T24 - Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy, BM Güvenlik Konseyi’nin kararı olmaksızın Suriye’ye müdahalenin söz konusu olamayacağını söyledi. Sarkozy, Fransa'nın Şam Büyükelçiliği'nin kapatılacağını da açıkladı.
Sarkozy, Avrupa Birliği Devlet ve Hükümet Başkanları Zirvesi için geldiği Brüksel’de yaptığı açıklamada, “BM Güvenlik Konseyi karar almadan hiçbir şey yapmayacağız” diye konuştu.
Fransa’nın Suriye’ye insani koridor fikrine destek verdiğini de belirten Sarkozy, “Konsey insani bölge, muhalefete silah tedariki ya da koridor kurulması için yasal koşulları sağlamadan, doğrudan ya da dolaylı olarak harekete geçmek söz konusu olamaz” dedi.
Sarkozy, Fransa’nın Suriye Büyükelçiliği’ni kapatma kararı aldığını da açıkladı.
Beşar Esad rejiminin "skandal" niteliğindeki baskısını kınamak adına büyükelçiliği kapatacaklarını belirten Sarkozy, "[Dışişleri Bakanı] Alain Juppe ile ben,
Suriye'deki büyükelçiliğimizi kapatmaya karar verdik" dedi.
Can kaybının günden güne arttığını görmenin sinir bozucu olduğunu da belirten Fransa Cumhurbaşkanı, insanlık suçu işleyenlerin uluslararası suç mahkemesi önüne çıkarılacağını söyledi.
Sarkozy, “Bir gün bütün diktatörler yaptıklarının bedelini ödeyecek” diye konuştu.
Avrupa Konseyi Başkanı Herman Van Rompuy ise yaptığı açıklamada, dökülen kanın arkasındaki Suriyelilerin, yaptıklarından "sorumlu tutulması" gerektiğini söyledi.
Van Rompuy, AB üyesi ülkelerin liderlerinin Suriye'de yaşanan kıyımlardan dolayı dehşete düştüğünü belirterek, "Avrupa Konseyi, Suriye'deki kıyımlardan sorumlu olanların yaptıklarından sorumlu tutulmalarını sağlamaya kararlıdır" ifadesinin yer aldığı bir karar metninin kabul edildiğini söyledi.
AB devlet ve hükümet başkanları, Suriye'de muhaliflerin kurduğu Ulusal Konsey'i Suriyelilerin meşru temsilcisi olarak tanıdı.
Brüksel'de toplanan AB zirvesinde alınan kararlarda ''Avrupa Birliği özgürlük, haysiyet ve demokrasi mücadelesinde Suriyeli muhalifleri destekler, Suriye Ulusal Konseyi'ni Suriyelilerin meşru temsilcisi olarak tanır ve muhalefet mensuplarına barışçıl mücadelelerinde birleşme çağrısı yapar'' denildi.
Zirve kararlarında, AB dışişleri bakanlarından Şam yönetimini hedef alan yeni yaptırımlar hazırlamaları talep edildi.
Kararlarda ayrıca, BM Güvenlik Konseyi'nde Suriye'ye yönelik kararların alınmasını engelleyen Rusya ve Çin'e ''şiddetin durdurulması konusunda işbirliği yapmaları'' çağrısına yer verildi.
AB içinde İngiltere ve Fransa dahil birçok ülke, Suriye Ulusal Konseyi'ni daha önce tanımıştı.
AB devlet ve hükümet başkanları halka şiddet politikasından vazgeçmeyen Suriye yönetimine yeni yaptırımlar hazırlanmasını istedi.
Brüksel'de toplanan liderlerin onayına sunulan taslak kararlarda ''Suriye rejimine yönelik daha fazla kısıtlayıcı yaptırımların hazırlanması'' için AB dışişleri bakanları görevlendirildi.
Taslak kararlarda ayrıca, BM Güvenlik Konseyi'nde Suriye'ye yönelik kararların alınmasını engelleyen Rusya ve Çin'e ''şiddetin durdurulması konusunda işbirliği yapmaları'' çağrısına yer verildi.
