Rize’nin İkizdere İlçesi Cevizlik Köyü'nde yapımı süren hidroelektrik santrali (HES) inşaatında, tünel açmak için dinamit patlatılması, köyün 150 yıllık içme suyu kaynağını yok etti. Susuz kalan 100 haneli köyün sakinleri taşıma suyla yaşamaya çalışırken, İkizdere Derneği vadinin SİT ve Milli Park alanı ilan edilmesi için girişim başlattı. İkizdere İlçesi Cevizlik Köyü sınırları içerisinde Sanko Holding tarafından yapımına başlanan 95 megawatt gücündeki Cevizlik Hidroelektrik Santrali ve Regülatörü inşaatının, 100 haneli ve 400 nüfuslu Cevizlik köyünü susuz bıraktığı iddia edildi. Köyün altından geçen yaklaşık 8 kilometre uzunluğundaki iki tünelin inşaatı sırasında dinamit patlatılması, Cevizlik köyünün 150 yıllık geçmişe sahip içme suyu kaynağının yok olmasına neden oldu. 2.5 kilometrelik boru hattıyla köye ulaştırılan su, kaynağın çökmesi sonucu kesildi. Köylüler cami önünde damlaya damlaya da olsa akan çeşmelerden bidonlarını doldurup su ihtiyacını karşılamaya çalışırken, bazı vatandaşlar ise kilometrelerce uzaktan su taşıyor. Köylüler mağdurCevizlik Köyü Muhtarı Birol Topçakan, kullandıkları suyun 150 yıllık bir geçmişe sahip olduğunu belirterek şunları söyledi: “50 yıl önce kendi imkanlarımızla köyümüze suyu ulaştırmak için boru hattı yaptık. 2 yıl önce de bu hattı yeniledik. Köyümüzde su sorunu diye bir şey yoktu. Ancak son bir aydır suyumuz kesildi. Köyümüzün altından iki tane HES tüneli geçiyor. Bir tünel su kaynağımızın altından geçiyordu. Burada yapılan dinamit patlatmaları sonucu su kaynağımızın yeryüzüne çıkış noktası çöktü, kaynak kurudu. İçme suyumuz bile yok. Çok sıkıntı çekiyoruz.” Köylülerden Eyüp Topçakan ise, 55 yaşında olduğunu ve bu zamana kadar suyun kesildiğini görmediğini belirtti. Topçakan, “Mühendisler gelip suyumuzu incelemiş, 20 saniyede 20 litrelik bir su kabının dolduğunu tespit etmişti. Ama şimdi iki saate 20 litrelik bir kabı dolduramıyoruz. Mağdur olduk. Bir an önce suyumuzun yapılmasını istiyoruz” dedi. Behçet Yılmaz da, “50 yıldır bu köydeyim. İlk defa susuz kaldık. Köylü perişan halde, temizlik yapamıyor, çamaşır yıkayamıyoruz. Bulaşık yıkayacak suyumuz yok. Suyumuzu yapsınlar” ifadesini kullandı. Yöre halkının hukuk mücadelesi sürüyorSanko firması tarafından yapımı süren 95 megawatt kurulu gücündeki Cevizlik Hidroelektrik Santrali yaklaşık 8 bin metre uzunluğunda enerji tüneline sahip olacak. HES inşaatı sırasında 600 bin metreküp hafriyat çıkarılacak, yüzlerce ağaç kesilerek orman içinde yeni yollar açılacak. 28 köy ve 12 mahalleden oluşan 74 kilometrekarelik İkizdere Vadisi boyunca toplam 1.344 GWh gücünde 16 Regülatör ve HES inşa edilecek. Cevizlik Hidroelektrik Santrali için 2006 yılının Şubat ayında Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu’ndan (EPDK) üretim lisansı alan Sanko firması, ÇED raporunun ardından bölgede 95 megawatt kurulu gücünde HES yapımı için çalışma başlattı. Endemik bitki ve canlı çeşidi açısından dünyanın en önemli 200 vadisinden biri olan İkizdere Vadisi’nde yapımına başlanan HES inşaatları ile birlikte yöre halkı da hukuk mücadelesi başlattı. Yapımına başlanan Cevizlik HES inşaatının durdurulması talebiyle İkizdere Derneği öncülüğünde 2007 yılının Mart ayında Rize İdare Mahkemesi'ne dava açıldı. Dava süreci ise devam ediyor. 'Vadi sit alanı ilan edilsin'İkizdere Derneği Başkanı Kadem Ekşi, vadinin SİT kapsamına alınması için Trabzon Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Kurulu’na, Milli Park ilan edilmesi için de Kültür ve Turizm Bakanlığı’na başvuruda bulunduklarını belirterek, her iki konuda da ciddi bir gayretin içerisinde olduklarını söyledi. Vadinin doğal yapısı başta olmak üzere flora ve fauna ve endemik bitki türlerinin korunmasını amaçladıklarını vurgulayan Ekşi şöyle konuştu: “İkizdere Vadisinin üst kısımları halen bakir durumda, oralara henüz dokunulmadı. Amacımız bu bölgeleri bozulmadan kurtarmaktır. Planlanan 64 santral Rize’ye yapılırsa, kent bütün doğal güzelliklerini kaybedecektir. İkizdere Vadisi’nde yaşanan doğa tahribatı gözle görülür ciddi boyutlara ulaştı. Bu bir tane santralin verdiği zarardır. Bu vadide 16 adet HES yapılması demek, vadinin tamamen yok olması demektir. İkizdere Vadisini bekleyen asıl büyük bir tehlike ise, HES inşaatları sırasında açılacak tünellerde yapılacak patlatmalardır. Vadide büyük kitle hareketleri, kaya düşmeleri yaşanacak. Biz laf olsun diye savcılığa suç duyurusunda bulunmadık. Tüm bu olumsuzluklara dikkat çektik. İkizdere’de su kaynakları kurumaya başladı. Yüzey suları olarak bildiğimiz, köylerde akan sular kayboldu. Yapılan patlatmalar sonrası su kaynakları yok oldu. Bu işin vahim sonuçları olacak. Bunu biz söylediğimizde kızıp bağırıyorlar ama, biz insani ve vicdani olarak bunları yapıyoruz. Yanlışın içerisinde olanlar bu işin yüklenici ve karar vericileridir.”