birincisi olan Barcelona, Ali Koç'u kulübün kapısında karşılayıp “hazır ol”a geçiyor. Fenerbahçe'de Ali Koç'u kapıdan içeri sokmamak için elinden geleni yapıyor. Şaka gibi…
Fenerbahçe, hakem yanlışları nedeniyle birçok maçta kötü sonuçlarla sahadan ayrıldı. Kabul, bu kötü sonuçların sorumlusu hakemler… Peki Fenerbahçe'nin sezon başından beri devam eden kötü futbolunun sorumlusu kim, ya da kimler? Herhalde kötü futbolun sorumlusu da hakemler değil
Beşiktaş şampiyon olabilir mi? Elbette olabilir. Kolay mı, elbette değil… Beşiktaş'ın şampiyon olabilmesi için; Pepe'nin acilen iyileşip savunmada yerini alması, Quaresma'nın cezasının bitirip takıma dönmesi, Oğuzhan'ın yaratıcı özelliklerini ve formunu yakalayıp yeniden başrol oyuncusu olması gerekiyor. Ayrıca Negredo ve Vagner Love'un gol atmaya başlaması, Talisca'nın gol atmadığı maçlarda da iyi oynaması, Beşiktaş'ın Aslantepe'de Galatasaray'ı yenmesi gerekiyor.
Başakşehir, Beşiktaş maçı ile birlikte lige, etkili futboluna, şampiyonluk iddiasına keskin bir dönüş yaptı. Peki Başakşehir şampiyon olabilir mi?
–Sağ bek Caiçara'nın, sol bek Clichy'nin cezalı, Mossoro'nun sakat olduğu bir kadro ile önümüzdeki hafta gideceği Akhisar deplasmanından galibiyetle dönebilirse; Bu yan pas illetinden kurtulup, Beşiktaş maçında olduğu gibi hızlı hücum geliştirirse; 29. haftada Galatasaray'ı yenebilirse.
Başakşehir-Beşiktaş maçında gol öncesi Tolgay'a faul yapıldığı çok tartışıldı. Kimine göre faul, kimine göre değil. Futbolda bunlar hep var. Ben maçın hakemi Halil Umut Meler'in kısa sürede Türkiye'nin en iyi hakemi olacağını düşünüyorum. Dilerim yanılmam.
Biz hep, göz önündeki maçlardaki hakem yanlışlarını konuşuyoruz. Oysa diğer maçlarda neler oluyor neler? Konya-Kayseri maçında Jahoviç'in tabanı, abartısız, rakibinin kafasına çıktı. Hakem Halis Özkahya'an “çıt” çıkmadı. Oyunda kalan Jahoviç daha sonra Kayseri kalecisini pozisyon gereği oyundan attırdı, sonra da son dakikada golünü attı. Haftanın en feci hakem yanlışıydı.