AB, Suriye'de birinci yılını doldurmaya yaklaşan şiddet politikası nedeniyle Devlet Başkanı Beşşar Esad ve yakınları dahil 100'den fazla sorumlunun malvarlıklarını dondurarak vize yasağı getirmişti.
Dışişleri Bakanlığı, BM İnsan Hakları Konseyi'nin Suriye'ye ilişkin kararının, Suriye'de giderek kötüleşen insani kriz ve ağır insan hakları ihlalleri karşısında uluslararası toplumun seyirci kalmayacağının açık ve güçlü bir ifadesini teşkil ettiğini bildirdi.
Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan yazılı açıklamada, Suriye'de güvenlik güçlerinin kuşatma altında tuttuğu şehirlere ağır silahlarla düzenlediği saldırılar sonucunda can kayıplarının tırmandığına ve tüm uluslararası toplumun vicdanını sızlatan bir insani kriz ortaya çıktığına dikkat çekildi.
Bu durum karşısında, Türkiye'nin öncülüğünde BM İnsan Hakları Konseyi'nin 19. Oturumu'na sunulan "Suriye'deki İnsan Hakları ve İnsani Durum" konulu karar tasarısının, dün yapılan oylamada 3'e karşı 37 oyla kabul edildiği hatırlatılan açıklamada, "Söz konusu karar, Suriye'de giderek kötüleşen insani kriz ve ağır insan hakları ihlalleri karşısında uluslararası toplumun seyirci kalmayacağının açık ve güçlü bir ifadesini teşkil etmektedir" denildi.
Kararda, ülke genelindeki yaygın insan hakları ihlallerinin şiddetle kınandığına işaret edilen açıklamada, bu bağlamda, Suriye yönetiminin, yerleşim yerlerine yönelik saldırılarla binlerce kişinin hayatını kaybetmesine ve yerlerinden edilmesine, halkın günlük yaşamını idame ettirmesini zorlaştıran bir insani kriz ortamının oluşmasına sebebiyet veren eylemlerinin kabul edilemez olduğunun dile getirildiği ifade edildi.
Açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Suriye halkının gıda, tıbbi malzeme, yakıt ve sağlık hizmetlerine erişimde yaşadığı ciddi sıkıntıların derin endişe yarattığı belirtilen kararda, halkın temel ihtiyaçlarının karşılanmasını teminen Suriye'ye insani yardım ulaştırılmasının ve sağlık hizmetlerine engelsiz erişim sağlanmasının gerekliliği vurgulanmaktadır.
Kararda ayrıca, Suriye yönetimine, sivillere yönelik saldırılarını ve insan hakları ihlallerini bir an evvel durdurması; ayrıca, BM ve diğer insani yardım örgütlerine, insani ihtiyaçları yerinde tespit edebilmeleri ve başta kuşatma altındaki şehirlerde yaşayanlar olmak üzere, şiddetten etkilenen tüm sivillere insani yardım ulaştırabilmeleri amacıyla ülkeye engelsiz erişim imkanı sağlaması çağrısında bulunulmaktadır."
BM İnsan Hakları Konseyi'nin bu güçlü mesajı ışığında, Suriye yönetiminin, sivil halka karşı uyguladığı mezalim ve şiddeti derhal durdurması gerektiği bildirilen açıklamada, "Suriye yönetimi, insani yardımın ihtiyaç sahiplerine ulaştırılmasına ve BM İnsani İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Valerie Amos'un Suriye'yi ziyaretine izin vermelidir. Uluslararası toplumun Suriye'deki insani krizi aşmaya yönelik çabalarının BM'nin öncülük ve eşgüdümünde yürütülmesini destekleyen Türkiye, şimdiye kadar olduğu gibi, bundan sonra da Suriye halkının çektiği sıkıntıların sona erdirilmesi için elinden gelen çabayı sarf edecektir" ifadelerine yer verildi.