Sarıgül'den İstiklal Caddesi'ndeki saldırı hakkında açıklama: Terör, kendisini himaye edenleri, kendisinden yarar umanları da vurur

Sarıgül'den İstiklal Caddesi'ndeki saldırı hakkında açıklama: Terör, kendisini himaye edenleri, kendisinden yarar umanları da vurur

Türkiye Değişim Partisi Genel Başkanı Mustafa Sarıgül, "Terörün ve teröristin iyisi kötüsü, bizden olanı olmayanı olmaz. Terör terördür. Terörün gözü kördür. Terör, kendisini himaye edenleri, kendisinden yarar umanları da vurur" dedi.

Türkiye Değişim Partisi Genel Başkanı Mustafa Sarıgül, partisinin genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

İstanbul'da, Taksim İstiklal Caddesi'nde saldırıya tepki gösteren Sarıgül, terörün bir insanlık suçu olduğunu kaydetti. Saldırıda hayatını kaybedenlere başsağlığı, yaralı yurttaşlara da acil şifalar dileyen Sarıgül, saldırıya karşı bütün devletlerin ve insanlığın ortak hareket etmesi için birlik olma çağrısında bulundu.

"Bu eylem orada ölen ve yaralanan kişileri değil, hepimizi hedef almıştı"

Sarıgül, "Bir pazar günü gezmeye çıkmış masum insanlar canlarını kaybettiler. Bu eylem orada ölen ve yaralanan kişileri değil, hepimizi hedef almıştı. Amaç korku yaratmak, sindirmek, düşünce dünyamızı felç etmek, siyasete, devlete ve kurumlara olan güvenimizi sarsmaktır. Bu açıdan, bütün insanlığa zarar veren bir eylemdir. Terör sadece o ülkeyi değil, her ülkedeki insanın, insan gibi yaşama onur ve haysiyetini hedef alır" ifadesini kullandı.

"Terörün gözü kördür"

Türkiye Değişim Partisi olarak, terörle mücadelede kararlılık mesajı veren Sarıgül, "Terörün ve teröristin iyisi kötüsü, bizden olanı olmayanı olmaz. Terör terördür. Terörün gözü kördür. Terör, kendisini himaye edenleri, kendisinden yarar umanları da vurur. Türkiye Değişim Partisi olarak, terörle mücadele konusunda üzerimize düşen her şeyi yapma kararlılığımızı ifade ediyoruz" diye konuştu. 

"Siyasetin gündemine şaşırıyorum"

Sarıgül'ün açıklamaların devamı şöyle:

"9 Nisan’dan bu yana, toplumsal barış affı için çalışıyoruz. İçinde bulunduğumuz koşullar, yeni ve sakin bir sosyal hayatın başlamasını gerektiriyor. Bugün buradan Türkiye’min vicdanına tekrar sesleniyorum. Affet Türkiye! Diyorum.

Haftada iki üç ile gidiyorum, her gün çarşıda, pazarda, sokaktayım. Toplumun her kesimiyle görüşüyorum. Halkın gündemini biliyorum. Sonra siyasetin gündemine bakıyorum, şaşırıyor ve üzülüyorum. Gerçekten hayret ediyorum. Dünya demokrasi liginde 179 ülke içinde 147. sıraya düşmüşüz. Dünya’da en yüksek enflasyona sahip, 5. ülkeyiz. Sefalet endeksinde dünya lideri olmuşuz.Siyaset, anayasa değişikliğiyle uğraşıyor. Ak Parti’nin HDP ile görüşmesini tartışıyorlar. Hangi parti, kimin cumhurbaşkanı olmasını istiyor? Kim kimin önünü kesiyor? Bunlar konuşuluyor.

