Sayıştay’ın Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü’nün 2018 yılı hesapları ile ilgili yaptığı denetimin raporunda, Kanal İstanbul’un yapımının en önemli gerekçelerinden biri olarak gösterilen İstanbul Boğazı’nın güvenliği ile ilgili çarpıcı bir tespiti ortaya konuldu.
Rapora göre, Özelleştirme Yüksek Kurulu kararıyla Türkiye Denizcilik İşletmeleri’nden devralınan Kılavuz 1, Kılavuz 2 ve Kılavuz 3 botları, 2011 yılındaki geçici kabulün hemen sonrasında kullanılmaya başlandı. Bir yıl sonra yapılan kesin kabul işlemleri sırasında botların şartnamede yer alan hız şartını sağlamadığı tespit edildi. Eksiklik ve kusurlar imalatçı firmaya bildirildi ancak gerekli düzeltmeler yapılmadı. İstanbul 51. Asliye Ticaret Mahkemesinin yaptığı tespit sonucunda 2013 yılında şirketten 619 bin Avro ile 1 milyon 53 bin TL’lik zararın faizi ile birlikte tahsili talep edildi.BirGün'den Nurcan Gökdemir'in haberine göre botların garanti süresi içindeki arıza ve eksik işlerinin de karşılanmaması nedeniyle şirketin 78 bin 300 USD’lik teminat mektubu 148 bin 895 TL olarak nakde çevrildi. Ancak şirket teminat mektubunun haksız olarak nakde çevrildiği iddiası ile faizi de hesaplayarak 95 bin 473 USD’nin iadesi için karşı dava açtı. 20 Mart 2019’da sona eren asıl dava reddedilirken karşı davada da şirkete 29 bin 541 TL’nin iadesi kararlaştırıldı.Sayıştay denetçileri denetimin yapıldığı 2019 yılı Nisan ayında gerekçeli kararın yazılmadığı ve yasal sürecin devam ettiğine dikkati çekerek, KEGM’ye şu öneride bulundu:“Yüklenici ile ihtilafa düşülmesi sonucu açılan tespit davasında mahkemece, botların sözleşme ve eki teknik şartnamede yer alan hız şartını sağlamadığı hususu başta olmak üzere çeşitli eksikliklerinin bulunduğu, kuruluşun kayıplarının 619 bin Avro+1 milyon 53 bin TL olduğu şeklinde tespitte bulunuldu. Bu nedenle kamu zararı oluşmamasını teminen, yüklenici aleyhine açılan alacak davası ile ilgili hukuki takibatın ve gerekli işlemlerin titizlikle sürdürülmesi.”