Schulz: Koalisyon anlaşması büyük ölçüde SPD'nin başarısı

Schulz: Koalisyon anlaşması büyük ölçüde SPD'nin başarısı

Almanya'da Hristiyan Demokrat partileri (CDU/CSU) ve Sosyal Demokrat Parti (SPD) arasında haftalardır süren ve ''büyük koalisyon'' olarak tabir edilen hükümetin kurulmasını amaçlayan görüşmeler sonunda sonuç verdi. Üç parti, koalisyon anlaşması üzerinde mutabık kaldı.

Büyük koalisyonun taraflarından SPD lideri Martin Schulz, Berlin'de koalisyon ortaklarından CDU lideri Angela Merkel ve CSU lideri Horst Seehofer ile ortak düzenlediği basın toplantısında, koalisyon anlaşmasında partisinin rolüne vurgu yaptı. Anlaşmanın büyük ölçüde SPD'nin imzasını taşıdığını söyleyen Schulz, partisinin Almanya'da insanların yaşam koşullarını iyileştirme yönünde temel bazı konularda ısrarcı olduğunu ve iş sözleşmelerinin geçerli bir sebep olmaksızın sınırlandırılmaması gibi konularda da sonuç aldıklarını belirtti.

Partisinin gençlik kanadı JUSOS'un özellikle üzerinde durduğu iki konu olan eğitim teşviklerinin ve asgari eğitim ücretlerinin artırılmasını sağladıklarına dikkat çeken Schulz, ‘'Bu noktada Genç Sosyalistlerimizin iki önemli talebinin gerçekleştirildiğini söyleyebilirim'' diye konuştu.

SPD lideri, söz konusu anlaşmanın Avrupa politikası bölümünün de Avrupa'nın yönünü tayin etmede önemli bir rol oynayacağını söyledi. Schulz, Almanya'nın da bu anlaşmayla Avrupa Birliği'nde yeniden etkin bir lider rolünü üstleneceğini belirtti.

Koalisyon anlaşması 20 Şubat – 2 Mart tarihleri arasında SPD üyelerinin onayına sunulacak. Oylamanın sonucu ise 4 Mart'ta açıklanacak.

Merkel: Çabalarımıza değdi

CDU lideri ve Başbakan Angela Merkel de uzlaşmadan duyduğu memnuniyeti ifade etti. Koalisyon anlaşmasının istikrarlı bir hükümet için temel oluşturduğunu söyleyen Merkel, aylar süren görüşmelerde ''sarf edilen çabaya değdiğini'' belirtti. Merkel, bundan sonrası için önemli olanın SPD'nin ve kendi partisinin üyelerinin anlaşmaya onay vermesi için çaba göstermek olduğunun altını çizdi. Hükümetin önünde hedeflerine ulaşıp ulaşmadığının değerlendirileceği çok sayıda somut önlem paketinin ve zaman planlamasının olduğunu belirten Merkel, daha fazla eşitlik ve ekonomide istikrar arasındaki dengenin sağlanması için çaba gösterildiğini söyledi. Almanya Başbakanı, sosyal anlamda da vatandaşlara daha fazla güvence sağlanması gerektiğini ifade etti.

Merkel, SPD'nin dışişleri ve maliye bakanlıklarını almasının bu partinin Almanya'nın Avrupa politikasında fazlaca söz sahibi olması anlamına gelebileceği ihtimalinin ise kendisini hiç korkutmadığını belirtti. Merkel, 2005-2009 yılları arasında SPD'li Maliye Bakanı Peter Steinbrück'le oldukça verimli bir biçimde birlikte çalıştıklarını hatırlattı.

dpa,Reuters/SÖ,CÖ

© Deutsche Welle Türkçe