Almanya'nın Hessen eyaleti tarafından verilen "Hessen Barış Ödülü”ne bu yıl Türkiye İnsan Hakları Vakfı Başkanı (TİHV) Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı layık görüldü.
Wiesbaden'da düzenlenen basın toplantısında; her sene dünyada barış faaliyetleri yürütenlere verilen ödüle bu yıl işkence mağdurlarının rehabilitasyonu için gösterdiği çabanın yanı sıra ve işkencenin araştırılması ve belgelenmesine yönelik çalışmaları nedeniyle Fincancı'nın layık görüldüğü açıklandı.
Türkiye'de işkenceye karşı mücadelenin en önemli isimlerinden olan Fincancı, işkencenin ve sonuçlarının belgelenmesi hakkındaki ilk uluslararası kılavuz olma özelliğini taşıyan İstanbul Protokolü'nü hazırlayanlar arasında.
İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fincancı, Hessen Barış Ödülü'ne layık görülmesini DW Türkçe'ye şu sözlerle değerlendirdi:
"Bu tür ödüllere layık görülmek çok büyük bir onur. Bu ödülle çok onurlandım. Ama bir taraftan da çok ciddi bir mahcubiyet içindeyim. Çünkü yaptığımız işin, olması gereken işin ödüllendirilmesi, bir yandan da bu dünyada hak ihlallerinin ne kadar yaygın olduğunu ve hak ihlallerine nasıl gözlerimizi kapatmaya zorlandığımızı hatırlatıyor. Yaptığımız iş, olması gereken için ödül almak bende bir mahcubiyet yaratıyor. Fakat çok da büyük onur duydum böyle bir ödülü almış olmaktan dolayı. Emeklerimizin görünür olmasından dolayı. O nedenle de bu ödüle beni layık görenlere çok teşekkür etmek istiyorum.”
Fincancı, Türkiye'de insan hakları ihlallerinin önlenmesi amacı ile geçen hafta Ankara'da düzenlenen "Kötü muamelenin soruşturulmasındaki güçlükler ve ilgili paydaşların sorumlulukları" başlıklı toplantıyı da eleştirdi. Etkinliğe insan hakları mücadelesi için emek veren sivil toplum örgütlerinin davet edilmediğini belirten Fincancı, toplantıda işkence kelimesinin kullanımından dahi sakınıldığını söyledi.
Fincancı, toplantının Avrupa Konseyi işbirliğiyle gerçekleştirildiğine dikkat çekerek, "Dolayısıyla yalnızca Türkiye değil aslında Avrupa da gözünü kapatıyor Türkiye'deki hak ihlalllerine. Ben özellikle bunu da vurgulamak istiyorum doğrusu. Tabii bir tarafta gözünü kapayanlar varken, bir tarafta da bizim emeğimizi, mücadelemizi onurlandıran dostlarımız var. O nedenle hiç geri dönülmez bir durum söz konusu değil” diye konuştu.
"Türkiye'de zaten sorunlu olan yargı bağımsızlığının son dönemde artık hiç güven içermeyen bir ilişkiye dönüşmüş durumda olduğunu” ifade eden Fincancı, yargı bağımsızlığını sağlayacak, hak ihlalllerinin görünür olmasını başaracak adımlar atmaya ihtiyaç olduğunu vurgulayarak, uluslararası dayanışmanın önemine dikkat çekti.
Adını Sosyal Demokrat Partili eski bir eyalet başbakanından alan Albert Osswald Derneği'nin girişimiyle 1994'te verilmeye başlanan 25 bin euro değerindeki Hessen Barış Ödülü'ne daha önce Tibet'in ruhani lideri Dalay Lama, piyanist ve orkestra şefi Daniel Barenboim ve Birleşmiş Milletler eski Savaş Suçları Mahkemesi Başsavcısı Carla Del Ponte gibi isimler layık görülmüştü. Bu yılki ödülün sahibi olan Prof. Dr. Fincancı, 28 Kasım'da Wiesbaden'da düzenlecek törende ödülü bizzat teslim alacak.