"Ülkenin kaderini tuzu kuruların eline bırakmayacağız"

İşsizlik konuşulmuyor, yoksulluk konuşulmuyor, tarım konuşulmuyor. Bunları konuşmayacaksak, partiler ne için var? Siyaset ne için var? Açlık ve yoksulluğun partisi olur mu? Anayasacılık oynamayı bırakın, bunlara çözüm bulun. Türkiye Değişim Partisi olarak, ne dersek ne anlaşılır, neyi savunursak, kimden yana gözükürüz, endişesiyle siyaset yapmıyoruz. Doğruları söylüyor, ülke yararına olanı savunuyoruz. Mustafa Sarıgül, herkesi eleştirmiyor, herkese laf yetiştirmiyor diyorlar. Ağız dalaşını siyaset zannedenlerin, yolu yol olsaydı, Ak Parti 20 yıldır iktidarda kalmazdı. Bu okumuş cahiller, bu elit takımı, siyaseti onlar gibi yapalım istiyorlar. Biz, elitler için değil, millet için siyaset yapıyoruz. Onun için bizden rahatsızlar. Biz bu beyleri, rahatsız etmeye devam edeceğiz. Ülkenin kaderini tuzu kuruların eline bırakmayacağız.

EYT yasası

Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle Alevi Bektaşi kültür ve cemevi başkanlığı kuruldu. Alevilik rıza yoludur. Bu başkanlığa ve diğer düzenlemelere Alevilerin rızası yoktur. Alevi vatandaşlarımızı inciten bu başkanlığı kaldırmak boynumuzun borcudur. Buradan ülkeyi yönetenlere sesleniyorum.Aleviler sizden, tuğla, çimento, elektrik, su istemiyor. Alevi dedeleri maaş beklemiyor. Aleviler ne istiyor? Aleviler vardır, Alevilik haktır! İbadetleri cem, ibadethaneleri cemevleridir. Bunu tanımanızı istiyorlar. Sizden jest değil, anayasal haklarını istiyorlar. Alevi yurttaşlarımıza jest yapacaksanız, Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nün adını Yunus Emre Köprüsü yapın. Türkiye Değişim Partisi olarak bazı sorunları ve konuları, hep dile getiriyoruz. Getirmeye de devam edeceğiz.

Gündemimizdeki ilk konu EYT’liler sorunudur. 23 yıl sonra nihayet bir yasa çıkacak ama EYT’liler endişe ve şüphe içindeler. Sayın Bakan, “kötü senaryoları kafanızdan silin” diyor. Sayın Bakan, hükümet olarak çıkardığınız her yasada bir eksiklik bıraktınız. Yeni mağduriyetler ve ayrımcılık yarattınız. Bu yüzden size güvenemiyoruz. Yasayı meclise sevk edin, tartışma bitsin.

"En az 20 bin engelli ataması yapılması lazım"

Süper lig kulüplerinin dışarıdan aldıkları futbolculara milyonlarca dolar ödemelerine karşıyız. Biz bu 8+3 kuralını 3+ 8 yapacağız. Sahada 8 Türk 3 yabancı oynayacak. Çiftçinin ve esnafın, kredi faizlerinin silinmesi, kira stopajının kaldırılması, esnafa sicil affı çıkarılması, Çiftçiye, esnafa, nakliyeciye, ucuz elektrik ve akaryakıt verilmesi lazım. Yaşlılık, engelli, şehit ve gazi maaşlarını artırmamız lazım. Engelli evladına bakan anne veya babaya emeklilik hakkı vermemiz lazım. En az 20 bin engelli ataması yapılması lazım. Vatani görevini yapanların SGK primlerini devletin ödemesi lazım. İnfaz koruma memurlarının “emniyet hizmetleri” sınıfına dâhil edilmeleri lazım. Sözleşmeli vatan görevi olmaz, uzman çavuşlara kadro verilmesi lazım. Öğretmen maaşlarının yoksulluk sınırının üstüne çıkarılması, 24 Kasım’da bir maaş tutarı ikramiye verilmesi lazım. 2020 KPSS puanıyla atama bekleyen sağlıkçıların atamalarının yapılması lazım. Çekte hapis cezası kaldırılması lazım. Bir kereye mahsus ehliyet affı getirilmesi lazım.

"Tencereyle geldiler, tencereyle gidecekler"

Ak Parti gitme telaşına düştü, korkunun ecele faydası yok. Tencereyle geldiler, tencereyle gidecekler. Biz iş başına geleceğiz. Devleti liyakat ve adaletle yöneteceğiz. Türkiye’yi varlığa, berekete, adalete ve huzura, kavuşturacağız."